Ra'd Suresi

wikishia sitesinden
(Ra'd Suresinin Arapçası sayfasından yönlendirildi)
Ra'd Suresi
Ra’d
Sure Numarası13
Cüz13
Nüzul
Nüzul Sırası96
Mekki/MedeniMedeni
İstatistiksel Bilgiler
Ayet Sayısı43
Kelime Sayısı854
Harf Sayısı3541


Ra’d Suresi (Arapça:سورة الرعد), On üçüncü sure olan Ra'd Suresi, Kur'an-ı Kerim'in on üçüncü bölümünde yer alan Medeni surelerden biridir. Rad, gökyüzünün kükremesi anlamına gelir ve on üçüncü ayetten alınmıştır. Bu surede tevhitten, Allah'ın gücünden, Kur'an'ın hakikatinden, İslam Peygamberi'nin peygamberliğinden, Meaddan, cennet ve cehennemin tasvirinden bahsedilmektedir.

Bu surenin meşhur ayetleri arasında, kalplerin huzurunun Allah'ın zikrine bağlı olduğunu bildiren 28-ci ayet ve bazı müfessirlere göre İmam Ali'ye (a.s.) işaret eden "Kitap ilmine sahib olan kimse" diye işaret eden 43-cü ayet bulunmaktadır. " Her kim Ra'ad Suresini okursa Allah'ın ona geçmiş, şimdiki ve gelecekteki bulutların sevabının on katını vereceği rivayet edilir."

Tanıtım

  • İsimlendirilmesi

Sure 13. ayette ‘‘gök gürültüsü’’ anlamına gelen ve Allah’ı tesbih ettiği söylenen “ra’d” sözcüğünden dolayı bu adı almıştır. [1]

  • İniş Sebebi ve Yeri

Ra’d Suresi, mukattaa harfleriyle (elif, lam, ra) başlayan yedinci suredir. Mushaf’taki sırasına göre on üçüncü ve nüzul sırasına göre ise, doksan sekizinci suredir. Allame Tabatabai gibi bazı müfessirler, Rad Suresi'nin içerdiği konular hasebiyle surenin Mekki olduğu görüşüne kaildirler. [2] Ancak Muhammed Hadi Marifet, Rad Suresi'nin Medeni olduğu görüşünü savunmakta ve şöyle yazmaktadır: Surelerin iniş sebeplerini nakleden tüm rivayetler, Rad Suresi'nin Medeni olduğunu zikretmişlerdir. [3]

Ayetullah Marifet’e göre, Rad Suresi iniş sırasına göre, Allah Resulü’ne (s.a.a) nazil olan doksan altıncı suredir. [4] Rad Suresi, Mushaf’taki sıralamaya göre on üçüncü suredir ve 13. cüzde yer almaktadır.

  • Ayet Sayısı ve Diğer Özellikleri

Sure Medeni’dir. Boyut ve uzunluk olarak Enfal Suresi'nden sonra mesani surelerin ikincisi ve Kur’an’ın nispeten orta boyutlu surelerindendir. Kur’an’ın yarım cüzünden azdır. Kufelilere göre ayet sayısı 43, Medinelilere göre 44 ve Basralılara göre ise, 45’tir. Birinci sayı meşhur ve yaygındır. Sure 854 kelime ve 3.541 harfe sahiptir. İçinde secde ayeti olan on dört sureden ikincisidir (15. ayette secde etmek müstahaptır).

İçeriği

Ana konu ve teması tevhit, mead ve vahiydir. Bu konularla ilintili olan evren ve insan nefsinin şaşırtıcı özellikleri, geçmiş ve gelecektekilerin durumu üzerinde düşünmeye insanı itmektedir.[5] Surenin asıl hedefi Kur’an’ın hakikatini beyan etmektir. Zira Kur’an, Peygamber efendimizin (s.a.a) mucizesi ve aynı zamanda peygamberliğinin de nişanesidir. [6]


Meşhur Ayetler

  • إِنَّ اللّهَ لاَ يُغَيِّرُ مَا بِقَوْمٍ حَتَّى يُغَيِّرُواْ مَا بِأَنْفُسِهِمْ

Şüphesiz bir topluluk, ahlâkını değiştirmedikçe Allah o topluluğu değiştirmez. (Rad Suresi / 11)

Bu ayet-i kerimeden de anlaşıldığı üzere, bir kavim isyan yolunu seçmedikçe, Allah-u Teâlâ hiçbir kavmin nimetini değiştirmez ve onlara azap etmez. Bu bir İlahi sünnettir. Eğer şükür yerine küfür ve küfür yerine de şükür edilirse, onların saadeti mutsuzluğa dönüşür. [8] Bazı müfessirler, bu ayet-i kerime hakkında farklı bir görüşe sahip olarak şu şekilde bir açıklama yapmışlardır: Her kavmin kaderi o kavmin alacağı karara bağlıdır. Zira her kavim kendi iradesiyle kendi hayatını değiştirmektedir. [9]

  • أَلاَ بِذِكْرِ اللّهِ تَطْمَئِنُّ الْقُلُوبُ

Evet, bilin ki ancak Allah’ı anmakla kalpler yatışır ve huzur bulur. (Rad Suresi / 28)

Bu ayet-i kerimeden ‘‘inhisar’’ anlaşılmaktadır. Yani, sadece Allah’ı yad etmekle kalpler huzur bulur. [10] Zikir’den maksat ise, Allah’ı herhangi bir şekilde yâd etmektir; ister lafız ile olsun, ister lafız ile olmasın, Kur’an dan veyahut da Kur’an’dan gayrisinden olsun. [11] İmam Sadık’tan (a.s) şöyle bir rivayet nakledilmiştir: Kalpler Hz. Muhammed (s.a.a) vesilesiyle huzur bulmaktadır ve Allah resulü (s.a.a) Allah’ın zikridir. [12] Allah resulü (s.a.a) İmam Ali’ye (a.s) şöyle buyurdu: Bu ayet-i kerimenin kimin hakkında nazil olduğunu biliyor musun?... bu ayet-i kerime beni tasdik eden, bana iman eden, seni ve senden sonra gelecek olan itret ve ev halkını seven ve velayeti sana ve senden sonra gelecek olan İmamlara teslim eden, kimse hakkında nazil olmuştur. [13]

  • وَيَقُولُ الَّذِينَ كَفَرُواْ لَسْتَ مُرْسَلاً قُلْ كَفَى بِاللّهِ شَهِيدًا بَيْنِي وَبَيْنَكُمْ وَمَنْ عِندَهُ عِلْمُ الْكِتَابِ

Kâfirler, “sen peygamber değilsin derler”, de ki: Sizinle aramda tanık olarak Allah ve kitap bilgisine sâhip olan yeter. (Rad Suresi / 43)

Ana madde: İlmu’l Kitap Ayeti

Ayet-i kerimenin bu bölümü hakkında ‘‘kitap bilgisine sâhip olan’’ iniş sebebi, tefsir ve kıraati noktasında farklı görüşler bulunmaktadır. [14] Ayet-i kerimenin mısdakı hakkında yedi görüş nakledilmiştir. [15] Müfessirler ‘‘Kitap’’ kelimesini Kur’an, Tevrat ve Levh-i Mahfûz olarak yorumlamışlardır. [16] Allame Tabatabai ‘‘Kitap’’tan maksadın ‘‘Kur’an’’ ve kitap bilgisine sâhip olanın ise, ‘‘İmam Ali’’ (a.s) olduğu görüşüne kaildir. [17]

Rad’ın (Gök Gürültüsü) Tesbihinden Maksat

Surenin on üçüncü ayet-i kerimesi, Rad’ın (gök gürültüsü) tesbihinden bahsetmektedir. Bu ayetin tefsirinde birkaç görüş beyan edilmiştir. Bazıları, Rad’ın İlahi bir nişane olduğunu, Allah’ın büyüklüğüne delalet ettiğini ve bundan dolayı tesbihe davet ettiğini veya kendisinin yönlendirmesiyle Allah’ı tesbih ettiğini söylemişlerdir. Bir başka görüş ise, yani Rad’ın tesbihinden maksat, Rad’ın (gök gürültüsünün) sesini duyan herkes Allah’ı tesbih ediyor. [18] Rad’ın ( gök gürültüsü)nün işitildiği vakit, okunması gereken birçok dua nakledilmiştir. [19]

Fazilet ve Özellikleri

Ubey b. Kab, Allah Resulü’nden (s.a.a) şöyle bir rivayet nakletmektedir: Allah-u Teala, Rad Suresi'ni okuyan herkese geçmişte, halihazırda ve gelecekte geçmekte olacak olan bulutların on kat fazlası kadar iyilik verir ve kıyamet günündeyse o şahıs, İlahi ahde vefa edenlerin zümresinden sayılır.[20] Yine aynı şekilde İmam Sadık’tan (a.s) şöyle bir rivayet nakledilmiştir: Rad Suresi'ni çokça okuyan kimseyi Ehlibeyt (a.s) düşmanlarından olsa dahi, Allah-u Teâlâ dünyada yıldırım çarpmasıyla helak etmez. Eğer Şii Kur’an karilerinden olacak olursa, Allah-u Teala onu endişelenmesine gerek kalmadan cennete götürür. O şahsın şefaati, tanıdıkları, ailesi ve mümin kardeşleri hakkında kabul olur.[21]

Ayet’ül Ahkâm

Rad Suresi yirmi beşinci ayet-i kerimesini, Ayet’ül Ahkâm ayetlerinden saymışlardır. Bu ayet-i kerimeye göre ahde vefa etmenin farz olduğu söylenmektedir. [22] Fakihler, “Ahd”in tarifini şöyle yapmışlardır: İnsan’ın Allah’a karşı bir işi yapıp yapmayacağı konusunda sözleşmesine denir. Ahit için bazı şartlar beyan edilmiştir; özellikle Ahdin akdi okunmalıdır, yani şöyle denmelidir: عٰاهَدْتُ اللّٰهَ انْ أَفْعَلَ كَذٰا أَو أَتْرُكَ كَذٰا» يا «عَلَىَّ عَهْدُ اللّٰه أَنْ أَفْعَلَ كَذٰا أَوْ أَتْرُكَ كَذٰا ‘‘أَفْعَلَ كَذٰا’’ yerine yapacağı işi dile getirmelidir.[23]

Rad Suresi Hakkında Yazılan Tefsirler

Rad Suresi hakkında yazılmış bazı tefsirler aşağıda yer almaktadır:

  • Hüseyni Nücumi, Seyyid Murtaza, Ayat-i Subhani: Tefsir-i Sure-i Rad, Nasıruddin Ensari Kummi’nin araştırmaları, Kum, Bustan-ı Kitap, 1390 h.ş.
  • Subhani Tebrizi, Cafer (Ayetullah) Kur’an ve Esrar-ı Aferineş: Tefsir-i Sure-i Rad, Kum, Neşr-i Tevhid, 1362 h.ş.

Surenin Arapça ve Türkçe Meali


Önceki Sure
Yusuf Suresi
Ra'd Suresi Sonraki Sure
İbrahim Suresi

Dış Bağlantılar

Kaynakça

  1. İbn-i Aşur, Tefsirü't-Tahrir ve't-Tenvir, m 1984, c. 13, s. 75.
  2. Tabatabai, el-Mizan, c. 11, s. 258; İbn-i Aşur, Tefsirü't-Tahrir ve't-Tenvir, m 1984, c. 13, s. 76; Seyyid Kutub, Fi Zilali’l Kur’an, 1976, c. 5, s. 63.
  3. Marifet, Amuzeş-i Ulum-u Kur’an, c. 1, s. 177. Rad Suresi'nin Medeni olduğunu kabul eden kimseler; Zerkeşi, el-Burhan fi Ulumi’l Kur’an, 1408 h.k, s. 195. İbnu’l Cevzi, Zadü'l Mesir Fi İlmi't-Tefsir, 1404 h.k, c. 4, s. 299.
  4. Marifet, Amuzeş-i Ulum-u Kur’an, c. 1, s. 168. Ramyar, Tarih-i Kur’an, 1362 h.ş, s. 584. Elbette (Zerkeşi, el-Burhan fi Ulumi’l Kur’an, 1408 h.k, c. 1, s. 194) Rad Suresi'ni doksan beşinci sure ve bazılarıysa (Megdemetu’n fi Ulumi’l Kur’an) Rad Suresi'ni Allah Resulü’ne (s.a.a) nazil olan yetmiş üçüncü sure olarak bilmektedirler.
  5. Daneşname-i Kur’an ve Kur’an Pejuhi, c. 2, s. 1240.
  6. Tabatabai, el-Mizan, c. 11, s. 387.
  7. Hameger, Muhammed, Kur’an sureleri, Nuru’s-Sakaleyn Kur’an ve İtret Kültür merkezi, birinci baskı, Kum, Neşri Nuşera, ş. 1392.
  8. Tabersi, Mecmau’l Beyan; Fahr-i Razi, Tefsir-i el-Kebir; Kurtubi, el-Camiu li Ahkami'l Kur'an; Tabatabai, el-Mizan, Rad Suresi 13. ayet-i kerimenin açıklamasında.
  9. Seyyid Kutub, Fi Zilali’l Kur’an, 1976, ayetin açıklamasında, Muhammed Cevad Muğniye, Et-Tefsirü'l Kâşif, ayetin açıklamasında, Züheyli, Et-Tefsirü'l Münir, 1418 h.k, ayetin açıklamasında. Bu görüşü eleştirisi için: Hürremşahi, Tefsir ve Tefasir-i Cedid, s. 124-131.
  10. Tabatabai, el-Mizan, ayetin açıklamasında.
  11. Tabatabai, el-Mizan, c. 11, s. 355.
  12. Ayaşi, Tefsir-i Ayaşi, c. 2, s. 211, c 44.
  13. Kufi, Tefsir-i Fırat, c. 1, s. 207.
  14. Taberi, el-Cami, ayetin açıklamasında; Zamahşeri, el-Keşşaf, 1366, ayetin açıklamasında; Tabersi, Mecmau’l Beyan, ayetin açıklamasında.
  15. İbnü'l Cevzî, Zadü'l Mesir fi İlmi't-Tefsir, 1404 h.k, ayetin açıklamasında.
  16. Tabersi, Mecmau’l Beyan, ayetin açıklamasında, Zemahşerî, el-Keşşaf, ayetin açıklamasında; İbn-i Âşûr, Tefsir-i et-Tahrîr ve't-Tenvîr, m. 1984, ayetin açıklamasında.
  17. Tabatabai, el-Mizan, ayetin açıklamasında; Tabersi, Mecmau’l Beyan; Kurtubi, el-Camiu li Ahkami'l Kur'an, ayetin açıklamasında; Meclisi, Biharu’l Envar], c. 35, s. 429-436.
  18. Tusi, et-Tibyan, 13. ayet-i kerimenin açıklamasında; Sur Abadi, Tefsir-i et-Tefasir, 1381, 13. ayet-i kerimenin açıklamasında; Tabersi, Mecmau’l Beyan, 13. ayet-i kerimenin açıklamasında, Fahr-i Razi, Tefsir-i el-Kebir, 13. ayet-i kerimenin açıklamasında; Nizam Arac, Tefsir-i Garaibu’l Kur’an, 13. ayet-i kerimenin açıklamasında.
  19. Nizam Arac, Tefsir-i Garaibu’l Kur’an, Rad Suresi 13. ayet-i kerimenin açıklamasında; Meclisi, Biharu’l Envar, c. 56, s. 357; İsmail Hakkı Birusevi, Tefsir-i Ruhu’l Beyan, 1405 h.k, ayet-i kerimenin açıklamasında.
  20. Tabersi, Mecmau’l Beyan, c. 6, s. 419; Muhaddis-i Nuri, Müstedrekü’l Vesail, c. 4, s. 342.
  21. Saduk, Sevabu’l Amal ve İkabu’l Amal, s. 107.
  22. İrevani, Durus’u Temhidiye, c. 1, s. 462.
  23. İmam Humeyni, Tevzihu’l Mesail, c. 2, s. 622.


Bibliyografi

  • Kur’an-ı Kerim, tercüme: Muhammed Mehdi Fuladvend, Tahran, Daru’l Kur’ani’l Kerim, 1418 h.k. / m. 1376.
  • Daneşname-i Kur’an ve Kur’an Pejuhi, c. 2, Bahaddin Hürremşahi’nin katkılarıyla, Tahran, Dustan, Nahid, 1377 h.ş.
  • İbnu’l Cevzi, Zadü'l Mesir Fi İlmi't-Tefsir, Beyrut, 1404 h.k.
  • İbn-i Aşur, (Muhammed Tahir b. Muhammed) Tefsirü't-Tahrir ve't-Tenvir, Tunus, m. 1984.
  • İmam Humeyni, Tevzihu’l Mesail, (açıklamalı) Araştıran ve Tashih eden: Seyyid Muhammed Hüseyin Ben-i Haşim Humeyni, Kum, Defter-i İntişarat-ı İslami, 1424 h.k.
  • İrevani, Bakır, Durusu Temhidiye fi Tefsir-i Ayati’l Ahkâm, Kum, Daru’l Fıkıh, 1381 h.ş.
  • Hakkı Birusevi, İsmail, Tefsir-i Ruhu’l Beyan, Beyrut, 1405 h.k.
  • Hürremşahi, Bahauddin, Tefsir ve Tefasir-i Cedid, Tahran, 1364 h.ş.
  • Ramyar, Mahmut, Tarih-i Kur’an, Tahran, 1362 h.ş.
  • Züheyli, Vehbe Mustafa, Et-Tefsirü'l Münir, Beyrut, 1418 h.k.
  • Zerkeşi, Muhammed b. Bahar, el-Burhan fi Ulumi'l Kur'an, Baskı: Muhammed Ebulfazl İbrahim, Beyrut, 1408 h.k.
  • Zemahşeri, el-Keşşaf an Hakaikit-Tenzil, Beyrut, 1366.
  • Sur Abadi, Atik b. Muhammed, Tefsiru't-Tefasir, Baskı: Aliekber Saidi Sircani, Tahran, 1381.
  • Seyyid Kutub, Fi Zilali’l Kur’an, 1386 h.k.
  • Tabatabai, Seyyid Muhammed Hüseyin, el-Mizan fi Tefsiri’l Kur’an, Beyrut, Müessesetü'l A'lemi li'l-Matbuat, ikinci baskı, 1390 h.k.
  • Taberani, Süleyman b. Ahmet, el-Mu'cemu'l Kebîr, Baskı: Hamdi Abdülmecit Selefi, Ofset baskı, Beyrut, 1404 h.k.
  • Tabersi, Fazıl b. Hasan, Mecmau’l Beyan, Fazlullah Yezdi Tabatabai ve Haşim Rasuli’nin katkılarıyla, Tahran, Nasır Husro, Üçüncü baskı, 1372 h.ş.
  • Taberi, Câmiu'l Beyân an (fî) Te'vîli Âyati'l Kur'an, Mısır, 1373 h.ş.
  • Tusi, Muhammed b. Hasan, Et-Tibyan fi Ulumi'l Kur'an, Baskı: Ahmet Habib Gasir Amuli, Beyrut, Bita.
  • Tayyip, Abdulhüseyin, Etibu'l Beyan fi Tefsiri'l Kur'an, Tahran, 1366 h.ş.
  • Ayaşi, Muhammed b. Mesut, Tefsir-i Ayaşi, Hişam Rasuli’nin katkılarıyla, Birinci baskı, Tahran, Mektebetü'l İlmiyeti’l İslamiye, 1380 h.k.
  • Fahreddin er-Râzî, Tefsir-i Kebir, Kahire, Bita, Ofset baskı, Tahran, Bita.
  • Kurtubî, Muhammet b. Ahmet, El-Cami, c. 5, cüz 9, Kahire, 196/1387, Ofset baskı, Tahran, 1364 h.ş.
  • Kummi, Ali b. İbrahim, Tefsirü'l Kummi, Baskı Tayyip Musevi Cezayiri, Kum, 1404.
  • Kufi, Fırat b. İbrahim, Tefsir-i Fırat, Tahran, İslami İrşat ve Kültür Bakanlığı, Birinci baskı, 1410 h.k.
  • Meclisi, Muhammed Bakır, Bihar'ul Envar, Beyrut, 1403 h.k.
  • Meraği, Ahmet Mustafa, Tefsiru’l Meraği, Beyrut, 1365.
  • Marifet, Muhammed Hadi, Amuzeş-i Ulum-u Kur’an, Bita, Merkez-i Çap ve Neşr-i Sazman-ı Tebliğat-ı İslami, Birinci baskı, 1371 h.ş.
  • Muğniye, Muhammed Cevad, Tefsir-i Kâşif, Beyrut, m. 1980-1981.
  • Megdemetu’n fi Ulumi’l Kur’an, Baskı: Arthur Cifri ve Abdullah İsmail Savi, Kahire, Mektebetu’l Hancı, m. 1972.
  • Nizam Arac, Hasan b. Muhammed, Tefsir-i Garaibul Kur'an, Baskı: Zekeriya Amirat, Beyrut, m. 1996.