Süleyman bin Surad Huzai

Öncelik: b, kalite: c
linksiz
resimsiz
kategorisiz
infobox'siz
navbox'siz
yönlendirmesiz
wikishia sitesinden
(Süleyman bin Surad Hazai sayfasından yönlendirildi)
Süleyman b. Surad Huzai
Tam İsmiSüleyman b. Surad b. Cevn Huzai
Doğum Tarihi?
Yaşadığı YerKufe
Vefat Tarihi65 h. - Aynu'l-Verde
Ün ve ŞöhretiHz. Resul-ü Ekrem (s.a.a), Hz. Ali (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin'in (a.s) ashabı
Dinİslam
MezhepŞia

Süleyman b. Surad b. Cevn Huzai (Arapça: سليمان بن صُرَد بن جون الخُزاعي); Arap ve Kufe Şiilerinin ileri gelenlerinden ve Hz. Resul-ü Ekrem (s.a.a), İmam Ali (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin’in (a.s) sahabelerindendir. Bazı savaşlarda İmam Ali’nin (a.s) safında yer almıştır. İmam Hasan (a.s) döneminde de Kufe Şialarının ileri gelenlerinden sayılmaktaydı; ancak İmam Hasan’ın (a.s) Muaviye ile sulh yapmasına muhalefet etmiştir. İmam Hüseyin’in (a.s) Kufe’ye daveti için yazılan ilk mektuplar onun önderliğinde yazılmasına rağmen, o Kerbela savaşına katılamamıştır. Tarihçiler Süleyman’ın Kerbela savaşına katılamaması hakkında farklı deliller zikretmişlerdir. İmam Hüseyin’in (a.s) şehadetinden sonra hicri 65 yılında Tevvabin kıyamının önderliğini üstlenmiştir. Süleyman b. Surad Huzai, İmam Hüseyin’in (a.s) intikamını almak için başlatılan Tevvabin kıyamında şehit olmuştur.

Doğumu, Nesebi, Adı ve Künyesi

Süleyman b. Surad Huzai Mekke’de dünyaya gelmiştir. Tarih kaynaklarında hangi tarihte doğduğuna işaret edilmemiştir; ancak şehit edildiğinde 93 yaşında (hicri 65)[1] olduğu nakledildiği için, Süleyman b. Surad’ın Bi’set’ten beş yıl önce dünyaya geldiği anlaşılmaktadır. Babasının adı Cevn’dir. Süleyman’ın Huzae kabilesine nispeti noktasında bir ihtilaf bulunmamaktadır.[2]

Cahiliye Döneminde ismi Yesar’dı; fakat Müslüman olduktan sonra Allah Resulü (s.a.a) ismini “Süleyman” olarak değiştirdi. Künyesinin ise, “Ebu Muterref” olduğu rivayet edilmiştir.[3]

Sıfat ve Özellikleri

Şia ve Ehlisünnet onu methetmiş ve övmüştür. Süleyman b. Surad, Huzae kabilesinin itaat ve itibar ettiği saygın, abid, fazıl ve kavmi arasında özel konum ve makama sahip olan birisiydi.[4]

Hz. Peygamberle (s.a.a) Birlikteliği

Fazl b. Şazan, Süleyman’ı tabiinden bilmektedir. Ehlisünnet kaynaklarında ise, Allah Resulünün (s.a.a) sahabesi sayılmıştır. Şeyh Tusi de onun Hz. Resul-ü Ekrem’in (s.a.a) sahabesi olduğunu zikretmiştir[5] ve muhtemelen bu sözü de Ehlisünnet kaynaklarından nakletmiştir.[6]

Hz. Ali’yle (a.s) Birlikteliği

Süleyman b. Surad Huzai, Kufe’ye yerleşen ilk kişilerdendir ve ikameti için Huzae mahallesini seçmiştir.[7] Süleyman, İmam Ali’nin (a.s) halife olmasıyla Şii âlim ve büyükleriyle birlikte, İmam’a (a.s) biat etmiştir.[8] İmam Ali (a.s) tarafından onun için yazılan mektuba göre, o İmam Ali’nin (a.s) Cebel bölgesindeki temsilcisi olmuştur. [9]

Süleyman, İmam Ali’nin (a.s) savaşlarına katılmış ve Sıffin savaşında İmam Ali’nin (a.s) safında yer alarak, ordunun sağ kanadının komutanlığını üstlenmiştir.[10] Bu savaşta Muaviye’nin ordusundaki Yemenlilerin lideri “Havşeb”, Süleyman’ın kılıç darbesiyle helak olmuştur.[11] Bazıları Süleyman b. Surad’ın Cemel savaşına katılmadığını ve bundan dolayı da İmam Ali’nin (a.s) onu kınadığını söylemiştir.[12] Tarih kitaplarında bu konuya şüpheyle yaklaşılmıştır,[13] ama Ayetullah Hoi, Süleyman’ın İmam Ali’nin (a.s) emri nedeniyle veya geçerli bir özrünün olması hasebiyle bu savaşa katılamadığı ihtimalini vermiştir.[14]

İmam Hasan’ın (a.s) Sulhuna Muhalefeti

Tarihçilerin raporları, Süleyman b. Surad’ın İmam Hasan’ın (a.s) Muaviye ile sulhundan sonra İmam’la (a.s) görüştüğünü ve bu görüşmede de bu sulha muhalefet ettiğini göstermektedir. Bunun üzerine İmam Hasan (a.s) ona şöyle buyurmuştur: “Sizler bizim taraftarlarımız ve dostlarımızsınız… Allah’a andolsun ki bu barışı kanların dökülmesini önlemek için yaptım. Allah'ın hükmüne razı olun, O'nun emrine teslim olun.[15]

Süleyman, İmam Hüseyin’le (a.s) yaptığı görüşmede de bu konuyu dile getirmiş ve İmam Hüseyin (a.s) de Muaviye ölene kadar sulha bağlı kalınması gerektiğini vurgulamıştır.[16]

İmam Hüseyin (a.s) Dönemi

Hüseyin b. Ali’ye (a.s) Mektup

Muaviye’nin ölümünden ve İmam Hüseyin’in (a.s) Yezit’e biat etmemesinden sonra, Şialar Süleyman b. Surad Huzai’nin evinde bir araya gelerek, İmam Hüseyin’e (a.s) iki mektup yazdılar.[17] O esnada Süleyman b. Surad şöyle bir konuşma yaptı: “Muaviye öldü ve Hüseyin b. Ali’de (a.s) oğlu Yezid'e biat etmeyerek, Mekke’ye doğru yola çıktı. Sizler onun (a.s) Şiaları ve babasının taraftarlarısınız. O zaman İmam’ın (a.s) yar ve yaveri olun ve düşmanları ile savaşın.”[18]

Aşura Vakıasında Bulunmayışı

Ana Madde: Aşura Vakıası

Süleyman b. Surad Aşura vakıasında yoktu. Tarih kitaplarında onun Kerbela’da bulunmayış nedeni hakkında açık ve net raporlar mevcut değildir. Ancak yazar ve araştırmacılar tarafından farklı bazı sanı ve tahminler ileri sürülmüştür. Bazıları Süleyman ve bazı Şii büyüklerinin Ubeydullah b. Ziyad’ın emriyle zindana atıldıklarına inanmaktadır; ancak tarih kaynaklarında bu konu hakkında bir rapor mevcut değildir.[19]

Araştırmacılardan bazıları, Ubeydullah b. Ziyad’ın Kufelilere ve Kufe çıkışlarına uyguladığı sıkı kontrol ve denetime değinerek, bu baskı ve denetimlerin Süleyman b. Surad ve diğer Kufe Şialarının Kerbela’ya gitmelerini imkânsız kıldığını zikretmişlerdir.[20] Ancak diğer araştırmacılar çok az sayıdaki Şiaların kendilerini Kerbela’ya ulaştırıp, İmam Hüseyin’e (a.s) katıldıklarına işaret ederek, bu delili ikna edici bulmamışlardır.[21]

Araştırmacılardan başka bir grup da Süleyman b. Surad gibi Kufelilerin zayıflığını, onların Kerbela’da İmam Hüseyin’e (a.s) katılmamalarının ana nedeni saymışlardır. Süleyman b. Surad ve diğer Kufelilerin İmam Hüseyin’e (a.s) yardım etmemekle işledikleri günahlarını itiraf etmeleri bu görüşü güçlendiren önemli delillerdendir. Onların Tevvabin kıyamının başlarında yaptıkları konuşmalardaki nakledilmiş itirafları tarih kitaplarında mevcuttur.[22] Buna göre bazı yazarlar Süleyman b. Surad ve diğer Kufelileri istikrarsız ve çift davranışlı Şialardan saymışlardır.[23] Süleyman b. Surad’ın İmam Ali (a.s) ve İmam Hasan’a (a.s) muhalefeti geçmişi de bu görüşü güçlendirmeğe yardımcı olabilir.[24] Bazı eski kaynaklar da Süleyman’ın Aşura vakıasındaki şüpheci ve tereddütlü ruhiyesine değinmişlerdir.[25]

Tevvabin Kıyamının Rehberi

Ana Madde: Tevvabin Kıyamı

Süleyman b. Surad, Aşura vakıasından sonra hicri kameri 65. yılda, İmam Hüseyin’in (a.s) intikamını almak için Ömer b. Sa’d’ın ordusuna karşı kıyam eden “Tevvabin” adındaki grubun önderliğini kabul etti.[26] İbn-i Nema Hilli şöyle yazmaktadır: Kufe’de ilk kıyam eden kişi Süleyman b. Surad Huzai’dir.[27]

Şehadeti

Süleyman b. Surad Huzai Tevvabin kıyamında; Aynu’l-Verde bölgesinde Şam ordusuyla yapılan savaşta Yezid b. Husayn’ın mızrağıyla şehit olmuştur. Son nefesini verirken “Kabe'nin Rabbine andolsun ki kurtuldum” dediği nakledilmiştir.[28] Süleyman b. Surad şehit olduğunda 93 yaşındaydı.[29] İmam Ali (a.s) Sıffin savaşında Süleyman’a şöyle buyurmuştur: “Sen şehadet intizarıyla yaşayan ve hiçbir zaman ahdini ve anlaşmasını değiştirmeyen kimselerdensin.[30]

Süleyman’ın rüya aleminde Hz. Hatice (s.a), Hz. Fatıma Zehra (s.a), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin’i (a.s) gördüğü ve Hz. Hatice’nin (s.a) ona, "Ey Süleyman! Allah-u Teâlâ seni ve kardeşlerini takdir etmekte ve kıyamet günü hepiniz bizimlesiniz."[31] buyurduğu nakledilmiştir.

Ayrıca Bakınız

Kaynakça

  1. Et-Tabakatu’l-Kubra, c. 6, s. 26.
  2. İbn-i Abdulbir, el-İstiab, c. 2, s. 649.
  3. İbn-i Esir, Usdu’l-Gabe, c. 2, s. 351; İbn-i Sa’d, Tabakatu İbn-i Sa’d, c. 4, s. 292.
  4. Müstedrek, c. 3, s. 530; Hatib Bağdadi, Tarih-i Bağdat, c. 1, s. 215; İbn-i Abdulbir, ei-İstiab, c. 2, s. 650.
  5. Tusi, Rical, s. 94.
  6. Hoi, Mucemu Ricalu’l-Hadis, c. 9, s. 284.
  7. İbn-i Sa’d, Tabakatu İbn-i Sa’d, c. 6, s. 25; İbn-i Esir, Usdu’l-Gabe, c. 2, s. 351.
  8. Müfid, el-Cemel, s. 52.
  9. Belazuri, Ensabu’l-Eşraf, s. 166.
  10. Nasr b. Muzahim, Vak’atu Sıffin, s. 205.
  11. Nasr b. Muzahim, Vak’atu Sıffin, s. 400 ve 401; İbn-i A’sem Kufi, Kitabu’l-Futuh, c. 3, s. 121 ve 122.
  12. El-Musannef, c. 8, s. 721; Belazuri, Ensabu’l-Eşraf, s. 271 – 272; Nasr b. Muzahim, Vak’atu Sıffin, s. 6.
  13. El-Muntehab, s. 73.
  14. Hoi, Mu’cemu Ricalu’l-Hadis, c. 9, s. 283.
  15. İbn-i Kuteybe Deyneveri, el-İmame ve’s-Siyase, c. 1, s. 141.
  16. İbn-i Kuteybe Deyneveri, el-İmame ve’s-Siyase, c. 1, s. 142.
  17. İbn-i A’sem, Kitabu’l-Futuh, c. 5, s. 27 - 30.
  18. Meclisi, Biharu’l-Envar, c. 44, s. 332.
  19. Tarih-i Şia, s. 17; Bakınız: Arab Ebu Zeyd Abadi, Berresiyi İllet-i Edem-i Huzur-u Süleyman b. Surad der Kerbela, s. 129 - 131.
  20. Caferi, Teşeyyü der Mesir-i Tarih, s. 234 - 235.
  21. Caferiyan, Tarih-i Siyasiyi İslam, c. 2, s. 494; Bakınız: Arab Ebu Zeyd Abadi, Berresiyi İllet-i Edem-i Huzur-u Süleyman b. Surad der Kerbela, s. 131 - 132.
  22. Bakınız: Caferiyan, Tarih-i Siyasiyi İslam, c. 2, s. 580 - 581; Bakınız: Arab Ebu Zeyd Abadi, Berresiyi İllet-i Edem-i Huzur-u Süleyman b. Surad der Kerbela, s. 134 - 135.
  23. Zergeri Nejad, Nehzet-i İmam Hüseyin ve Kıyam-ı Kerbela, s. 276 - 277.
  24. Arab Ebu Zeyd Abadi, Berresiyi İllet-i Edem-i Huzur-u Süleyman b. Surad der Kerbela, s. 136 - 137.
  25. İbn-i Sa’d, Tabakatu İbn-i Sa’d, c. 6, s. 25.
  26. İbn-i Esir, el-Kamil fi’t-Tarih, c. 4, s. 160.
  27. İbn-i Nema Hilli, Zubu’n-Nizar, s. 72.
  28. İbn-i Esir, el-Bidaye ve’n-Nihaye, c. 8, s. 279.
  29. İbn-i Sa’d, Tabakatu İbn-i Sa’d, c. 6, s. 26.
  30. Nasr b. Muzahim, Vak’atu Sıffin, s. 519.
  31. Namazi, Müstedrekati İlmi Rical, c. 4, s. 138.

Bibliyografi

  • Caferiyan, Resul, Tarih-i Siyasiyi İslam (İkinci cilt, Hulefa Tarihi), Kum, Delil-i Ma, 1383.
  • Zergeri Nejad, Gulam Hüseyin, Nehzet-i İmam Hüseyin ve Kıyam-ı Kerbela, Tahran, Simet, 1386.
  • Arab Ebu Zeyd Abadi, Abdurrıza, Berresiyi İllet-i Edem-i Huzur-u Süleyman b. Surad der Kerbela, Tarih der Ayine-i Pejuheş, sayı 20, Kış, 1387.
  • İbn-i Esir, Ali b. Ebu’l-Kerem, Usdu’l-Gabe fi Marifeti’s-Sahabe, Beyrut, Daru’l-Kutubu’l-Arabi.
  • İbn-i A’sem, Ahmed, Kitabu’l-Futuh, Daru’l-Adva, 1411 h.k.
  • İbn-i Sa’d, Muhammed, et-Tabakatu’l-Kubra, Beyrut, Daru Sadır.
  • İbn-i Abdulbir, Ahmed b. Abdullah, el-İstiab fi Marifeti’l-Ashab, Beyrut, Daru’l-Ceyl, 1412 h.k.
  • İbn-i Nema Hilli, Cafer b. Muhammed, Zubu’n-Nizar fi Şerhi’s-Sar, Kum, Camiayı Müderrisin, 1416 h.k.
  • Belazuri, Ahmed b. Yahya, Ensabu’l-Eşraf, Müessesetu’l-A’lem, 1394 h.k.
  • Hoi, Ebu’l-Kasım, Mucemu Ricalu’l-Hadis, 1413 h.k.
  • Deyneveri, İbn-i Kuteybe, el-İmame ve’s-Siyase, tahkik: Taha Muhammed ez-Zeyni, Müessesetu’l-Halebi.
  • Taberi, Muhammed b. Cerir, el-Muntahab min Kitabu’l-Muzil, Beyrut, Müessesetu’l-A’lemi.
  • Tusi, Muhammed b. Hasan, Rical-ı Tusi, Kum, Camiayı Müderrisin, 1415 h.k.
  • Askalani, İbn-i Hacer Ahmed b. Ali, el-İsabe fi Temyizi’s-Sahabe, Beyrut, Daru’l-Kutubu’l-İlmiyye, 1415 h.k.
  • Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, Beyrut, Müessesetu el-Vefa, 1403 h.k.
  • Mufid, Muhammed b. Numan, el-Cemel, Mektebetu’d-Daveri.
  • Minkari, Nasr b. Muzahim, Vak’atu Sıffin, Kahire, el-Müessesetu’l-Garbiyye, 1382 h.k.
  • Namazi Şahrudi, Ali, Müstedrekatı İlmi Ricalu’l-Hadis, Tahran, 1412 h.k.
  • Caferi, Seyyid Hüseyin Muhammed, Teşeyyü der Mesir-i Tarih, tercüme: Seyyid Muhammed Taki Ayetullahi, Tahran, Defter-i Neşr-i Ferhengi İslami, 1387.