Irak

Öncelik: a, kalite: c
linksiz
resimsiz
yönlendirmesiz
wikishia sitesinden



Irak
Bayrak Arma
BaşkentBağdat
Resmî diller Arapça, Kürtçe
Tanınan diller Asurice, Suryanice, Türkmence
Etnik gruplar Arap, Kürt, Türkmen
Resmî din İslam %97
(%60 Şii -%37 Sünni)
Diğer Dinler % 3
Kuruluşu
 •  Osmanlı Devletinden ayrılma 1 Ekim 1919 
 •  Birleşik Krallık'tan ayrılma 3 Ekim 1932 
 •  Cumhuriyetin ilanı 14 Temmuz 1958 
 •  Anayasa 15 Ekim 2005 
Yüzölçümü
 •  Toplam 438,317 km2
169,234 mil2
Nüfus
 •  tahmini 36,000,000
Para birimi Irak dinarı (IQD)
Zaman dilimi GMT+3 (UTC+3)
 •  Yaz (SU) kullanılmıyor (UTC+3)
Trafik akışı sağ
Telefon kodu +964
Internet TLD .iq

Irak

Irak (Arapça:عراق); resmî adıyla "Irak Cumhuriyeti", Asya’nın güney batısında yer alan orta doğu ülkelerinden biridir. Irak’ın tarihi geçmişi, milattan öncesine uzanmaktadır. Sümerler, Akadlar, Asurlular, Amurlular ve Keldaniler, Irak’ta yaşayan en eski medeniyetlerdir. Müslümanlar hicri kameri 14. yılda Medain’i egemenlikleri altına aldılar ve Irak, ikinci halife döneminde İslam topraklarına dahil edildi. İslam’dan önce Irak’ın bir bölümü, o günkü İran’ın bir parçasıydı. Ancak Osmanlı ve Safevi devletleri arasında yapılan Kasr-ı Şirin (Treaty of Zuhab) antlaşmasından sonra, bu ülke İran topraklarından ayrıldı. Osmanlı İmparatorluğunun çöküşüyle Şattu’l-Arab bölgesinin hakimiyeti noktasında İran ve Irak arasındaki anlaşmazlık, iki ülke ilişkilerinin gerilmesine yol açtı. Baas partisi döneminde meydana gelen İran – Irak savaşı iki ülke ilişkilerinin en kötü dönemi oldu. Saddam Hüseyin’in devrilmesinden sonra iki ülke ilişkileri yeniden düzelmeye ve gelişmeye başladı. IŞİD’in Irak’a saldırma olayında İran, Irak’a destek verdi.

Bu ülke halkının çoğunluğu Şia mezhebine mensuptur ve genellikle güney ve orta kesimlerde yaşamaktadır. Irak, Necef, Kerbela, Kazımeyn ve Samerra şehirlerindeki 6 Ehlibeyt imamının türbesinin ve aynı şekilde Kufe Mescidi, Sehle Mescidi ve Gaybet Serdabı gibi dini mekanların bu ülkede bulunmasından ötürü, Şii Müslümanlar için büyük önem taşımaktadır. Ayrıca dinî mercilik makamının ve Necef ilim havzasının varlığı da bu ülkenin önemini artırmıştır.

Cemel, Sıffin ve Nehrevan savaşlarının yanı sıra, Kerbela vakıası ve Muhtar’ın kıyamı gibi önemli tarihi olaylar Irak’ta meydana gelmiştir. Şiiliğin Irak’taki geçmişi İmam Ali’nin (a.s) zamanına dayanmaktadır. İmam Ali’nin (a.s) döneminde Şiilik, Irak’ta yayılmış ve oradan da başta İran olmak üzere diğer bölgelere geçmiştir.

Hemdaniler, Al-i Buye (Büveyhoğulları) ve Safeviyye gibi Şii devletlerin döneminde, Şiilerin az çok hükûmette rolleri olsa da, Osmanlı devletinin kurulmasıyla, Şialar siyaset sahnesinden uzaklaştırıldılar. İngilizlerin işgali zamanında Şialar siyaset sahnesinde daha aktif olmaya başlamış ve Muhammed Taki Şirazi gibi birçok âlim İngilizlere karşı cihat fetvası yayımlamıştır. Irak’ın en önemli Şii partilerinden Hizbu’d-Dava partisi (İslami Davet Partisi) siyasi faaliyetlerine bu dönemde başlamıştır. Baas partisinin iktidara gelmesiyle, Şiaları siyaset sahnesinden uzaklaştırma politikası daha da şiddetlenmiştir. Irak’ın Kuveyt’e saldırmasından sonra Şialar bir ayaklanma başlatmış ve bu ayaklanma "Şabaniye İntifadası" olarak tanınmıştır. Baas rejimi, Şiiler tarafından gerçekleşen bu ayaklanmayı bastırmanın yanı sıra, Şiaları katletmiş ve Şiilerin rehberlerinin çoğunu da sürgün veya hapsetmiş veyahut öldürmüştür.

Amerika’nın Irak’ı işgalinden ve Saddam Hüseyin’in 2003’de devrilmesinden sonra, Şialar, yeniden Irak’ın siyaset sahnesine girmiştir. Irak’ın yeni siyasi yapısına göre başbakan Şiilerden seçilmelidir. Şu ana kadar Hizbu’d-Daveti’l İslamiyye partisine (İslami Davet Partisi) bağlı üç siyasetçi başbakanlık koltuğuna oturmuştur. Ayetullah Seyyid Ali Sistani Irak’ta bulunan en önemli taklit mercilerindendir. Dünyanın her yerinden birçok Şia, Ehlibeyt (a.s) imamlarının türbesini ziyaret etmek için Irak’a gelmektedir. Dünya Şiilerinin bir araya geldiği en kalabalık topluluk ise, her yıl Kerbela’da düzenlenen Erbain gününde şekillenmektedir.

Coğrafi Konumu

Irak’taki Irkların İstatistiği ██ Arap (70%)██ Kürt (20%)██ Fars (4%)██ Türkmen (6%)

Asya’nın güney batısındaki orta doğu ülkelerinden biri olan Irak, güneyden Suudi Arabistan ve Kuveyt’e, batıdan Ürdün ve Suriye’ye, doğudan İran’a ve kuzeyden ise, Türkiye ile komşudur. Irak’ın kuzey kesiminde Fars körfezi ile küçük bir deniz sınırı vardır. Ülkenin kuzeyinden güneyine doğru hareket eden Fırat ve Dicle nehrinin suları Fars körfezine dökülür.[1] İslam dünyasının bir parçası olan Irak, Arap Birliği’nin kurucu ve aktif üyelerinden biridir. Irak’ın yüz ölçümü 438.317 km2’dir. Ülkenin kuzey bölgesi genellikle dağlık ve soğuk, orta bölgeleri sıcak ve nemli ve batı kesimleri ise, sıcak ve kurudur.[2]

  • Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi

Irak Kürdistan bölgesel yönetimi, ülkenin kuzeyinde bulunmaktadır. Bu bölge doğudan İran’la, kuzeyden Türkiye ile ve batıdan ise, Suriye ile komşudur. Yaklaşık 5 milyon nüfusu olan Kürdistan özerk bölgesinin 100 kişilik bir parlamentosu vardır. Irak bütçesinin % 17’si bu bölgeye tahsis edilmektedir. Resmî dili kürtçe ve bayrağı da Irak bayrağından farklıdır. Başkenti Erbil’dir ve Süleymaniye de bu bölgenin önemli şehirlerinden biridir.[3] Irak’ın Kürdistan özerk bölgesinde Aşura günü resmî tatildir.[4]

Şiilerin dini mekanlarından bazılarının bu ülkede bulunması, ülkenin turizm ekonomisine büyük bir katkı sağlamaktadır.[5]

Kavimler ve Mezhepler

Irak’taki Din ve Mezhepler ██ Şii (60%)██ Ehlisünnet (37%)██ Diğer (3%)

Dini açıdan Irak halkının çoğunluğunu Şii ve Sünni Müslümanlar oluşturmaktadır. Irak halkının yaklaşık % 60’ı Şii, % 37’si Ehlisünnet ve % 3’ü ise Hristiyan, Yahudi veyahut Süryani’dir.[6] Irak nüfusunun çoğunluğunu oluşturan Şii Araplar, ağırlıkta ülkenin güney ve orta bölgelerinde yaşamaktadır. Kerbela, Divaniye, Hille, Muntefik, Amara ve Kut şehirleri Şii bölgesidir. Diyala, Bağdat ve Basra illeri de ağırlıklı olarak Şii’dir. Diğer bölgelerde ise, dağınık durumdadırlar.[7] Sünni Araplar ise, Irak’ın kuzey kesimlerinde yoğunlaşmıştır. Ülkenin kuzey doğusundaki dağlık bölgelerde yaşayan Kürtlerin asıl yerleşim yerleri Musul ve Süleymaniye’dir.[8]

Etnik köken açısından Irak halkının % 70’ini Araplar, % 20’sini Kürtler, % 4’ünü Farslar ve % 6’sını ise, diğer ırklar oluşturmaktadır. Türkmenler ise, Irak’ın kuzey şehirlerinde yaşamaktadırlar.[9]

  • Farklı Kaynaklara Göre Irak Müslümanlarının Nüfusu[10][11]
Toplam Nüfus Müslümanlar Şialar Şiaların Yüzdesi Yıl Kaynak
23.150.926 - % 70 2000 Dairetu’l Maarif-i İmam Hüseyin (a.s)
23.331.985 22.632.025 15.166.790 % 65 Şiayan-ı Cihan Kitabı[12]
28.945.657 28.086.017 17.372.794 – 18.820.527 % 60 - 65 2007 CIA
28.800.000 18.158.400 % 63 2008 Mecme-i Cihaniyi Ehlibeyt (Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı)
35.000.000 30.428.000 22.000.000 – 19. 800. 000 % 65 - 75 2009 ‏PEW araştırma merkezi
30.428.000 19.800.000 Mecelle-i Gencine-i Mecme-i Cihaniyi Ehlibeyt[13]
  • Irak Türkmenleri
Ana Madde: Irak Türkmenleri

Irak Türkmenlerinin çoğunluğu Şii’dir. Türkmenlerin Şiilik geçmişinin Timur’un torunlarından Şahrokh zamanına uzandığı söylenmektedir. Şah Cihan liderliğindeki Karakoyunlular devleti, Bağdat’a ve özellikle de Irak’ın kuzey bölgelerine egemen olunca, topraklarını Irak’ın güney bölgelerine kadar genişletti. Bu Türkmenler, Irak’ta bulunan Türkmenler arasında Şiiliği yaydılar. Daha sonra Şah İsmail Şiiliği onlar arasında daha da yaygınlaştırdı. Türkmenler Telafer, Dakuk, Tuzhurmatu ve Beşir bölgesi olmak üzere, Kerkük’ün güney bölgelerinde yaşamaktadırlar. Ayrıca Şii Türkmenlerden bazıları Sünni Kürtlerinin bulunduğu Altun, Kubri, Kerkük ve Kefri bölgelerinde hayatlarını sürdürmekteler.[14][15]

Türkmen Şiiler Alevi, Bektaşi, Sarali ve … gibi farklı fırkalara mensuptular. Ancak Irak’ın İngilizler tarafından işgal edilmesinden sonra, Kerbela ve Necef’e gidip gelmeleri sonucunda Şii uleması ile irtibatlarını güçlendirdiler. Türkmenler Baas hükûmeti döneminde çok ağır şartlarda yaşamaya maruz bırakıldılar. Saddam Hüseyin ilk başta onları kendine çekmeyi amaçlıyordu. Fakat bir müddet sonra onları kendine çekme konusunda başarılı olamayacağını anlayınca, onlardan çoğunu öldürdü veya sürgün etti.[16]

Daha fazla bilgi için bakınız: Movsuatu’t-Turkemani’l-Irak

  • Feyli Kürtler
Ana Madde: Feyli Kürtler

Şii Kürtler, Diyala eyaletinde ve özellikle de Bağdat’ın Hankin bölgesi ve Akdu’l Ekrad mahallesinde yaşamaktadırlar. Yerel dilde onlara "Feyli Kürtleri" denmektedir. Feyli Kürtlerin hepsi Şii’dir. Önceleri daha çok Diyala şehrinde yaşamaktaydılar. Ancak Baas rejiminin baskıları nedeniyle çoğu Bağdat’a veya komşu illerine göç etti. (İran’ın) İlam ve Kirmanşah şehrindeki kürt aşiretlerinin bir kolu olan bu kürtlerin, Irak’ın kuzey bölgesindeki kürtlerle bir ilgileri yoktur ve siyasi olarak da kendilerini bağımsız bilmektedirler. Önceleri İran’a gidiş gelişleri çok olduğundan Farsça, Arapça ve Türkçe bilmektedirler. Birçoğu da Erbil ve Kerkük’te yaşamaktadır. İran’ın İlam şehrindeki kürtlerin çoğu da Feyli Kürtlerindendir. Resul Caferiyan’ın naklettiğine göre, Irak Feyli Kürtlerinin nüfusu yaklaşık 1 milyondur. Feyli Kürtler, Saddam Hüseyin döneminde kendilerini Arap olarak tanıtmış ve Şii olduklarını da gizlemişlerdir. Bu taife, Saddam Hüseyin’den sonra Feyli Kürtleri İslami Birlik Partisi çatısı altında siyasi faaliyetlerini sürdürmektedirler.[17] Saddam Hüseyin döneminde Irak’tan sürgün edilen İranlıların bazıları Feyli Kürtlerindendi.

  • Şabaklar
Ana Madde: Şabaklar

Şabaklar Irak’ta yaşayan bir kabiledir ve Kürtçeye yakın özel bir dilleri vardır. Şabakların çoğunun dini açıdan Anadolu Alevileriyle (Kızılbaş) yakın bağlantıları vardır. Bunların ana yaşam alanı Musul’dur. Musul’da yaklaşık 250 – 300 bin Şabak yaşamaktadır. Ayrıca Neyneva’nın elli köyünde de bir grup Şii Şabak yaşamaktadır.

  • 2004’de Yapılan Nüfus Sayımına Göre Irak’taki İllerin Nüfusları
İl Mezhep Nüfus Irak’ın Toplam Nüfusuna Oranı İl Mezhep Nüfusu Irak’ın Toplam Nüfusuna Oranı İl Mezhep Nüfusu Irak’ın Toplam Nüfusuna Oranı
Zigar Şia 1.458.500 5/37 Kadisiyye Şia 924.900 3/41 Erbil Sünni 1.349.200 4/98
Diyala Şia 1.397.500 5/49 Babil Şia 1.354.700 5/36 Duhok Sünni 496.100 1/83
Meysan Şia 784.300 2/89 Neyneva Sünni 2.514.800 9/27 Süleymaniyye Sünni 1.677.500 6/18
Necef Şia 954.100 3/52 El-Müsenna Şia 537.700 1/98 Anbar Sünni 1.260.200 4/64
Kerbela Şia 731.500 2/69 Vasıt Şia 964.600 3/55 Salahaddin Sünni 1.113.400 1/4
Basra Şia 1.916.000 7/06 Bağdat Şia - Sünni 964.600 3/55 Temim Sünni 972.200 3/42[18]

Tarihçe

Irak, çok eski bir tarihi geçmişe sahiptir. Bundan dolayı yer yer milattan bin yıl öncesine ve İslam’ın zuhurundan sonraki dönemlere ait antik ve tarihî eserlere rastlanılmaktadır. Asya’nın en eski medeniyet merkezlerinden biri olan Irak’a, önceleri "Beynu’n-Nehreyn" (Mezopotamya) denmekteydi.[19]

İslamiyetten Önce

Irak veya Mezopotamya toprakları, milattan altı bin yıl öncesinde eski medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır.[20] Sümerler, Akadlar, Asurlular, Amurlular ve Kaldaniler bu topraklarda yaşayan en eski medeniyetlerdir. Antik çağların en eski padişahlarından biri Hammurabi’dir. Onun hukuk kanunları dünyanın ilk yazılı kanunu sayılmaktadır. Onun başkenti ise, antik dünyanın en gelişmiş şehri sayılan Babil şehri olmuştur.[21]

Milattan beş yüz yıl önce Kuruş veya Kiros (Ahameniş padişahlarından) Beynu’n-Nehreyn’in (Mezopotamya) orta ve kuzey bölgelerini İran topraklarına kattı. Ahamenişlerden sonra Seleukos, Eşkaniler (Arşaklılar) ve Sasaniler Irak’a hükümet etti. Irak, Sasaniler döneminde büyük önem kazandı ve Ctesiphon (Tizfun veya eski adıyla Medain) Sasanilerin başkenti oldu. Medain eyvanı (Taq Kasra – Kisra sarayı) bu döneme ait eserlerdendir.[22]

Sasaniler (226 - 652) dört asır boyunca Irak’ta hüküm sürdüler. Hicri kameri 16. yılda (637 - 638) İslam ordusu İran ordusunu mağlup etti ve böylece İslam dini İran ve Irak’a girmiş oldu.[23] Ayrıca günümüz Irak’ı İslam öncesinde İran’ın bir parçasıydı.[24]

İslamiyetten Sonra

Hicri kameri 14. yılda (635 - 636) Medain, Müslümanlar tarafından fethedildi. Allah Resulü'nün (s.a.a) sahabelerinden Salman-ı Farsi ve Huzeyfe b. Yeman uzun süre Medain’de valilik yaptı.[25] İkinci halife döneminde Irak, İslam topraklarının bir parçası oldu.[26] İmam Ali (a.s) hicri 35. yılda (655 - 656) hükümet merkezini Hicaz’dan Kufe’ye taşıdı. Cemel savaşı, Sıffin savaşı ve Nehrevan savaşı bu ülkede meydana geldi. Hicri kameri 61. yılda (680) İmam Hüseyin (a.s) ve yarenleri, Yezid b. Muaviye tarafından Irak’ın Kerbela şehrinde şehit edildi.[27]

Abbasiler, hükümetleri döneminde Bağdat’ı hilafet merkezi yaptılar.[28] Hicri 656 yılında (1258 - 1259) Moğollar Irak’ı ele geçirdi. Fakat bir müddet sonra Akkoyunlular Irak’ı Moğolların elinden aldı. Ardından Akkoyunlular silsilesine son veren Safeviler, Irak’ı İran topraklarına kattılar. Bir müddet sonra Osmanlı ordusu Irak’a saldırarak, 1535 yılında Irak’ı ele geçirdi ve Irak, Osmanlı hükümetinin egemenliği altındayken Bağdat eyaleti olarak meşhur oldu.[29]

1919 yılında Osmanlı’dan ayrılan Irak, İngiltere’nin egemenliği altına girdi. 1. Faysal’ın iktidara gelmesiyle “Irak Padişahlığı” adını aldı.[30] Mirza Muhammed Taki Şirazi, Şeyh Muhammed Halisizade ve Ayetullah Kaşani gibi alimlerin, İngiltere’nin Irak’a egemen olmasına karşı uzun süreli direniş ve muhalefeti sonucunda, Irak 1932 yılında bağımsızlığını kazandı.[31]

Abdulkerim Kasım 1958 yılında yaptığı askeri darbeyle padişahlık sistemini kaldırdı ve yerine Cumhuriyeti ilan etti.[32] 10 yıl sonra Baas rejiminin başa geçmesiyle Irak’ın ismi "Irak Demokratik Halk Cumhuriyeti" olarak değişti.[33]

İran İslam devriminden sonra, 1979 yılında iktidara gelen Saddam Hüseyin, 1980 yılının Eylül ayında İran’a karşı 8 yıl süren bir savaş başlattı. Ardından 1991 yılında da Kuveyt’e saldırdı.[34] Amerikan ve İngiliz birlikleri Saddam Hüseyin’i cezalandırma ve Irak’a demokrasi getirme bahanesiyle 2003 yılında Irak’a saldırdılar.[35] Saddam’ın devrilmesinden sonra, 30 Ocak 2005 tarihinde Irak’ta parlamento seçimleri yapıldı. Celal Talabani cumhurbaşkanı ve İbrahim Caferi de başbakan oldu. 25 ekim 2005’de de Irak anayasası onaylandı. 2006 yılının Nisan ayında Nuri el-Maliki İbrahim Caferi’nin yerine geçti ve 2014 yılına kadar bu görevde kaldı. Irak’ın mevcut cumhurbaşkanı Fuad Masum ve başbakanı ise, Haydar el-İbadi’dir.

Önemli Tarihi Olaylar

İmam Ali’nin (a.s) Savaşları

Cemel Savaşı

Ana Madde: Cemel Savaşı

Cemel savaşı, İmam Ali’nin (a.s) hükümeti döneminde, İmam Ali’nin (a.s) ordusu ile Aişe, Talha ve Zübeyir’in öncülüğünü yaptığı Cemel ashabı arasında vuku bulmuştur. Bu savaş hicri kameri 36 yılında (656), Basra’nın Huraybe bölgesinde gerçekleşmiştir.[36] Nekisin savaşı İmam Ali’nin (a.s) ordusunun zaferi ile sonuçlanmıştır.[37]

Sıffin Savaşı

Ana Madde: Sıffin Savaşı

Sıffin savaşı, İmam Ali’nin (a.s) ordusu ve Muaviye b. Ebi Süfyan’ın ordusu arasında meydana gelmiştir. Kasitin savaşı olarak isimlendirilen bu savaş, hicri 37 yılında (657), Rakka’nın batısındaki Sıffin bölgesinde vuku bulmuştur. Sıffin savaşı hakemiyet olayıyla sonuçlanmıştır.[38]

Nehrevan Savaşı

Ana Madde: Nehrevan Savaşı

Hariciler ve İmam Ali’nin (a.s) ordusu arasında meydana gelen bu savaş, hicri kameri 38 yılında (658), Nehrevan bölgesinde meydana gelmiştir. Hakemiyet hadisesine itiraz eden Hariciler, "La Hukme ile Lillah" (لا حکم الّا لله) sloganıyla İmam Ali (a.s) ile savaştılar.

İmam Hasan’ın (a.s) Sulhu

Ana Madde: İmam Hasan’ın (a.s) Sulhu

İmam Hasan (a.s) hicri kameri 41 yılında (661) Meskin bölgesinde Muaviye b. Ebi Süfyan’la barış anlaşması imzalamıştır. Bu anlaşmaya göre hükümet Muaviye’ye bırakıldı. Muaviye’nin kendine halef tayin etmemesi ve aynı şekilde İmam Ali (a.s) Şialarının can ve mallarının korunması, bu barış anlaşmasının en önemli maddelerindendi.[39]

Kerbela Vakıası

Ana Madde: Kerbela Vakıası

Hicri 10 Muharrem 61 yılında (13 ekim 680) İbn-i Sa’d komutasındaki Yezid b. Muaviye’nin ordusu, İmam Hüseyin (a.s) ve yaranlarını Kerbela’da şehit ettiler. Bu hadise tarihte "Kerbela Vakıası" olarak bilinmektedir.

Ayaklanmalar

Muhtar’ın Ayaklanması

Ana Madde: Muhtar’ın Ayaklanması

Muhtar b. Ebu Ubeyd Sakafi hicri kameri 66 yılında (685), İmam Hüseyin’in (a.s) katillerinden intikam almak için ayaklandı. Kufe Şiaları da ona eşlik ederek, ayaklanmayı destekledi. Muhtar bu ayaklanmada İmam Hüseyin’in (a.s) katillerinden Şimr b. Zi'l-Cevşen, Havli b. Yezid Esbehi, Ömer b. Sa’d ve Ubeydullah b. Ziyad’ı öldürdü.

Tevvabin Ayaklanması

Ana Madde: Tevvabin Ayaklanması

Aşura vakıasından sonra, İmam Hüseyin’in (a.s) intikamını alma hedefiyle başlatılan ilk Şii ayaklanmasıdır. Bu ayaklanma Aynu’l Verde bölgesinde ve Süleyman b. Suradı Huzai’nin önderliğinde gerçekleşmiştir.

Zeyd b. Ali’nin Ayaklanması

Ana Madde: Zeyd b. Ali’nin Kıyamı

Zeyd b. Ali, hicri 122 yılında ayaklandı ve ayaklanması şehadeti ile sonuçlandı. Zeyd’in, Ümmeyye oğullarının halka zulüm etmesinden haberdar olması ve Kufe halkının daveti, onun ayaklanmasına ortamı hazırladı. Zeyd’in şehadetinden sonra yarenleri onu gece defnetti. Ancak Zeyd’in kabrinin yerini öğrenen Emeviler, Zeyd’in naaşını kabirden çıkardılar. Başını bedeninden ayırdıktan sonra, başını Hişam b. Abdulmelik’e gönderdiler ve bedenini de darağacına astılar. Zeyd b. Ali’nin bedeni Hişam’ın ölümüne kadar dar ağacında kaldı ve Hişam’dan sonra Velid’in emriyle cenazesini dar ağacından indirdiler. Daha sonra yaktılar ve sonra da küllerini rüzgarla savurdular.

Şii İmamlarının Irak’ta Bulunmaları

İmam İmamet Süresi Irak’taki Huzuru Muasır Halifeler Hilafet Süresi Irak’ta Vuku Bulan Olaylar
İmam Ali (a.s) 29 Yıl (hicri 11 ila 40) Kufe (Hükümeti kabul ettikten sonra) Ebu Bekir b. Kuhafe
Ömer b. Hattab
Osman b. Affan
4 yıl 9 ay Cemel Savaşı
Sıffin Savaşı
Nehrevan Savaşı
İmam Hasan (a.s 10 yıl (hicri 40 ila 50) Kufe (Muaviye ile sulh yapana kadar) Muaviye b. Ebi Süfyan 6 ay Muaviye ile sulh
İmam Hüseyin (a.s) 11 yıl (hicri 50 ila 61) Kufe (İmam Hasan’ın (a.s) Muaviye ile sulhuna kadar)
Kerbela (Kerbala vakıası)
Muaviye b. Ebi Süfyan (hicri 41 ila 60)
Yezid (hicri 60 ila 64)
Kerbela Vakıası
İmam Seccad (a.s) 34 yıl (hicri 61 - 95) Kerbela (Aşura Vakıası)
Kufe (Esaret döneminde)
Yezid (hicri 61 -64)
Abdullah b. Zübeyir (Mekke – hicri 61 - 73)
Muaviye b. Yezid (hicri 64)
Mervan b. Hakem (hicri 65)
Abdulmelik b. Mervan (hicri 65 - 86)
Velid b. Abdulmelik (hicri 86 - 96)
Kerbela Vakıası
Tevvabin Kıyamı
Muhtar’ın Kıyamı
İmam Bakır (a.s) 19 yıl (hicri 95 - 114) Kerbela (Aşura vakıası) Velid b. Abdulmelik (hicri 86 - 96)
Süleyman b. Abdulmelik (hicri 96 - 99)
Ömer b. Abdulaziz (hicri 99 - 101)
Yezid b. Abdulmelik (hicri 101 - 105)
Hişam b. Abdulmelik (hicri 105 - 125)
Kerbela Vakıası
Tevvabin Ayaklanması
Muhtar’ın Ayaklanması
İmam Sadık (a.s) 34 yıl (hicri 114 ila 148) Kufe (Ömrünün sonlarına doğru; öğrenci yetiştirmek için)[40] Velid b. Yezid (hicri 125 - 128)
Velid b. Abdulmelik (hicri 126 - 126)
İbrahim b. Velid (hicri 126 - 127)
Mervan b. Muhammed (hicri 127 - 132)
Ebu’l-Abbas Seffah (hicri 132 - 136)
Mansur Devaniki (hicri 136 - 158)
Zeyd bin Ali’nin Kıyamı
İmam Kazım (a.s) 35 yıl (hicri 148 - 183) Bağdat (Zindan)

Mansur Devaniki (hicri 136 - 158)
Mehdi Abbasi (hicri 158 - 169)
Hadi Abbasi (hicri 169 - 170)
Harun Reşit (hicri 170 - 193)

İmam Rıza (a.s)
İmam Cevad (a.s) 17 yıl (hicri 203 - 220) Bağdat (Ömrünün sonlarına doğru Mutasım’ın emriyle gelmiştir) Me’mun (hicri 193 - 218)
Mu’tasım (hicri 218 - 227)
İmam Hadi (a.s) 34 yıl (hicri 220 - 254) Samerra (Mütevekkil’in emriyle hicri 233 yılından şehadetine kadar orada kalmıştır) Mu’tasım (hicri 218 - 227)
Vasık (hicri 227 - 232)
Mütevekkil (hicri 232 - 248)
Muntasır (hicri 248 - 252)
Mu’tez (hicri 252 - 255)
İmam Hasan Askeri (a.s) 4 yıl (hicri 254 - 260) Babası ile birlikte Samerra’ya gelmiştir. Mu’tez ( hicri 252 - 255)
Muhtedi (hicri 255 - 256)
Mu’temid (hicri 256 - 279)
İmam Zaman (a.s) İmam Mehdi (a.s) hicri 255 yılında Samerra’da dünyaya gelmiştir.

Irak Hükümdarları

İslamiyet Öncesi

İslam öncesinde Sümerliler, Aşuriler, Babilliler, Ahamenişiler ve Sasanilerin… egemenliği altında olan Irak’ta, Buhtu Nasr, Kuroş Ahamenişi, Makedonyalı İskender gibi padişahlar hükümdarlık etmiştir.

İslamiyet Sonrası

Haşim Oğulları

Ana Madde: Haşim Oğulları

Nesebi Haşim b. Abdimenaf’a uzanan Haşim oğulları taifesi, Kureyş kabilesinin kollarından biridir. Allah Resulü (s.a.a) ve Ehlibeyt imamlarının (a.s) hepsi Haşim oğullarındandır. Haşim oğullarından İmam Ali (a.s) ve İmam Hasan (a.s), kısa bir müddet Müslümanların halifesi olmuşlardır. Hz. Ali (a.s) hilafet merkezini Medine’den Kufe’ye taşımıştır. İmam Hasan Mücteba (a.s) babasının şehadetinden sonra hicri 40 yılında Müslümanların halifesi olmuştur. Ancak bir müddet sonra, hicri 41 yılında Muaviye ile yapılan sulh anlaşmasıyla hilafet Muaviye’nin eline geçmiştir.


Emeviler

Ana Madde: Ümeyye Oğulları, Muaviye b. Ebi Süfyan ve Yezid b. Muaviye

Nesebi Ümeyye b. Abdüşşems b. Abdimenaf’a uzanan Ümeyye Oğulları (hicri 41 / 661 – 132 / 750), Kureyş kabilesinin bir koludur. Emeviler hicri kameri 41 yılında (661 - 662) iktidarı ele geçirdiler ve hicri 132 yılına (749 - 750) kadar Irak’a da hükümet ettiler. Emeviler, hükümeti saltanata çevirdiler. Haşim oğullarına karşı düşmanlığı olan Emevilerin[41] ilk halifeleri Muaviye ve oğlu Yezid’dir. Emevilerin ilk halifesi olan ve Hz. Ali (a.s) döneminde Sıffin savaşını başlatan[42] Muaviye, İmam Hasan’la (a.s) yaptığı sulh anlaşmasından sonra hicri kameri 41 yılında resmen hükümetin kontrolünü eline aldı. Muaviye hilafet merkezini Kufe’den Şam’a taşıdı. Ondan sonra hilafet koltuğuna Emevilerin ikinci halifesi olarak Yezid b. Muaviye (hicri 25 - 64) oturdu. Yezid’in babası Muaviye b. Ebu Süfyan, annesi ise Mekke fethinden önce Hz. Resul-ü Ekrem’in (s.a.a) en büyük düşmanlarından olan Utbe’nin kızı Hinde’dir.[43] Yezid, önceki halifelerin sünnetinin aksine babasının atamasıyla hilafet koltuğuna oturdu. O, saz çalma ve şarap içmesiyle ünlüydü.[44] Kerbela vakıası, Harre olayı[45] ve Kabe’ye saldırısı[46] onun işlediği en büyük cinayetlerden bazılarıdır.[47]

Abbasiler

Abbasi Halifeleri ile Muasır olan İmamlar

Abbasi Halifeleri ile Muasır olan Şii İmamları

Şii İmamı


İmam Sadık (a.s)
İmam Kazım (a.s)
İmam Rıza (a.s)
İmam Cevad (a.s)
İmam Hadi (a.s)
İmam Askeri (a.s)

Abbasi Halifesi


Seffah, Mansur,
Mansur, Harun,
Harun, Memun
Memun
Mu’tasım, Vasık, Mütevekkil, Muntasır, Mustain, Mu’tez
Mu’tez, Muhtedi, Mu’temid


Ana Madde: Abbasiler

Hilafeti en uzun süre elinde bulunduran Abbasi silsilesinin nesebi Allah Resulü'nün (s.a.a) amcası Abbas b. Abdulmuttalib’e uzanmaktadır. Abbasilerin hilafeti Seffah ile başlamasına rağmen Mansur, Abbasilerin kurucusu olarak bilinmektedir. Abbasiler döneminde yaşayan Ehlibeyt imamlarından altısı (İmam Sadık (a.s), İmam Kazım (a.s), İmam Rıza (a.s), İmam Cevad (a.s), İmam Hadi (a.s) ve İmam Hasan Askeri (a.a)) zamanın halifeleri tarafından şehit edilmiştir.

Osmanlılar

Ana Madde: Osmanlı Devleti

Irak’ta hükümet eden bir başka imparatorluk da Osmanlı imparatorluğudur. Osmanlı padişahlarından Kanuni Sultan Süleyman, Necef’in gelişmesi için çok çaba göstermiştir. Onunla Şii Safevi padişahlar arasında yaşanan rekabet, Necef’in gelişmesini sağlamıştır.

Şii Hükumetler

Ana Madde: Büveyh oğulları (Buyid Dynasty), İlhanlılar ve Safeviler
  1. Büveyh oğulları: Şii Büveyh oğulları (Al-i Buye - Buyid Dynasty) hicri 328’den 466 yılına kadar (939 - 1055) İran ve Irak’ta hüküm sürmüşlerdir. Başlangıçta İran’da kurulan bu devlet, Ahmed b. Buveyh tarafından Irak’a kadar genişlemiştir. Büveyh oğullarının en kudretli hükümdarı Azudu’d-Devle olmuştur. Ondan sonra Al-i Buveyh yöneticileri arasındaki meydana gelen anlaşmazlıklar bu Şii devletin çöküşüne ortam hazırlamış ve sonunda Sultan Mahmud Gaznevi bu hükümete son vermiştir. İbn-i Amid, Sahib b. İbad, Muhallebi ve İbn-i Sina gibi Şii vezirlere sahip olan Büveyh oğulları, Şii mektebinin yayılmasına yardım etmiştir. Aşura günü matem törenini resmileştirmek, Şii şiarlarından bazılarını Bağdat’taki camilerin kapılarına yazmak, Ehlibeyt imamlarının kabrini ziyaret etmek, Kerbela ve Necef’te ziyaretçiler için cami ve bina inşa etmek, Büveyh oğullarının hizmetlerinden bazılarıdır.
  2. İlhanlılar: İran’daki Şii devletlerden biri olan İlhanlı devleti, hicri 8 ve 9. asırda Irak’ta hükümet etmişlerdir. İlhanlı hükümeti devlet adamlarından bazıları İmam Ali’nin (a.s) türbesine defnedilmiştir.
  3. Safeviler: İran’daki Şii devletleri silsilesinden biri olan Safevi hükümeti, devletinin temellerini Şii mezhebine göre kurmuştur. İran’da Şii mezhebini resmileştirmesi Safevi devletinin en bariz eylemidir. Fırat suyunu Necef’e taşıma ve Şah İsmail’in emriyle Kazımeyn türbesinin yenilenmesi, Safevi devletinin Irak’ta hizmetlerinden bazılarıdır.

Yerel Şii Hükümetler

Mezidiler

Beni Mezid Padişahları

Sultan


Senau’d-Devle Ali b. Mezid
Nuru’d-Devle 1. Dubeys
Bahau’d-Devle Mansur b. Dubeys
Seyfu’d-Devle Sadaka b. Mansur
Nuru’d-Devle Dubays b. Sadaka
Seyfu’d-Devle Sadaka b. Dubays
Muhammed b.in Dubays
Ali bin Dubays

Hükümet Süresü


350-408
408-474
474-479
479-501
501-529
529-532
532-540
540-545


Ana Madde: Hamdaniler, Mezidiler ve Maş’aş’iler
  1. Hamdaniler: Hicri kameri 3. ve 4. asırda Musul ve Halep’te hükümet eden imamiye hanedanlarındandır.[48] Hamdaniler devletinin kurucusu Ebu’l-Heyca Abdullah b. Hamdan’dır.[49] Ebu’l-Heyca hicri 283 yılında Necef şehri çevresinin duvarlarını restore ettirmiş ve İmam Ali’nin (a.s) türbesinin üzerine de büyük bir kubbe inşa ettirmiştir. Rumların saldırısı karşısında İslam toprakları sınırlarını koruması ve bazı sikkelerin üzerine Kisa ashabının (a.s) ismini basması onun yapmış olduğu diğer dini eylemlerinden bazılarıdır.[50]
  2. Mezidiler (h.k 350 / 961 – 454 / 1063): Başlangıçta Heyt ve Kufe arasındaki bir bölgede yaşayan[51] Mezidiler, Ben-i Esed kabilesinin bir koludur. Senau’d-Devle olarak bilinen Ali b. Mezid, Ahmed Muizzu’d-Devle hükümeti tarafından Kufe ve Heyt arasında bir emirlik kurmasına izin verildi. Onlar Kufe ve Basra’yı egemenlikleri altına almalarına rağmen Hille şehrini kurarak başkentleri yaptılar.[52] Mezidiler tarafından Hille ilim havzasının tesisi, Mezidilerin hicri beşinci asırdaki bilimsel ve kültürel eylemlerindendir.[53]
  3. Şii Şahiniye Devleti (hicri 338 - 381): Kurucusu İmran b. Şahin olan Şahiniye devleti, Vasıt ve Basra arasındaki Batita bölgesinde kurulmuştur.[54] İmran b. Şahin Ebu’l Kasım Bureydi’den eman isteyerek Camide ve Batita (Betayih) valiliğine atanmıştır.[55]
  4. Şii Akil oğulları Devleti: Amir b. Sa’saa kabilesinin bir kolu olan Akil oğulları devleti, İslamiyet öncesinde Arap yarımadasından Irak'a göç ederek Hamdanilere katıldılar. Hamdanilerin zayıflaması üzerine Musul’u ele geçirdiler ve daha sonra topraklarını Bağdat’tan Halebe kadar genişlettiler. Selçukluların saldırılarına maruz kalınca, Irak’ın askeri idaresini Türk yöneticilere devrettiler. Bir müddet sonra gücünü kaybetmeye başlayan Akil oğulları, Arabistan’ın doğusundaki meralarına geri dönmek zorunda kaldılar.[56]
  5. Bureydiler (Baridi): Hicri 4. asırda Irak’ın güneyinde ve Huzistan bölgesinde hükümet eden Şii hanedanlarından biridir. Ebu Yusuf Bureydi hicri 320 yılının başlarında Basra ve çevresinin valisi oldu.[57] Ebu Abdullah Bureydi de hicri 329 yılında Vasıt ve Bağdat’ı ele geçirdi ve el-Muttaki Abbasi’yi Abbasilerin bakanlığını kendisine devretmeye zorladı. Ama çok geçmeden bakanlık elinden geri alındı.[58] Büveyhoğulları döneminde Ebu’l Kasım Bureydi Basra valisi olarak seçildi ve hicri 335 yılında Vasıt ve çevre bölgelerinin idaresi de ona devredildi. O, hicri 349 yılına kadar Basra’da hükümet etti.[59]
  6. Maş’aş’iler (Musha'sha'iyyah): Bu Şii devleti, İbn-i Fehdi Hilli’nin öğrencilerinden Muhammed b. Fellah Maş’aş’i tarafından İran ve Irak’ın güneyinde tesis edildi.[60]

Irak’ın Şii Geçmişi

Irak’ın Şii geçmişi İmam Ali’nin (a.s) dönemine kadar uzanmaktadır. O dönemde ilk olarak Kufe’de kendini göstermeye başlamıştır. Çoğu Şii olan Kufeli muhaddisler, ikinci asrın ortalarında Şii mektebinin öğretilerini Bağdat’a taşıdılar.[61] Şiiliğin doğduğu yer Medine olmasına rağmen, asıl merkezi Kufe sayılmaktaydı. Kufe’nin tarihi Şii tarihiyle özdeşleşmiştir. Öyle ki Ebu Bekir Harezmi (vefat: 383) Nişabur Şialarına yazdığı mektupta Şiiliği, Irak’tan gelen bir inanç olarak tanıtmıştır.[62]

Emeviler döneminde bu şehrin en az üçte biri Şii’ydi.[63] Irak’taki Şiilik hicri 2. ve 3. asırda Kufe’den Bağdat’a intikal etti. Günümüzde Ehlisünnet mahallesi olan Bağdat’ın Kerh mahallesi o dönemde Şii mahallesiydi. Dördüncü asırda Şii devleti olan Büveyhoğullarının desteğiyle Kerbela, Necef ve Kazımeyn şehirleri büyük önem kazandı.[64] Safevilerin Irak’ı ele geçirmesiyle de İranlı ve Hintli birçok tüccar Irak’a geldi. Suudi Arabistanlı kabilelerin Irak’a hicretinden sonra, Şiaların onlar üzerindeki etkisi onların Şii olmasıyla sonuçlandı.[65]

Irak’ın Şii Coğrafyası

Irak’lı Şiilerin çoğu ülkenin orta ve güney kesimlerinde yaşamaktadır. Önceleri "Sevad" denilen bu bölge, ekonomi açısından büyük öneme sahiptir. Zira Irak’ın tarım arazilerinin ve petrol rezervlerinin çoğu bu bölgede yer almaktadır. Şiilerin ziyaretgahlarından olan Necef, Kerbela ve Kufe dışındaki diğer şehirlerin de Şii geçmişi vardır ve günümüzde bu şehirlerde Şiiler de yaşamaktadır.

Basra’da Şiilik

Cemel savaşında Basra’lı Şiilerin çoğu Cemel ashabına karşı çıktılar. İmam Ali’nin (a.s) Şialarından sayılan Abdu’l Kays kabilesi bu şehirde yaşamaktaydı. Huzae ve Becile kabileleri de Şii mezhebinden idiler. İmam Hüseyin (a.s) Kufe’ye doğru yönelince, Basralı Şiilere bir mektup yazarak, onları kendine destek için davet etti. Basra Şiileri Sa’d’ın kızı Mariye Abdiyye’nin evinde bir araya geldiler ve Basra Şiilerinin ileri gelenlerinden Şerik b. A’ver, Müslim’in şehadetinden kısa bir süre sonra Kufe’de vefat etti. Eski kaynaklarda "Şiatu’l Basra" tabiri geçmektedir. Basra’nın ileri gelenlerinden bir çoğunun ismi "en-Nusretun li Şiati’l Basra" kitabında zikredilmiştir. Beridiler, Şahiniyye, Mezid oğulları gibi Şii yöneticiler, Basra bölgelerinde iktidarı elde ettiler. Son iki asırdır Basra’da Şiilik büyük ölçüde yayılmaya başlamış ve bir çok Şii kabileler çevre bölgelerden bu şehre göç etmiştir. Öyle ki Şii ve Sünnilerin birlikte yaşadığı ez-Zübeyir bölgesi dışında diğer bölgelerin bütünü Şia olmuştur.[66]

Bağdat’ta Şiilik

Bağdat’ın kurulmasıyla Kufe, Basra ve Horasan’dan gelen göçmenler Bağdat’ın Kerh bölgesine yerleştiler. Bazı kaynaklarda Bağdat’ın Kerh bölgesinden, Rafizi mahallesi olarak bahsedilmektedir.[67] Yakut Hamevi şöyle yazmaktadır: “Kerh ehlinin hepsi imamiyye Şia’sıdır ve aralarında Sünni bulunmamaktadır.” (اهل الکرخ کلهم شیعة امامیة لا یوجد فیهم سنی البتة)[68][69] Büveyh oğulları hicrî 334 / 955 yılında Bağdat’a geldikten sonra, Aşura günü ve Gadir Hum merasimlerini alenileştirerek, Şii mezhebi inançlarını desteklediler. Kerh’in minarelerinde, Şiiliğin hakimiyetinin göstergesi olan “Hayya Ale Hayri’l Amel” sesleri yükselirdi.[70] Berasa mescidi ve mahallesi Kerh’in önemli bölgesiydi. Şiilerin kutsal mekanlarından biri olan Berasa mescidi defalarca yıkıldı ve tahribe uğradı.[71] Günümüzde bu mescit Bağdat’taki Şiilerin Cuma namazı kılmak için bir araya geldikleri önemli merkezlerden biridir.[72] Kerh’in dışında Şiaların bir çoğu da Babu’t-Tage bölgesinde yaşamaktaydı. Hüseyin b. Ruh Nevbahti, "Nevbahtiyye" olarak adlandırılan Rusafe ve Babu’-Tage’nin kenar mahallesinde hayatını sürdürmekteydi. Hüseyin b. Ruh’un kabri, günümüzde Bağdat’ın Şii yerleşim bölgelerinden biri olan Suku’ş-Şurce bölgesi olarak tanınan bölgeye defnedilmiştir.[73] Bağdat’ın kuzey batısında bulunan Kureyş kabristanlığı İmam Kazım (a.s) ve İmam Cevad’ın (a.s) o bölgede toprağa verilmesi hasebiyle Kazımeyn olarak ünlenmiştir. Seyyid Murtaza, Hacı Nasıruddin Tusi ve bir çok Şii şahsiyetin kabri burada bulunaktadır.[74]

Bugün Bağdat’ın nüfusunun büyük bir kısmını Şialar oluşturmaktadır ve bazı rapor ve istatistiklere göre de bu şehrin çoğunluğu Şia’dır.[75] Bağdat’ın doğusundaki iki buçuk milyonluk Sadr kenti Bağdat’ın Şii yerleşim bölgelerinden biri sayılmaktadır.[76]

Vasıt’ta Şiilik

Vasıt şehri, Haccac b. Yusuf’un kendisi için Dicle kıyısı ve Kufe – Basra yolu arasında inşa ettiği bir şehirdir ve bundan dolayı da "Vasıt" olarak adlandırılmıştır. Bu şehir daha sonraları nehrin taşmasıyla yok olmuştur. Ancak günümüzde merkezi Al-Kut olan "Vasıt" adında bir eyalet vardır. Vasıt, Şii yerleşim bölgesidir. İbn-i Abbas’ın öğrencilerinden ve Şii temayülleri olan meşhur tabiin’den Said b. Cubeyr bu bölgede yaşamaktaydı. Haccac’ın emriyle öldürülen Said’in kabri Müslümanların ziyaretgahlarındandır. Abbasiler döneminde Vasıt şehri zamanla imamiyye Şialarının ve Zeydilerin ikamet mahalli haline gelmiştir. Ünlü Şii mütekellimlerinden Hişam b. Hakem Kufe’de dünyaya gelmesine rağmen, gelişimi Vasıt’ta ve ticareti de Bağdat’ta olmuştur. İmam Sadık’ın (a.s) ashabından İbrahim b. Hayyan Esedi Kufi, Kufe’den Vasıt’a gelerek, buraya yerleşmiştir. Ubeydullah b. Ebi Zeyd Ahmed Anbari, Ahmed b. Sehl Vasıti, Ali b. Bilal Bağdadi ve Uyunu’l Hekem ve’l-Mevaiz kitabının yazarı Ali b. Muhammed Şakir Leysi Vasıti, Vasıt şehrinde yaşamışlardır.

Ebu Ali Abdi Vasıti Bağdadi olarak tanınan Hasan b. Ali b. Nasr b. Akl, Irak’ın hicri altıncı yüzyıl şairlerindendi ve çeşitli hükümdarlara şiirler yazmıştır. Ebu’l-Fazl İsfendiyar b. Muvaffak b. Muhammed b. Yahya da Vasıt’ta dünyaya gelen Şii şairlerindendir. İran ve Irak’ın güneyinde Şii Meş’aşi devletini kuran Muhammed b. Fellah Meş’aş’i, Vasıt’ta dünyaya gelmiş ve Hille’de İbn-i Fehd-i Hilli’nin öğrencisi olmuştur. İmamların evlatlarından bazıları da bu bölgede toprağa verilmiştir.[77]

Irak’ın Kuzey Bölgelerinde Şiilik

Samerra’nın uzun bir Şiilik geçmişi yoktur. Sadece Mirzayı Şirazi merceiyyet dönemini burada geçirmiştir. Fakat Samerra’ya 20 km uzaklıktaki Beled şehri, Şii yerleşim bölgesidir.[78] Birkaç köyün ahalisi dışında Beled sakinlerinin tamamı Şia’dır. İmam zade Seyyid Muhammed’in kabri bu bölgedeki Şii eserlerdendir. 1991 yılının Şaban ayı İntifadasında şehir sakinlerinden çoğu zindana atılmıştır. Bu şehrin Şialarından 395’i idam ve 225 ise, hapse atılmıştır. Yüzden fazla aile de zorla Irak’ın güneybatısındaki Semave bölgesine yerleştirilmişlerdir.[79] Erbil de bu bölgedeki Şii yerleşim bölgelerinden biridir. Keşfu’l Ğumme kitabının yazarı Ali b. İsa Erbili (vefat: 692) burada dünyaya gelmiştir.[80] Şiiliğin Musul’daki geçmişi ise, Hamdaniler ve Büveyh oğulları dönemine uzanmaktadır. Hicri kameri yedinci asırdaki Musul valisi Bedruddin Lu’lu Musuli Şiiliğin yayılması için büyük bir çaba sarf etmiştir. İmamzadelerin kabrinin bulunması, altıncı ve yedinci asırda kaynaklarda gali ve rafizi olarak anılan Şii şair ve ediplerin varlığı, Şiiliğin bu şehirdeki geçmişinin göstergesidir. [81]

Günümüzde Musul’un Faysala mahallesinde 400 aileden fazla Şii yaşamaktadır. Kerkük’te ise, Şii Türkmenler Tis’iyn bölgesinde hayatlarını sürdürmektedirler.[82]

Irak Aşiretleri Arasında Şiilik

Irak’ın güneyinde Aşiretler Birliği bulunmaktadır ve bunlar arasında Selame oğulları ve Tailer gibi bazı aşiretlerin Şiilik geçmişleri eskilere dayanmaktadır. Şiilik, Rebie, Hez'al, Benu Temim, Zubeyd, Benu Umeyr, ed-Devvar ve ed-Defafie gibi diğer aşiretler arasında ise yenidir.[83] İranlıların bu bölgelerdeki kutsal mekanların ziyareti için gidiş gelişleri ve alimlerin tanıtım için aşiretler arasında bulunması, Şiiliğin aşiretler arasında yayılmasına yol açmıştır. [84] İbrahim Hayderi Bağdadi (vefat: 1882) Unvanu’l Mecd kitabında, Şiiliğin Irak aşiretleri arasındaki seyrinden söz etmiş ve hangi kabilenin Sünni veya Şia olduğunu belirtmiştir.[85]

Günümüzde Şiililerin Durumu

1920 Devriminde Şiiler

Şiiler, Osmanlılar tarafından zorluklara maruz bırakılsalar da, İngilizlerin Osmanlı’ya yaptığı saldırısında direniş gösterdiler. Bu direniş Necef ulemasının izni ve fetvasıyla olmuştur. Seyyid Muhammed Said Habbubi, Şeyh Abdulkerim Cezayiri ve Seyyid Kazım Yezdi Necef’te konuşmalar yaptılar. Muhammed Mehdi Halisi de Kazımeyn’den direnişe destek verdi. Seyyid Mehdi Haydari ve Muhammed Taki Şirazi cihat fetvası yayınladı. Şiilerin rehberlik makamına gelen Muhammed Taki Şirazi, Irak’ın bağımsızlık meselesini gündeme getirdi. Muhammed Taki Şirazi’den sonra da Şeyhu’ş-Şeria İsfahani merceiyyet makamına geldi.[86]

Necef alimlerinin, İngiltere’nin Irak’taki siyasetlerine muhalefet etmesinden sonra, Irak yöneticileri 5 şevval 1337 yılında bu bölgedeki alimlerin sürgün edilme emrini verdi. Seyyid Ebu’l-Hasan İsfahani, Mirza Hüseyin Naini ve diğerleri İran’a sürüldü. Bu dönemde Irak’ın önemli noktalarındaki resmi makamlar Ehlisünnet’in elindeydi.[87][88] Hizbu’d-Dava partisi 1958 yılında faaliyete geçti.[89] 1948 yılına kadar hiçbir Şii’nin bakan olmasına izin verilmemişti. Melik Faysal, Şii alimlerin hükümete karışmalarını sağlamak için çok çabaladı ve bir müddet maarif bakanlığına Seyyid Hibetu’t-Din Şehristani’yi getirdi.[90] 1947’den 1958 yılına kadarki dönemde Seyyid Muhammed Sadr (taklit mercilerden Seyyid Muhammed Sadr ile karıştırılmasın), Salih Cebr ve Abdulvahhab Mercan bir müddet Irak’ın başbakanlığını yaptılar.[91]

  • Padişahlık Döneminde Şiilerin Sahip Olduğu Makamlar
Yıl Hükümet Makamlarının Toplamı Şiilerin Sahip Olduğu Makamlar Oran
1921 - 1932 113 20 % 17.7
1932 - 1936 57 9 % 15.8
1936 - 1941 65 18 %27.7
1941 - 1946 89 25 %28.1
1947 - 1958 251 87 %34.7
Toplam 575 159 %27.6 [92]

Baas Rejimi Döneminde Şiiler

Baas partisinin politikası Şiiler ve Kürtleri siyaset sahnesinden uzaklaştırmaktı. 1920 yılından Amerika’nın Irak’ı işgaline kadar (2003) Sünni gruplar Irak siyasetinin kilit noktalarında yer almaktaydı. Hicri şemsi 1350 – 1354 yılında İranlılar Irak’tan çıkartıldı ve 1358 yılında da İran – Irak savaşı meydana geldi.

1991 yılında Irak Kuveyt’e ve ardından da Amerika Irak’a saldırdı. Şiilerden müteşekkil bir ayaklanma ve devrim başladı ve "Şabaniye İntifadası" olarak adlandırıldı. Ayetullah Hoi bu ayaklanmayı destekledi. Bu ayaklanmanın bastırılmasından sonra Şiilerin katliamı başladı. Irak ordusu tankları üzerinde “Bundan sonra Şialar olmayacak” (لاشیعة بعد الیوم) bayraklar taşıyarak Şii’leri katletme eylemine başladılar. Bazı kaynaklar esasınca bu saldırılarda 300 ila 500 bin kişiyi öldürdüler.[93][94]

Saddam Hüseyin’den Sonra Şiiler

2003 yılında Baas rejiminin düşüşü ile İran ve Suriye dahil olmak üzere, diğer ülkelere sürgün edilen Iraklı Şiiler vatanlarına geri döndüler. 2003 yılının Haziran ayında Saddam’dan sonra Irak meclisi 25 kişilik üyesiyle göreve başladı. Bu meclisin 13 üyesi Şii’ydi. Bu meclise ilk Şiilerden İbrahim Caferi başkanlık etti. Amerikalıların Irak anayasasını yazma kararına karşı çıkan Ayetullah Sistani, o günden sonra Irak halkının en önemli savunucularından oldu. Amerika’nın Irak’ın içişlerine karışmasıyla aşiret ve kabile savaşları başladı ve netice de Ayetullah Hekim ve Hüküm meclisinin başkanı İzzuddin Selim şehit edildiler. Kerbela, Kazımeyn ve Askeriyeyn türbelerine düzenlenen canlı bomba saldırılarında da çok sayıda Şii hayatını kaybetti.[95]

Irak Anayasasının Hazırlanmasında Şiiler

Saddam Hüseyin’in devrilmesinden sonra Şiiler ve Kürtler Irak’ın siyaset sahnesinde yerlerini aldılar. 30 Ocak 2005 yılında parlamento seçimleri düzenlendi. Şiiler % 40 oyla, 275 sandalyeden 140’ını kazandılar. Irak’ın yeni hükümetini İbrahim Caferi kurdu. 10 mayıs 2005 yılında 28’i Şiilerin listesinden olan 55 kişi Irak anayasasını yazmak için görevlendirildiler. Kısa bir süre sonra Ehlisünnetin de katılımıyla bu sayı 75 kişiye yükseldi. 25 Ekim 2005 yılında Irak anayasası için referandum düzenlendi ve % 78 evet oyuyla anayasa kabul edildi. Bu dönemde Şiilerin rehberliğini başlangıçta Seyyid Ali Sistani ve daha sonraki merhalede ise Irak İslam Yüksek Konseyi ve Hizbu’d-Dava partisinin başkanları yaptı. Günümüzde başbakanlık koltuğu Şiilere aittir ve şimdiye kadar İbrahim Caferi, Nuri el-Maliki ve Haydar İbadi başbakanlık koltuğuna oturmuşlardır. Şimdilerde Irak’taki bakanlıklarının % 60’nı Şiiler idare etmektedir.[96]

Irak’ın Şii Takvimi

Hicri - Miladi Hadise
Hicri 35 Kufe hilafet merkezi oldu.
Hicri 36 Cemel savaşı[97]
Hicri 37 Sıffin savaşının başlaması[98]
Hicri 38 Nehrevan savaşı
Hicri 40 İmam Ali’nin (a.s) Kufe mescidinin mihrabında şehit edilmesi[99]
Hicri 41 İmam Hasan’ın (a.s) Sulhu[100]
Hicri 61 İmam Hüseyin (a.s) ve ashabının Kerbela’da şehadeti[101]
Hicri 61 veya 62 Cabir’in, İmam Hüseyin’in (a.s) kabrini Kerbela’da ziyaret etmesi.
Hicri 65 Tevvabin Kıyamı[102]
Hicri 66 Muhtar’ın kıyamı[103]
Hicri 122 Zeyd b. Ali’nin Kufe’de kıyamı[104]
Hicri 133 İmam Ali’nin (a.s) kabrinin Necef’te bulunması[105]
Hicri 170 Harun Reşit’in eliyle İmam Ali’nin (a.s) kabrinin yapılması[106]
Hicri 183 İmam Kazım’ın (a.s) Bağdat’ta şehit edilmesi[107]
Hicri 220 İmam Cevad’ın (a.s) şehadeti[108]
Hicri 236 Mütevekkil’in emriyle Necef ve Kerbela’daki imamların türbelerinin yıkımı [109]
Hicri 254 İmam Hadi’nin Samerra’da şehit edilmesi.[110]
Hicri 255 İmam Mehdi’nin (a.f) veladeti (Samerra).[111]
Hicri 260 İmam Hasan Askeri’nin (a.s) Samerra’da şehadeti[112]
Hicri 280 Taberistan hakimi Hasan b. Kasım b. Hasan’ın emriyle İmam Hüseyin’in (a.s) türbesine kubbe yapımı.[113]
Hicri 282 Hasan b. Kasım b. Hasan tarafından İmam Ali’nin (a.s) türbesi etrafında sükûnet edenlere hediyeler verilmesi.[114]
Hicri 283 İmam Ali’nin (a.s) türbesine kubbe inşası ve duvar çekilmesi[115] ve Hasan b. Kasım b. Hasan’ın emriyle Kerbela’daki İmam Hüseyin’in türbesine cami ve duvar inşası.[116]
Hicri 317 Ebu’l-Heyca’nın Necef’teki İmam Ali’nin (a.s) türbesini genişletme çalışması.[117]
Hicri 326 Bağdat’ın Hanbeli vaizlerinden Berbehari’nin Bağdat’taki Berasa mescidinin tahribi için fetva vermesi.[118]
Hicri 336 Muizzu’d-Devle Deylemi’nin emriyle İmam Kazım (a.s) ve İmam Cevad’ın (a.s) türbelerine iki zerih ve iki kubbe’nin inşa edilmesi.[119][120]
Hicri 338 Şeyh Mufid’in vefatı ve Kazımeyn türbesinde toprağa verilmesi[121]
Hicri 351 Muizzud-Dovle Deylemi’nin emriyle Aşura gününün tatil ilan edilmesi ve Bağdat’ta Aşura günü merasimi düzenlenmesi.[122]
Hicri 366 Azudu’d-Devle’nin emriyle ziyaretçilere ve İmamların türbesinin etrafında sükünet edenlere hizmet vermesi içim Bağdat’ta Al-i Buye Daru’ş-Şifa’sının inşası
Hicri 367 Kazımeyn türbesinin etrafına duvar çekilmesi.
Hicri 367 Aynu’t-Temr kabilelerinin Kerbela saldırması ve İmam Hüseyin’in (a.s) zarihini tahrip edip, değerli eşyaları yağmalaması.
Hicri 367 İbn-i Govleveyhi Kummi’nin Kazımeyn türbesinde toprağa verilmesi.[123]
Hicri 369 Azudu’d-Devle’nin emriyle Fırat suyunun Necef’e taşınması için kanal yapılması.
Hicri 369 Azudu’d-Devle Deylemi tarafından Kazımeyn türbesinin genişletilmesi.[124]
Hicri 406 Seyyid Rezi’nin vefatı ve Kazımeyn’e defnedilmesi.[125]
Hicri 441 Abbasiler tarafından Şiilerin kutsal mekanlarda matem merasimi düzenlemelerine engel olunması emri verilmesi.
Hicri 443 Nasibilerin Kazımeyn türbesine taarruzda bulunması
Hicri 447 Bağdat’taki Daru’l İlim kütüphanesinin ateşe verilmesi.
Hicri 449 Nasıbilerin Şeyh Tusi’nin evine saldırması ve şahsi kütüphanesi ve minberini ateşe vermeleri.
Hicri 914 Şah Abbas Safevi’nin emriyle Kazımeyn türbesinin en kapsamlı restorasyonun başlaması.[126]
Hicri 1015 Birinci Şah Abbas’ın Şeyh Bahai’nin kalemiyle bütün mal varlığını On Dört Masuma vakfettiğine dair, vakıfname yazdırması.
Hicri 1216 Vahhabilerin Kerbela’ya saldırması
Hicri 1312 Mirza Şirazi ve Mirza Habibullah Reşti’nin vefatı
Hicri 1318 Şehu’ş-Şeria İsfahani’nin vefatı
Hicri 1333 Seyyid Mehdi Hayderi’nin İngiltereli işgalciler aleyhine cihat fetvası vermesi.
Hicri 1338 Muhammed Taki Şirazi’nin Müslüman olmayanların yönetim ve saltanatının reddi için fetvası
Hicri 1339 Irak’ın bağımsızlığı ve Cumhuriyetin ilanı.
Miladi 1981 İran – Irak savaşının başlaması.
Miladi 2003 Irak’ın Amerika tarafından işgali ve Saddam’ın devrilmesi.
Miladi 2005 Seçimlerin düzenlenmesi ve Celal Talabani’nin devletinin teşkili ve İbrahim Caferi’nin başbakan olması
Miladi 2006 Nuri el-Maliki başbakanlığında Saddam Hüseyin’in Irak devleti tarafından idamı

Önemli Şii Şehirleri

Ana Madde: Necef, Kerbela, Kazımeyn, Samerra, Kufe, Bağdat ve Hille
Beynu'l Haremeyn
  • Necef: Irak’taki Şiilerin ziyaret ettiği şehirlerden biridir. İmam Ali’nin (a.s) türbesinin varlığı bu şehre önem katmıştır ve bundan dolayı da çeşitli dönem yöneticilerinin dikkatini çekmiştir. İlim havzasının da bulunması bu önemini artırmıştır.
  • Kerbela: Irak’ın en önemli şehirlerinden biridir ve önemini İmam Hüseyin’in (a.s) türbesinin varlığına borçludur. Tarihi iniş çıkışlarla dolu olan Kerbela şehri, defalarca saldırılara maruz kalmıştır. Hz. Abbas’ın (a.s) ve Kerbela şehitlerinin kabrinin de burada bulunması, bu şehrin önemini artırmıştır.
  • Kazımeyn: Bağdat’ın kuzeyinde yer alan bu şehir Irak’ın ziyaret merkezlerinden biridir ve Kazımeyn türbesi bu şehirde bulunmaktadır. Şiiler yanında dini açıdan büyük öneme sahiptir.
  • Samerra: Şiilerin Irak’taki ziyaretgahlarından birisidir. İmam Hadi (a.s) ve İmam Hasan Askeri’nin (a.s) türbesi ve Şiilerin ileri gelenlerinden birçoğunun kabri burada yer almaktadır. Samerra, yarım asır Abbasilerin hilafet merkezi olmuştur ve İmam Zaman (a.s) bu şehirde dünyaya gelmiştir.
  • Kufe: Irak’ın önemli şehirlerinden biri olan Kufe, Müslümanlar tarafından tesis edilen ilk şehirlerden biridir. İmam Ali (a.s) ve İmam Hasan (a.s) döneminde İslam’ın hilafet merkezi yapılmıştır. Şii bilim hanedanlarından çoğu buradan çıkmıştır. Sehle ve Kufe mescidi gibi dini mekanların varlığı bu şehrin önemini arttırmıştır.
  • Bağdat: Günümüz Irak’ının başkentidir. Geçmişte hakimlerin ilgi gösterdiği, hilafet merkezlerindendir. Harun Reşit döneminde Şiilerin yedinci imamı bu şehirde zindana atılmıştır. Şiilik hicri 3. ve 4. asırda Kufe’den Bağdat’a taşınmış ve Kerh mahallesi o dönemler Şii yerleşim yeri haline gelmiştir. Bu şehrin kuzeyinde bulunan Kazımeyn türbesi, Şiilerin ziyaret ettiği önemli dini mekanlardan biridir.
  • Hille: Bu şehir hicri kameri 5. asırda Daru’l İlm’e dönüşmüş ve Şia’nın birçok seçkin fakih ve alimi Hille’de zuhur etmiştir. Yedinci asırda ilim havzası aktifleşmiş ve büyük Şii alimlerinin merkezi ve ders mahfili (ders almak için toplanılan yer) olmuştur. Al-i Batrik, Al-i Nema, Al-i Tavus ve Al-i Mutahhar gibi ilim hanedanlarını bu şehirde ortaya çıkmıştır.

Irak’taki Kutsal Mekanlar

Ana Madde: İmam Ali’nin (a.s) Türbesi
Abbas b. Ali'nin (a.s) Türbesi
Küçük resim oluşturmada hata:
İmam Ali'nin (a.s) Türbesi
  • İmam Ali’nin (a.s) Türbesi: Şiilerin ilk imamı olan Ali b. Ebi Talib’in (a.s) türbesi Necef’tedir. Türbenin ilk yapısı Harun Reşit döneminde inşa edilmiş ve ondan sonraki dönemlerde de sürekli yenilerek genişletilmiştir. Şii alim ve padişahların birçoğu burada toprağa verilmişlerdir.
Ana Madde: İmam Hüseyin’in (a.s) Türbesi
  • İmam Hüseyin’in (a.s) Türbesi: İmam Hüseyin’in (a.s) türbesi Kerbela’dadır ve bu mekanın ziyaretinin fazileti hakkında var olan rivayetler, buranın önemini arttırmıştır. İmam Hüseyin’in (a.s) türbesi, yolcu namazı fıkhı açısından Mescidu’l Haram, Mescidu’n-Nebi ve Kufe mescidiyle aynı mesabededir.[127]
Ana Madde: Kazımeyn Türbesi
  • Kazımeyn Türbesi: Ehlibeyt imamlarından İmam Kazım (a.s) ve İmam Cevad’ın (a.s) kabri, Bağdat’ın kuzeyindeki Kazımeyn bölgesinde yer almaktadır. Kazımeyn türbesi birçok kez yenilenmiştir. En kapsamlı restorasyonu Şah İsmail döneminde yapılmış ve bu onarım 21 yıl sürmüştür. Yüz ölçümü 14514 m2’dir. Şia’nın ileri gelenlerinden bazıları burada toprağa verilmiştir.
Ana Madde: Askeriyeyn Türbesi
  • Askeriyeyn Türbesi: İmam Hadi (a.s) ve İmam Hasan Askeri’nin (a.s) türbesi Samerra’da bulunmaktadır. Bu türbe bir çok kez saldırıya uğramıştır. Bu saldırıların en sonuncusu 6 Haziran 2014 tarihinde, terör örgütü IŞİD tarafından, Askeriyeyn türbesini yıkmak için yapılmış, ancak Irak halkı ve güvenlik güçlerinin direnişiyle teröristler hain emellerine ulaşamamışlardır.[128]
Ana Madde: Abbas b. Ali’nin (a.s) Türbesi
  • Abbas b. Ali’nin (a.s) Türbesi: Abbas b. Ali’nin (a.s) türbesi Kerbela’da ve İmam Hüseyin’in (a.s) türbesinin yakınındadır. İmam Hüseyin’le (a.s) Hz. Abbas’ın (a.s) türbesinin arasındaki mesafeye “Beynu’l Haremeyn” denmektedir.


İmamların Türbesi ve … Şehir Peygamberlerin Kabri Şehir Mescitler Şehir İmamların Yaranının Kabri Şehir
İmam Ali’nin (a.s) Türbesi Necef Hz. Adem (a.s) ve Hz. Nuh’un (a.s) kabri Necef Kufe Mescidi Kumeyl bin Ziyad’ın kabri Necef ve Seviyye
İmam Hüseyin’in (a.s) Türbesi Kerbela Hz. Yunus’un (a.s) kabri Musul Berasa Mescidi Bağdat - Kazımeyn[129] Hani b. Urve’nin kabri Kufe
Kazımeyn Türbesi Kazımeyn Hz. Üzeyr’in (a.s) kabri Meysan Mescidi Ben-i Kahil Kufe Meysem-i Temmar’ın kabri Kufe
Askeriyeyn Türbesi Samerra Hz. Şit’in (a.s) kabri Musul Mescidi Gani Kufe Müslim b. Akil’in kabri Kufe
Hz. Abbas’ın (a.s) Türbesi Kerbela Hz. Hud (a.s) ve Hz. Salih’in (a.s) kabri Necef Mescidi Cu’fi Kufe Salmanı Farsi’nin kabri Medain
İmamzade Seyyid Muhammed Beled - Samerra Hz. Cersis’in (a.s) kabri Musul Mescidi Hannane Necef Muhtar b. Ebu Ubeyd Sakafi’nin kabri Kufe
Vadiyu’s-Selam Kabristanı Necef Hz. Süleyman’ın (a.s) kabri Basra Mescidu’l Hamra Kufe Ruşeyd Heceri’nin kabri Kifl
Tıflan-i Müslim Türbesi Kerbela Hz. Zu’l-Kifl’in (a.s) kabri Kifl Sehle Mescidi Kufe Said b. Cubeyr’in kabri Vasıt - Kut
İmam Ali’nin (a.s) Evi Kufe Hz. Eyüp’ün kabri Hille Sa’saa b. Suhan mescidi Kufe Amr b. Himek Huzai’nin kabri Musul
Hz. Yuşa’nın (a.s) kabri Bağdat – Mescidi Berasa Mescidi Reddu’ş-Şems Babil Hürr b. Yezid Riyahi’nin kabri Kerbela
Mescidi Nuhayle

Şii İlim Havzaları

Aytullah Sistani
Ana Madde: Bağdat İlim Havzası, Necef İlim Havzası, Hille İlim Havzası, Samerra İlim Havzası ve Kerbela İlim Havzası

Bağdat İlim Havzası

Bağdat ilim havzası İmam Kazım’ın (a.s) döneminde kurulmuştur. Büveyhoğulları döneminde Şiilerin ilmi merceiyetini İbn-i Cüneyd, Şeyh Mufid, Seyyid Murtaza ve Şeyh Tusi gibi Bağdat ilim havzasında yetişen alimler üstlenmiştir. Ancak Selçuklu padişahlarından Tuğrul’un hicri 447 yılında Bağdat’a girmesiyle Necef ilim havzası canlılığını kaybetmiş ve Şiilerin ilmi merceiyyeti de Necef’e taşınmıştır.

Necef İlim Havzası

Şeyh Tusi’nin Necef ilim havzasındaki varlığı, bu şehri Şii dünyasının ilmi ve fikri merkezi haline getirdi. Ama hicri altıncı yüzyılda Muhammed b. İdris Hilli’nin Hille’de zuhuruyla, Necef ilim havzası da canlılığını kaybetmiş ve Şia’nın ilim merkezi Hille’ye intikal etmiştir. Muhakkık Erdebili’nin Necef ilim havzasına gelmesi, Necef ilim havzasının yeniden canlanmasına yol açmıştır. On birinci asrın ortalarına doğru Necef ilim havzası diğer havzalar gibi Ahbarilik meselesi ile karşılaşmış ve on üçüncü yüzyılda, Allame Bahru’l Ulum ve Vahid Behbehani’nin öğrencilerinin Necef’teki faaliyetlerini başlatmasıyla Necef ilim havzası azamet ve değerini yeniden kazanarak, bir kez daha Şii dünyasının ilim merkezi haline gelmiştir.

Hille İlim Havzası

Hille ilim havzası hicri beşinci yüzyılda Mezid oğulları döneminde tesis edilmiştir.[130] Bu havza altıncı asrın ortalarından sekizinci asrın sonlarına kadar Şiilerin dini merceiyeti görevini üstlenmiştir. İbn-i İdris Hilli, Muhakkık Hilli, Allame Hilli ve İbn-i Tavus Hille ilim havzasının büyüklerinden sayılmaktadırlar.

Samerra İlim Havzası

Hicri kameri 1291 yılında Samerra’da ikamet eden Seyyid Muhammed Hasan Şirazi, bu dönem içinde orada bir ilim havzası tesis etmiştir. Büyük alim ve öğrencilerin Samerra’da bulunması, Samerra’da fıkıh ve usul alanında kendine has bir mektebin şekillenmesine yol açmıştır. Bu mektep "Samerra mektebi" olarak tanınmıştır. Mirzayi Şirazi’nin “Tenbaku Tahrimi” (tütün anlaşmasının iptali) fetvası Samerra ilim havzasından çıkmıştır.

Kerbela İlim Havzası

İmam Hüseyin’in (a.s) şehadetinden sonra zamanla din alimleri bu şehre yerleşmeye ve din merkezleri kurmaya başlamışlardır. İsfahan’ın Mahmut Afgan’ın eline düşmesiyle, İran alimleri Kerbela’ya hicret etmiş ve Kerbela ilim havzası usuli ve ahbarilerin münazara mahalli haline gelmiştir. Muhammed Taki Şirazi’nin Kerbela’ya hicreti bu şehrin ilim havzasını canlandırmıştır. Muhammed Taki Şirazi’nin İngilizler aleyhine verdiği meşhur fetvası Kerbela ilim havzasından çıkmıştır.

Irak’ın Günümüzdeki Taklit Mercileri Bulundukları Şehir Önceki Taklit Merciler Önceki Taklit Merciler Irak’ın Direnişçi Alimleri
Seyyid Ali Sistani Necef Şeyh Ensari Muhammed Taki Şirazi Mehdi Halisi
Seyyid Muhammed Said Hekim Necef Mirzayi Şirazi Şeyhu’ş-Şeria İsfahani Seyyid Muhammed Bakır Sadr
Beşir Necefi Necef Muhammed Taha Necef Seyyid Ebu’l-Hasan İsfahani Seyyid Mukteda Sadr
Muhammed İshak Feyyaz Necef Muhammed Kazım Horasani Seyyid Muhsin Hekim Seyyid Murtaza Askeri
Muhammed Kazım Yezdi Seyyid Ebu’l-Kasım Hoi Muhammed Halisizade

Şii Kabileler

  • Eş’ariler
Ana Madde: Eş'ariler

Yemen’in Kahtani kabilesinden[131] olan Eş’ariler’den bir grup, Hz. Resul-ü Ekrem’in (s.a.a) bi’seti ve İslam dininin Yemen’e yayılmasıyla Müslüman oldular. İran’ın fethedilmesinden sonra Kufe’ye yerleşerek, Irak’ın siyasi ve toplumsal olaylarında önemli rol oynadılar. Eş’ariler Haccac b. Yusuf’un Şialara yaptığı baskılar sonucunda Kufe’den Kum’a hicret ettiler.[132]

  • Esed Oğulları
Ana Madde: Esed Oğulları

Esed oğulları, Adnani kabilesinin bir koludur. Esed oğulları kabilesinden bir grup Kufe, Basra ve Şam çevresine yerleştiler.[133] Kerbela şehitlerinden Habib b. Mezahir ve Müslim b. Avsece bu kabiledendir. Kerbela şehitlerinin bedenlerini Esed oğulları kabilesi toprağa vermiştir.[134][135] Hükümetleri döneminde Hille şehrini kuran,[136] bilim ve kültür adına orada Hille ilim havzasını tesis eden Mezidiler de Esed oğulları kabilesinin kollarından biridir.

  • Abdu’l Kays Kabilesi
  • Tay Kabilesi.[137]

Şii Partiler

Ana Madde: Hizbu’d-Daveti’l İslamiyye ve Irak İslam Yüksek Konseyi
  • Hizbu’d-Daveti’l İslamiyye (İslami Davet Partisi): Irak’ın en önemli Şii partilerindendir. Bu parti 1958 yılında, Seyyid Muhammed Bakır Sadr, Seyyid Muhammed Bakır Hekim ve Muhammed Sadık Kamusi gibi fertlerin katılımıyla Necef’te tesis edilmiştir.[138] Seyyid Murtaza Askeri de üye olarak katılmıştır.[139]
  • Irak İslam Yüksek Konseyi: Irak’ın önemli siyasi partilerinden biri olan Irak İslam Yüksek Konseyi partisi, İran’ın desteğiyle 17 Kasım 1982 yılında, Saddam Hüseyin’in hükümetini devirme amacıyla Tahran’da kuruldu.[140] Hekim ailesi ve özelliklede Muhammed Bakır Hekim bu partinin kurulmasında önemli bir rol oynadı.[141] Arap, Kürt, Türkmen ve Şiilerden oluşan Irak İslam Yüksek Konseyi partisinin üyelerinin çoğunluğunu Şiiler oluşturmaktadır. Seyyid Mahmud Haşimi, Muhammed Bakır Hekim ve Abdulaziz Hekim önceki dönemlerde bu partinin başkanlığını üstlenmişleridir.[142] Partinin şimdiki başkanı ise Ammar Hekim’dir.[143]
  • Sadr Hareketi:
  • Hizbu’d-Daveti’l İslamiyye Velayeti’l Fakih
  • Irak Feyli Kürtleri İslami Birliği
Partinin Adı Kuruluş Tarihi Kurucusu Önceki Başkanları Şimdiki Başkanı
Hizbu’d-Daveti’l-İslamiyye (İslami Davet Partisi) 1958 Seyyid Muhammed Bakır Sadr, Seyyid Muhammed Bakır Hekim ve Muhammed Sadık Kamusi Seyyid Murtaza Askeri, Muhammed Hadi Subeyti, İbrahim Caferi ve Seyyid Kazım Hairi Nuri el-Maliki
Irak İslam Yüksek Konseyi 1982 Hekim Ailesi ve Seyyid Muhammed Bakır Hekim Seyyid Mahmud Haşimi, Seyyid Muhammed Bakır Hekim ve Abdulaziz Hekim Ammar el-Hekim
Sadr Hareketi Mukteda Sadr
Hizbu’d-Daveti’l İslamiyye Velayeti’l Fakih 1988 Seyyid Kazım Hairi Seyyid Kazım Hairi[144]
Irak Feyli Kürtleri İslami Birliği[145]

Irak Şii Medyası

Hizbu’d-Daveti’l İslamiyye (İslami Davet Partisi) Medyası

  • Afak kanalı
  • Afak radyosu
  • Bintu’l Huda radyosu
  • Ed-Davetu’l İslamiyye dergisi (10. Baskıdan sonra duruduldu)
  • Sovtu’d-Dave dergisi
  • El-Beyan ve ed-Davet gazetesi,
  • Kabzetu’l Huda dergisi.[146]

Irak’taki Şiiliğin (Kufe, Necef ve Hille) İran Üzerindeki Etkisi

Kufe, Bağdat, Necef ve Hille’deki asil Şiilik kapsamlı bir şekilde birkaç nöbette İran’a taşınmıştır:

  1. Eş’ari’lerin Kum’a Geçişi: Yemenli bir kabile olan Eş’ariler, Hz. Resul-ü Ekrem’den (s.a.a) sonra fetihlere katılmak için Irak’a gelmişti. Bu kabile, Irak’ta Şiiliğin tanıtılması ve özellikle de bazılarının Müminlerinin Emiri’nin (a.s) mektebinde öğrencilik yapması üzerine Şia oldular. Emevilerin Irak’taki Şiilere baskı yapması üzerine İran’ın yolunu tutan Eş’ariler Kum’a yerleştiler ve birkaç yüzyıl Arap kimliklerini korudular.[147]
  2. Irak ve Bağdat Mektebi’nin İran’a Geçişi: Bu dönem Şeyh Tusi ve oğlu Ebu Ali’nin döneminde gerçekleşmiştir. Ömrünün önemli bir bölümünü Bağdat’ta geçiren Şeyh Tusi, kütüphanesi ateşe verilince Necef’e gelerek Necef ilim havzasını kurmuştur. O zamanda Kum, Rey, Sari, Gorgan ve diğer bazı şehirlerden bir grup İranlı Şii, Irak’a yönelmiş ve Şeyh Tusi’nin mektebinde ve kısa bir müddet de Şeyh Mufid ve Seyyid Murtaza’nın öğrenciliğini yapmışlardır. Bu nedenle Şeyh Tusi’nin öğrencilerinden çoğu Kummi, Nişaburi, Curcani, Amuli, Nesefi, Mervezi, Kazvini ve … lakaplıdır.[148]
  3. Hille Mektebinin İran’a Geçişi: İbn-i İdris, Muhakkik Hilli ve Allame Hilli tarafından idare edilen Hille Mektebi İslam dünyasının diğer noktalarını etkilemiştir. Bu mektebin çok sayıda İranlı öğrencisi olduğundan, iki yüzyıl boyunca Allame Hilli’nin düşünceleri İran’da yayılmıştır. Öğrencilerin Hille’ye gidip gelmelerinin yanı sıra Allame Hilli’nin Sultan Muhammed Hüdabende’nin döneminde İran’a gelmesi, İran’da Şiiliğin yayılmasında çok etkin olmuştur. Bu ilmi hareket Fahru’l Muhakkıkin’in döneminde de devam etmiştir.[149]
  4. Necef İlim Havzasının İran’a Geçişi: Bu dönem Cebel Amul alimlerinin İran’a hicret etmesiyle başlamıştır. Bu alimlerden bazıları Irak’tan ve bazıları da direkt Cebel Amul’dan İran’a geldiler. Cebel Amul alimlerinden birçoğu şah Tahmasb ve diğer Safevi padişahlarının daveti üzerine İran’a yöneldiler ve İran ilim havzasını güçlendirdiler. İran’a göç eden alimler, bir çok Şii kaynaklarını da kendileri ile birlikte getirdiler ve bunlar Kazvin ve İsfahan mektebinin oluşum ve gelişiminde etkili olmuştur. Bu dönemin en belirgin örneklerinden biri Muhakkik Kereki’dir.[150]

İran’la İlişkisi

Ana Madde: İranlıların Irak’tan İhracı ve İran – Irak Savaşı

Irak yedinci yüzyıla kadar İran topraklarının bir parçasıydı. Osmanlı devletinin İstanbul’da kurulmasından sonra Irak, Osmanlı sultanları ve İran Şii hükümetleri arasında el değiştiriyordu. Şah İsmail Safevi hicri kameri 914 yılında Bağdat’ı ele geçirdi. Hicri kameri 1059 yılında ise, Osmanlı padişahlarından Sultan IV. Murad tarafından İran topraklarından ayrılarak Osmanlı topraklarına eklendi. Osmanlı imparatorluğunun çöküşüyle Şattü’l Arab’ın hakimiyeti noktasında Tahran ve Bağdat arasında anlaşmazlık başladı. 1937 yılında yapılan anlaşmayla iyileşen iki ülkenin ilişkileri 1958 yılına kadar devam etti.[151]

Baas rejiminin iktidara gelmesiyle İran ve Irak arasındaki eski sınır sorunları yeniden gündeme geldi. Baas rejimi 1349 yılında Irak’ta yaşayan İran uyruklu yaklaşık bin kişiyi sınırdışı etti ve eski SAVAK (eski İran istihbarat birimi) başkanı Teymur Bahtiyar’a sığınma vermesiyle de Tahran’la arasındaki kötü gidişatı şiddetlendi. 1975 yılında Cezayir’de yapılan anlaşmanın taraflarca imzalanmasından sonra iki ülke arasındaki ilişkiler yeniden düzeldi. Irak ve İran arasında meydana gelen sekiz yıllık savaş bu ülke ilişkilerinin en karanlık dönemi olarak tarihe geçti.[152] Ancak Baas rejiminin düşmesiyle bu iki ülkenin ilişkileri iyileşmeye başladı ve iki ülkenin siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkileri normalleşerek eski haline döndü.[153][154] IŞİD terör örgütünün Irak’a saldırması üzerine, İran bu ülkeye büyük destek verdi.[155][156][157][158]

  • Alimlerin Sürgün Edilmesi: Muhammed Taki Şirazi’nin işgalci İngilizler aleyhine fetva yayınlamasından sonra İngiliz güçleri, İran ve Iraklı direnişçilerin saldırılarına hedef oldular ve başta Seyyid Muhammed Yezdi, Seyyid Ali Damad Tebrizi, Şeriat İsfahani, Mirza Muhammed Şirazi, Seyyid Muhammed Taki Hansari ve yüzlerce İranlı savaş meydanlarına koştu. İngiliz güçleri 5 Şevval 1337 yılında Mirzayi Şirazi’nin büyük oğlu Mirza Muhammed Şirazi’yi, Şeyh Cevad Zencani, Muhammed Taki Hansari ve Seyyid Abdulkerim Puyan ile birlikte Hengam Adasına sürgün etti.[159] Ayetullah Şirazi hicri 3 Zilhicce 1338 tarihinde vefat edince Necef’e hicret eden direniş liderleri Şeriat İsfahani’yi lider seçtikten sonra işgalci İngilizler aleyhine yeni bir direniş dalgası organize ettiler. Bu direniş Şeyh Muhammed Halisi gibi bir çok İran’lı alimin Kum’a sürgün edilmesiyle sonuçlandı.[160][161]
  • Iraklı İranlılar: Uzun yıllar önce Irak’a hicret eden İranlılar genel olarak Kerbela, Necef ve Kazımeyn bölgesine yerleşmişlerdi. Bunlardan bir bölümü Saddam Hüseyin döneminde Irak’tan sınır dışı edilerek[162] Muavidin (geri döndürülenler) olarak tanındılar. Elbette bazıları Saddam’ın devrilmesinden sonra geri döndü.[163] Günümüz Irak’ının tanınmış siyasi ve ilmi ailelerinden biri olan Hekim ailesi de İran asıllıdır. Hicri 11. asırda Hekim ailesinin atası ve Seyyid Murad b. Şah Esedullah’ın oğlu Seyyid Ali Hekim, 1. Şah Abbas Safevi’nin özel doktoruydu. Seyyid Ali Hekim Şah Abbas Safevi ile birlikte İmam Ali’nin (a.s) türbesini ziyaret için Necef’e gitmiş ve oradaki halkın Necef’te doktorluk yapması konusundaki ısrarları üzerine Necef’e yerleşmiştir. O zamandan bu yana Seyyid Hekim olarak meşhur olmuş ve evlatları da bu adla tanınmıştır.[164][165]
  • İranlıların İhracı: Saddam Hüseyin 1971 yılında 50 bin İranlı’nın ikametlerini yenilemeyerek sınır dışı etti.[166] Bunlar arasında bir grup Feyli kürtte vardı. 1980 yılında da 40 bin İranlıyı ihraç etti. Böylece 1985 yılında Irak’tan ihraç edilenlerin sayısı 400 bine ulaştı. 1990 yılının ekim ayında Iraklı muhacirlerin hakkında, İranlı makamlar tarafından yayınlanan raporda sayılarının bir milyondan fazla kişi olduğu ilan edildi.
  • İran – Irak Savaşı: 1980 yılında Saddam Hüseyin’in habersizce İran sınırlarına saldırmasıyla İran – Irak savaşı başlamış oldu.[167] Bu savaş İran’ın 1988 yılında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 598 no'lu kararını kabul etmesiyle son buldu.[168][169]
  • İranlı Iraklılar: Şimdiki Irak halkından bir grup mülteci olarak ve hicret ederek İran’a giriş yaptılar. 2001 yılında yapılan nüfus sayımında, yaklaşık 203 bin Iraklının İran’da yaşadığı belirtilmiştir. Fakat bu sayı BM mülteciler yüksek komiserliği raporunda 204 bin olarak geçmektedir. Yapılan bazı istatistik İran’da yaşayan Iraklılarının sayısının 500 bin olduğunu öne sürmüşlerdir. İran vatandaşı olan Iraklılardan bazıları, Kum, Tahran, Horosan ve Huzistan bölgelerinde yaşamaktadırlar. Bazıları da Saddam Hüseyin’in devrilmesinden sonra ülkelerine döndüler.[170]

Şiilerin Gelenek ve Görenekleri

Erbain Yürüşünden Bir Kare
Ana Madde: Erbain Yürüyüşü
  • Kerbela’da Erbain: Dünya Şiilerinin en kalabalık topluluğu her yıl Kerbela’da düzenlenen Erbain yürüyüşünde şekillenmektedir. Bu günlerde dünyanın diğer bölgelerindeki Şiiler, ziyaret turları düzenleyerek Irak’a gelirler. Ziyaretçiler başta Necef olmak üzere farklı şehirlerden yaya olarak Kerbela’ya gelirler. Yüzlerce heyet Necef – Kerbela yolu boyunca kurdukları çadırlarda matemli ziyaretçiler için hizmet ve ikramlarda bulunurlar. Necef Şiilerinin en büyük nezri olan Necef kıyması, Muharrem ve Erbain günlerinde matem tutanlar arasında dağıtılır.[171] 30 yıl öncesine kadar ve özellikle de 1979 yılında Saddam Hüseyin’in iktidara gelmesinden sonra Şiilerin, yaklaşık bin yıldır bir gelenek haline gelen İmam Hüseyin (a.s) için matem merasimi düzenlemeleri engellendi.[172] Baas rejiminin devrilmesiyle Erbain yürüyüşü ve matem merasimleri daha canlı bir şekilde yapılmaya başladı. Irak’ın yeni anayasasında kutsal ve dini mekanlara saygı konusuna da yer verildi.

Tarihi ve Sanatsal Eserler

Eserin Adı Mekan Resim Açıklama
Medain Eyvanı Medain Dosya:Kisra Sarayı.jpg Kisra Sarayı, Sasani padişahlarının Irak’taki eserlerinden biridir. Bu saray Sasani padişahlarının başkenti olan Medain (Tisfun) şehrinde yer almaktadır.[173] Rivayetlere göre Hz. Resul-ü Ekrem’in (s.a.a) veladet gecesi bu sarayın bazı bölümleri çökmüştür.[174] Ayrıca İmam Ali (a.s) bu mekanda namaz kılmıştır.[175][176]
Mütevekkiliye Camisi (Samerra ulu camisi) Samerra Dosya:Malviye Minaresi.jpg Abbasi halifelerinden Mütevekkil zamanında inşa edilen bu cami, Irak’ın en eski camilerinden birisidir. Bu caminin kuzey tarafında yer alan Malviye Minaresi (Maliveye minaresi) Mütevekkil’in emriyle yapılmıştır. Bu camiden günümüze sadece duvarları ve Malviye minaresi baki kalmıştır.[177][178]
Necef Kalesi Necef Osmanlılar döneminde asker ocağı olarak kullanılmaktaydı.[179]
Ahizer Kalesi veya sarayı (Fortress of Al-Ukhaidir - Abbasid palace of Ukhaider) Kerbela Kerbela’nın 55 km güneybatısında yer alan bu saray, geçen yüzyılda toprak altından çıkarılmıştır. Tarihi hakkında farklı görüşler ileri sürülmüştür. Bazıları bu tarihi eserin Sasaniler dönemine ve bazıları da Abbasiler dönemine ait olduğu iddia etmiştir.[180]
Borsiba veya Borsippa Babil Dosya:Borsiba.jpg Nemrut kulesi olarak da bilinen bu yerde Nemrut, Hz. İbrahim’i (a.s) ateşe atmıştır.[181]
Babil Şehri Babil Şehri Irak’ın antik tarihinin en meşhur başkentlerinden biridir. Babil'in asma bahçeleri, dünyanın yedi harikasından biridir. .[182]
Mütevekkiliye Samerra Mütevekkil tarafından Samerra’da inşa edilen antik bir kenttir. Günümüzde kalıntıları Samerra’nın kuzeyinden görünmektedir.
Mucide (Movcide) Minaresi Kerbela Kerbela’nın 40 km batısında yer almaktadır. Kervanlara ve yolculara yol göstermek için akşamları üzerinde ateş yakılırmış.[183]
Havernak (Huvernak) Kasrı: Necef Numan bin İmriu’l Kays
Safi Sefa Makamı Necef Yemenli padişahlardan birinin kabridir.
Samerra Sarayları Samerra Abbasi halifeleri tarafından yapılan ve günümüzde harabeye dönen bu saraylardan geriye sadece duvar ve sütunların kalıntıları kalmıştır.
Ebu Dulaf Camisi Samerra Bu cami Abbasilerin komutanlarından, Şii inancına sahip Ebu Dulaf Kasım b. İsa adınadır.
Ebu Hanife Camisi Bağdat – A’zamiyye Dosya:Ebu Hanife Mescidi.jpg Bağdat’ın A’zemiye bölgesine yer alan Ebu Hanife camisi Ehlisünnet Müslümanlarının en önemli camilerinden biridir. Numan b. Sabit Ebu Hanife’nin kabri bu camidedir.

IŞİD’in Irak’a Saldırması

IŞİD veya DAEŞ; “Irak ve Şam İslam Devleti”, el-Kaide’den doğmuş ve ağırlıklı olarak Irak ve Suriye'de etkinlik gösteren, hilafet devleti kurma iddiasıyla Şii ve Aleviler başta olmak üzere sivillere, güvenlik güçlerine ve kutsal mekanlara saldırılar düzenleyen, tekfirci selefi bir terör örgütüdür. Bu terör örgütü 2014 yılının Ocak ayında, Anbar eyaletinin merkezi olan Ramadi ve Felluce’yi kontrolleri altına aldılar.[184] Bir müddet sonra IŞİD elebaşının öldürülmesiyle, bu iki şehir IŞİD işgalinden kurtarıldı.[185][186]

9 haziran 2014 yılında Irak’ın kuzeyine saldıran IŞİD teröristleri Irak’ın ikinci büyük şehri olan Musul’u işgal etti.[187] IŞİD teröristleri Irak’ın kuzeyindeki Musul şehrini işgal ettikten sonra, camileri ve özellikle de Şiiler açısında kutsal sayılan türbe ve camileri yıktılar. IŞİD teröristleri Hz. Yunus (a.s), Hz. Circis (a.s) ve Hz Şit’in (a.s) kabrini ve Kufe şehri sınırlarındaki Yahya b. Zeyd’in kubbesini havaya uçurdular.[188][189] Bu terör örgütü Musul’u işgal ettikten sonra Irak’ın diğer şehirlerine de saldırmaya başladı. Ayetullah Sistani Irak halkından silahlanarak IŞİD’e karşı savaşmalarını istedi.[190] Irak halkı da Ayetullah Sistani’nin bu isteğine büyük ilgi göstererek, IŞİD’e karşı savaşa koyuldu.[191] IŞİD teröristleri şimdilerde Irak’ın kuzeyindeki (Suriye’ye sınırlarındaki) bazı bölgeleri işgal etmiştir. Neyneva, Tikrit, Dehlaviyye ve Yesrib bölgeleri henüz IŞİD’in kontrolü altındadır[192][193]. ve bazı bölgelerde Irak ordusu ve IŞİD arasında yer yer el değiştirmektedir.[194] IŞİD terör örgütünün Irak’a düzenlediği saldırı hayatını kaybedenlerin sayısına dair henüz resmi bir istatistik yayınlamasa da, BM güvenlik güçlerinin 2014 yılının ağustos ayı verilerine göre, Irak’ta 1420 kişi hayatını kaybetmiş ve 1370 kişi de yaralanmıştır.[195] Resmi olmayan açıklamalara göre de IŞİD terör örgütünün bu saldırılarından dolayı yarım milyon insan yurdundan olmuş ve sadece Neyneva ve Salahuddin ilinde ise bin çocuk katledilmiştir.[196]

Uluslararası kuruluşlar[197][198][199][200][201] ve başta İran İslam Devrimi olmak üzere birçok devlet[202][203][204][205][206] IŞİD teröristlerinin Irak’ta işlediği cinayetleri kınamıştır.[207][208]

Resimler

Kaynakça

  1. Guli Zevvare, Serzemin-i İslam, s. 122.
  2. Guli Zevvare, Serzemin-i İslam, s. 122.
  3. Irak Kürdistanı.
  4. rajanews: Aşura günü Kürdistan’da tatil ilan edildi.
  5. Daha fazla bilgi için: Müessese-i Ayende Pejuhiyi Cihanı İslam: İktisadı Irak.
  6. Alevi, Ahmet, s. 66.
  7. Guli Zevvare, s. 66.
  8. Alevi, Ahmet, s. 66.
  9. Alevi, Ahmet, s. 66; Batatu, c. 1, s. 57 - 59.
  10. Takizade Daveri, s. 44.
  11. Ehlibeyt (a.s) Portalı.
  12. Şiayanı Cihan, Mecme-i Cihaniyi Ehlibeyt (Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı)
  13. Mecelle-i Gencine, sayı 33.
  14. Caferiyan, Teşeyyü der Irak, s. 27; Caferiyan, Atlası Şia, s. 388.
  15. Movsuatu’t-Turkemani’l Irak.
  16. Caferiyan, Atlası Şia, s. 388.
  17. Caferiyan, Teşeyyü der Irak, s. 27; Caferiyan, Atlası Şia, s. 390; Batatu, c. 1, s. 57 - 59.
  18. Caferiyan, Atlası Şia, s. 408.
  19. Guli Zevvare, Serzemin-i İslam, s. 123.
  20. Atabati Aliyati Irak; Askar Kaidan.
  21. Alevi, Ahmet, s. 61.
  22. Hamevi, Mucemu’l Buldan (1995), c. 5, s. 74 – 75; Alevi, Ahmet, s. 61.
  23. Emakini Ziyareti ve Seyahatiyi Irak.
  24. Alevi, Ahmet, s. 58.
  25. Hamevi, Mucemu’l Buldan (1995), c. 5, s. 74 - 75.
  26. Hamevi, Mucemu’l Buldan (1995), c. 5, s. 74 – 75; Alevi, Ahmet, s. 61.
  27. Guli Zevvare, Serzemini İslam, s. 123.
  28. Alevi, Ahmet, s. 58.
  29. Guli Zevvare, Coğrafyayı Cihan-i İslam, s. 203.
  30. Guli Zevvare, Coğrafyayı Cihan-i İslam, s. 203.
  31. Guli Zevvare, Serzemini İslam, s. 123 - 125.
  32. Guli Zevvare, Serzemini İslam, s. 125 - 127.
  33. Guli Zevvare, Coğrafyayı Cihan-i İslam, s. 203.
  34. Guli Zevvare, Serzemini İslam, s. 125 - 127.
  35. Guli Zevvare, Coğrafyayı Cihan-i İslam, s. 205.
  36. Belazuri, c. 2, s. 174; Yakut Hamevi, Hureybe kelimesinin açıklaması.
  37. Taberi (Müessese-i A’lemi li’l-Matbuat), c. 4, s. 500 – 501; Mes’udi, c. 3, s. 104 - 106.
  38. Yakubi, c. 2, s. 188; Halife, s. 191.
  39. Mufid, el-İrşad, c. 2, s. 14.
  40. Esed Haydar, c. 1, el-İmam Sadık (a.s) ve’l-Mezahibi’l Erbaa; Mektebi Hadisiyi Kufe.
  41. İbn-i Sa’d, et-Tabakat, c. 1, s. 62; Taberi (Müessese-i A’lemi li’l Matbuat), c. 3, s. 252.
  42. Wellhausen, Julius, s. 108.
  43. Taberi (Daru’t-Turas), c. 3, s. 61; İbn-i Hişam, c. 2, s. 412.
  44. El-Bidayetu ve’n-Nihaye (Beyrut), c. 8, s. 235.
  45. Mes’udi, Murucu’z-Zeheb, c. 2, s. 73 - 75.
  46. İbn-i Kesir, el-Bidaye ve’n-Nihaye (Mısır), c. 11, s. 643; Sa’d b. Hüseyin Osman ve Abdu’l-Mun’im İbrahim el-Cemii, el-İ’tidaatu ale’l Haremeyni’ş-Şerifeyn İberu’t-Tarih, s, 34 - 35.
  47. Tarih-i Yakubi (Beyrut), c. 2, s. 253 ve İbn-i Taktaki, el-Fahri fi Adabi’s-Sultaniyye ve’d-Duvelu’l-İslamiyye, s. 116.
  48. Ebu Feras Hamdani, s. 337 – 351 ve 352.
  49. İbn-i Esir, c. 7, s. 538.
  50. İbn-i Zafir Ezdi, s. 37; İbn-i Hovkal, s. 240.
  51. Hızri, Seyyid Ahmed Rıza, s. 315.
  52. Hamevi, Mucemu’l-Buldan, c. 2, s. 338 – 339; Hızri, Seyyid Ahmed Rıza, s. 323 - 324.
  53. Hızri, Seyyid Ahmed Rıza, s. 325.
  54. İbn-i Haldun, c. 3, s. 525.
  55. Caferiyan, Atlası Şia, s. 367.
  56. Caferiyan, Atlası Şia, s. 368 - 369.
  57. İbn-i Esir, c. 8, s. 246.
  58. Caferiyan, Atlası Şia, s. 362.
  59. Caferiyan, Atlası Şia, s. 365.
  60. Caferiyan, Atlası Şia, s. 381.
  61. Caferiyan, Atlası Şia, s. 359.
  62. Harezmi, Resail, s. 164 – 165; Caferiyan, Teşeyyü der Irak, s. 27; Caferiyan, Atlası Şia, s. 359.
  63. Caferiyan, Atlası Şia, s. 361.
  64. Ufuk, Hüseyin, Teşeyyü der Irak, Mecelleyi Zamane, sayı 95, h.ş 1389, s. 50.
  65. Ufuk, Hüseyin, Teşeyyü der Irak, Mecelleyi Zamane, sayı 95, 1389 h.ş, s. 51.
  66. Caferiyan, Atlası Şia, s. 366.
  67. Bağdadi, Tarihu Medineti’l İslam, c. 1, s. 392.
  68. Hamevi, Mucemu’l Buldan, c. 4, s. 449.
  69. Caferiyan, Atlası Şia, s. 371.
  70. Zehebi, c. 6, s. 30.
  71. Hamevi, Mucemu’l Buldan, c. 1, s. 363.
  72. Caferiyan, Atlası Şia, s. 377.
  73. Markadu’l Maarif, c. 1, s. 249; Caferiyan, Atlası Şia, s. 377.
  74. Caferiyan, Atlası Şia, s. 377.
  75. Caferiyan, Atlası Şia, s. 404.
  76. ABNA
  77. Caferiyan, Atlası Şia, s. 381 - 382.
  78. Caferiyan, Atlası Şia, s. 386.
  79. Caferiyan, Atlası Şia, s. 388.
  80. Caferiyan, Atlası Şia, s. 387.
  81. Şair, Edip ve aynı şekilde imamzadelerin isimleri hakkında daha fazla bilgi için bakınız; Caferiyan, Atlası Şia, s. 387.
  82. Caferiyan, Atlası Şia, s. 386 - 387.
  83. Caferiyan, Atlası Şia, s. 401.
  84. Nakkaş, s. 76; Caferiyan, Teşeyyü der Irak, s. 6.
  85. Hayderi, s. 114; Caferiyan, Teşeyyü der Irak, s. 7 - 10.
  86. Caferiyan, Atlası Şia, s. 390 - 392.
  87. Ferehmend, s. 191.
  88. İranlı alimlerin Irak’tan sürgün edilmesi ve sonuçları (1920).
  89. Caferiyan, Atlası Şia, s. 393.
  90. Kazımi, Muhammed Salih, s. 45; Caferiyan, Teşeyyü der Irak, s. 21.
  91. Batatu, c. 1, s. 216; Caferiyan, Teşeyyü der Irak, s. 71.
  92. Caferiyan, Teşeyyü der Irak, s. 36.
  93. Caferiyan, Atlası Şia, s. 393 - 394.
  94. Caferiyan, Teşeyyü der Irak, s. 96 - 100.
  95. Caferiyan, Atlası Şia, s. 394 - 396.
  96. ABNA.
  97. Taberi (Müessese-i A’lemi li’l-Matbuat), c. 4, s. 501; Mes’udi, c. 3, s. 113; Yakubi (Tahran), c. 2, s. 182.
  98. Yakubi (Tahran), c. 2, s. 188.
  99. İrşad, c 1, s. 9.
  100. Bakır Şerif Kareşi, Hayatu’l Hasan, s. 471.
  101. İbn-i Sa’d, c. 6, s. 441.
  102. İbn-i Haldun, c. 2, s. 63.
  103. İbn-i Haldun, c. 2, s. 44.
  104. Ebu’l-Ferec İsfahani, Mekatilu’t-Talibiyyin, s. 139.
  105. Abdulkerim b. Tavus, s. 118 – 119.
  106. Al-i Mahbube, c. 1, s. 41; Elbette İmam Ali’nin (a.s) kabri üzerine ilk yapının ne zaman inşa edildiği noktasında tarihçiler arasında fikir ayrılığı vardır. Zeynu’l Abidin "Riyazu’s-Seyahe" kitabında ilk binanın 155 h.k. yılında yapıldığını zikretmektedir. Ayrıca bakınız: Hamdullah Mustovfi, Nuzhetu’l Kulub.
  107. Mufid, el-İrşad, c. 2, s. 215.
  108. Mufid, el-İrşad, c. 2, s. 273.
  109. Al-i Mahbube, c. 1, s. 72; Ebu’l-Ferec İsfahani, Ferzendani Ebu Talib, c. 2, s. 388 – 391.
  110. Mufid, el-İrşad, c. 2, s. 297; Nevbahti, Fıraku’ş-Şia, s. 134.
  111. Mufid, el-İrşad, c. 2, s. 239.
  112. Mufid, el-İrşad, c. 2, s. 313.
  113. Sabi, s. 22.
  114. Taberi, Tarihu’l Umem ve’l-Muluk, c. 10, s. 41.
  115. Tarih-i Taberistan, s. 95, 244.
  116. Sabi, s. 22.
  117. Bakınız: Dairetu’l Maarifi Bozorgi İslami, c. 1, s. 688 - 692.
  118. Sovli, Muhammed b. Yahya, s. 136.
  119. Mezaratu Ehlibeyt ve Tarihihuma, s. 108.
  120. Mustufi, Hamdullah, Tarihi Gozide, s. 45.
  121. Tusi, el-Fihrist, s. 239.
  122. Fakihi, s. 466.
  123. El-Kuna ve’l-Elkab, c. 1, s. 391.
  124. Mezaratu Ehlibeyt ve Tarihihuma, s. 108.
  125. İbn-i Meysem el-Bahrani, Şerhi Nehcu’l-Belağa, c. 1, s. 89.
  126. Covletun fi Emakini’l Mukaddese, s. 112.
  127. İmam Humeyni, Tam İlmihal, mesele: 1356: “Yolcu, Mescid-i Haram'da, Mescid-i Nebevî'de ve Küfe Mescidi'nde namazı tam kılabilir. Ama önceden bu mescitlerden olmadığı halde sonradan bu mescitlere ilave edilmiş kısımlarda namaz kılmak isterse, tam olarak kılınan namazın doğru olması, en güçlü görüş olsa da, seferî olarak kılması müstehap ihtiyattır. Yine yolcu, şehitler efendisi Hazret-i Hüseyin'in (ona selam olsun) hareminde ve eyvanında hatta haremine bitişik mescitte namazı tam kılabilir.”
  128. Askeriyeyn Türbesine saldırı
  129. Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı Portalı
  130. Hızri, Seyyid Ahmed Rıza, s. 325.
  131. Es-Siretu’n-Nebeviyye, İbn-i Hişam, c. 1, s. 8.
  132. Tarih-i Kum, c. 262 – 290 ve 291.
  133. İbn-i Udeym, Bugyetu’t-Talib, c. 1, s. 534.
  134. Ebu Mihnef, Maktelu’l Hüseyin (a.s), dipnot, s. 136; Zerkeli, el-E’lam, c. 7, s. 222.
  135. Allame Hilli, Hulasatu’l Akval fi Marifeti’r-Rical, s. 132.
  136. Guruh-u Tarih-i Pejuheşgahı Howze ve Danişgah, Tarih-i Teşeyyü, s. 261.
  137. Caferiyan, Atlası Şia, s. 151.
  138. Ali Mumin, 2004, s. 35, 169 - 200; Hüseyni, s. 72 – 73; el-Ahzab ve’l-Harekat ve’l-Cemaati’l İslamiyye, c. 2, s. 337 – 338; Amuli, c. 1, s. 245 - 246.
  139. Hüseyni, s. 68 – 74; Horsan, s. 55 – 56, 63 – 64; Amuli, c. 1, s. 255 - 256.
  140. Caferi, s. 257; Liam Anderson and Gareth Stansfield, s. 231.
  141. Hekim Hanedanı
  142. Irak Yüksek İslam İnkılabı Konseyinin tesisi
  143. Hekim Ailesi
  144. Horsan, s. 409 – 419; Adil Rauf, s. 42 – 44.
  145. Caferiyan, Atlası Şia, s. 390.
  146. Kanatu Afaki’l Fezaiyye ve Ceridetu’l Beyan ve Ceridetu’d-Dave…, 2011.
  147. Caferiyan, Atlası Şia, s. 382.
  148. Caferiyan, Atlası Şia, s. 382.
  149. Caferiyan, Atlası Şia, s. 382 - 383.
  150. Caferiyan, Atlası Şia, s. 383.
  151. İran ve Irak İlişkileri Tarihçesi
  152. İran ve Irak İlişkileri Tarihçesi
  153. İslam İnkılabı Devriminden Sonra İran ve Irak İlişkileri
  154. İran ekonomik ilişkileri geliştirmeyle Irak’taki nüfuzunu artırma hedefinde
  155. Ayetullah Sistani’nin Irak’ı desteklemesinden dolayı İran’ı takdir etmesi
  156. İran Irak’ın savaşçılara karşı başlattığı savaşta Irak’ı destekliyor.
  157. Amerika İran’ın Irak’taki yapıcı rolünü destekliyor.
  158. İran ve Irak ilişkileri hakkında daha fazla bilgi için: Tarih boyunca İran ve Irak İlişkileri, Tarih boyunca İran ve Irak arasındaki sınır sorunları, İslam İnkılabı Devriminden sonra İran ve Irak’ın siyasi ilişkileri.
  159. Müderrisi, s. 52.
  160. Devlet Abadi, c. 4, s. 291.
  161. Ferehmend, s. 191 - 193.
  162. İran ve Irak ilişkilerinin tarihçesi
  163. İran’da ikamet eden Irak’lılar sandık başına gidiyor
  164. Serrac, s. 21 – 22; Emini, c. 1, s. 421; Muhammed Hüseyin Hırzuddin, c. 2, s. 287 - 288.
  165. Danişname-i Cihan-ı İslam: Hekim Ailesi
  166. İran ve Irak ilişkilerinin tarihçesi
  167. Tahlili ber Ceng-i Tahmili-yi Rejimi Irak aleyhi Cumhuriyi İslamiyi İran, c. 1, s. 68 – 74; Dervişi, s. 126 – 147; Parsa Dust, 1369 h.ş, s. 259 - 395.
  168. Velayeti, s. 277 ve 278.
  169. Daha fazla bilgi için: Danişname-i Cihan-ı İslam: İran ve Irak savaşı (1), Danişname-i Cihan-ı İslam: İran ve Irak savaşı (2) ve 598 no'lu kararın metni.
  170. İran’da ikamet eden Irak’lılar, sandık başına gidiyor
  171. Necef kıyması Iraklı Şiilerin nezri
  172. Irak halkının siyasi ve toplumsal tekessürüne bir bakış
  173. Hamevi, Mucemu’l Buldan (1995), c. 4, s. 74 - 75.
  174. Biharu’l Envar, c. 15, s. 257 – 263; E’lamu’l Vera, s. 11; Saduk, el-Emali, s. 285.
  175. Müstedrek, c. 3, s. 448.
  176. Medain Eyvanı
  177. Emakin-i Ziyaret-i ve Seyahatiyi Irak, s. 73 - 75.
  178. Tibyan
  179. Necef Tarihi Eserleri
  180. Irak Tarihi Eserleri
  181. Irak’ın Tarihi Eserleri
  182. Danişname-i Movzuiyi Kur’an
  183. Kerbela’nın Tarihi Eserleri
  184. El-Kaide Irak’ın Felluce bölgesini işgal etti.
  185. Felluce el-Kaide teröristlerinin elinden alındı
  186. Felluce şiddetli çatışmalar / IŞİD terör örgütü elebaşısı öldürüldü.
  187. ABNA
  188. 30 kutsal ve dini mekan IŞİD teröristlerince tahrip edildi
  189. IŞİD Hz. Yunus’un (a.s) kabrini patlatarak yıktı
  190. ABNA
  191. ABNA
  192. IŞİD Musul’un yanı sıra Tikrit, Dehlaviyye ve Yesrib’i de işgal etti.
  193. IŞİD Tikrit’i ele geçirdi
  194. Irak’taki son gelişmeler ve IŞİD’in durumu
  195. ABNA
  196. BM raporu: Binden fazla çocuk IŞİD saldırılarında hayatını kaybetti
  197. ABNA: Ban Ki Mon: Bütün ülkeler IŞİD’i boykot etsin
  198. İnsan Hakları İzleme Örgütü: IŞİD çocukları canlı bomba olarak kullanıyor
  199. ABNA: Avrupa Birliği IŞİD’in Irak’taki eylemlerini şiddetle kınadı
  200. Dünya Irak petrolünün değerinin düşme tehlikesi altında
  201. UNESCO genel sekterinin Irak’ta savaşan taraflardan isteği
  202. Rusya’nın Irak devletini desteklemesi
  203. Alman savunma bakanı: İlk önce IŞİD’i kontrol altına alma fikrinde olalım.
  204. Fransa’nın Irak’ın IŞİD’e karşı direnişinde Irak’ın yanında olmaya devam edeceğini ilan etmesi
  205. ABNA: BM yüksek konseyinde IŞİD’e bağlı 6 terör grubunun boykotu
  206. Mişel Süleyman: Lübnan’ı “siyasi IŞİD” tehdit ediyor “askeri IŞİD” değil
  207. İslam İnkılabı Rehberi Bürosunun Resmi Sitesi
  208. İslam İnkılabı Rehberi Bürosunun Resmi Sitesi

Bibliyografi

  • İbrahim Caferi, Tecrübeyi Hükümet, tercüme: Muhammed Rıza Belurudi, Tahran, 1390 h.ş.
  • İbn-i Taktaki, el-Fahri fi’l-Adabi’s-Sultaniyye ve’d-Duveli’l İslamiyye, tahkik: Abdulkadir Muhammed Mayu, Beyrut, Daru’l-Kalemi’l Arabi, 1997.
  • İbn-i Haldun, Tarih-i İbn-i Haldun, tercüme: Abdulhamid Ayeti, Müessese-i Mutalaati ve Tahkikati Ferhenği, 1363 h.ş.
  • İbn-i Sa’d, et-Tabakatu’l Kubra, tahkik: Muhamme b. Samil es-Selemi, Taif, Mektebetu’s-Sıddik, 1993.
  • İbn-i Zafir Ezdi, Ahbaru’d-Devleti’l Hamdaniyye bi’l-Musuli ve Halebi ve Dİyabekri ve’s-Sugur, baskı Temime Revaf.
  • İbn-i Udeym, Ömer, Bakiyyetu’t-Talib, tahkik: Suheyl Zekkar, Demeşk, 988.
  • İbn-i Kesir, Ebu’l-Fida İsmail b. Ömer, el-Bidaye ve’n-Nihaye, c. 8, Beyrut, Daru’l-Fikir, 1986.
  • İbn-i Kesir, el-Bidaye ve’n-Nihaye, tahkik: Dr. Abdullah Abdulmuhsin et-Türki, Mısır, Hicr li’t-Tabae ve’n-Neşri ve’t-Tovzi’i ve’l-İ’lan, 1977.
  • İbn-i Meysem el-Bahrani, Şerhu Nehcu’l Belağa, Kum, Merkezu’n-Neşri Mektebi’l İ’lami’l İslami, 1362 h.ş.
  • İbn-i Hişam Himyeri, es-Siretu’n-Nebeviyye, Mektebetu Muhammed Ali Subeyh ve Evladihi, 1383 h.k.
  • Ebu’l-Ferec İsfahani, Ferzendani Ebu Talib, tercüme: Cevad Fazıl, Tahran, İlmi, 1339.
  • Ebu Feras Hamdani, Divan, şerh: Halil Duveyhi, Beyrut, 1420 / 1999.
  • Ahmed Alevi, Rahnemayi Musavveri Seferi Ziyaretiyi Irak, 11. Baskı, Neşri Maruf, Kum, 1391 h.ş.
  • El-Ahzab ve’l-Harekat ve’l-Cemaati’l İslamiyye, Cemal Barut ve diğerleri, baskı: Faysal Derrac ve Cemal Barut, Dimeşk, el-Merkezu’l-Arabi li’d-Dirasati’l İstıraticiyye, 2006.
  • Ufuk, Hüseyin, Teşeyyü-ü Irak, Mecelle-i Zamane, sayı 95, 1389 h.ş.
  • Emini, Muhammed Hadi, Mu’cemu Ricali’l Fikri ve’l-Edeb fi’n-Necef Hilali elfe Amin, Necef, 1413 h.k / 1992.
  • Al-i Mahbube, Cafer Bakır, Maziyu Necef ve Hazıruha, Daru’d-Due, Beyrut, 1406 h.k.
  • Batatu, Hanna, el-Irak, tercüme: Afif er-Razzaz, Beyrut, 1990.
  • Bahauddin Muhammed b. Hasan b. İsfendiyar Katib, Tarihi Taberistan, tashih: Allame Abbas İkbal, Tahran, Pedide-i Haver, 1366 h.ş.
  • Parsa Dust, Menuçehr, Nakşı Irak der Şuru-u Cenğ, Tahran, 1369 h.ş.
  • Tahlili ber Cenği Tahmiliyi Rejimi Irak aleyhi Cumhuriyi İslamiyi İran, Tahran, Vezareti Umuri Harice, Defteri Hukuki, 1361 – 1367 h.ş.
  • Takizade Daveri, Mahmud, Gozarişi ez Amarı Cem’iyyetiyi Şiayanı Keşverhayi Cihan, Müessese-i Şia Şinasi, Kum, 1390 h.ş.
  • Caferiyan, Resul, Atlası Şia, İntişarat-ı Sazman-ı Coğrafyayiyi Niyruhayi Muselleh, Tahran, 1387 h.ş.
  • Caferiyan, Resul, Teşeyyü der Irak, Merceiyyet ve İran, Müessese-i Mutalaatiyi Tarih-i Muasır-ı İran, Tahran, 1386 h.ş.
  • Hırzuddin, Muhammed Hüseyin, Tarihu’n-Necefi’l Eşref, Kum, 1385 h.ş.
  • Hüseyni, Muhammed Bakır Sadr, Hayatun Hafile… Fikri Hallak, Beyrut, 1426 h.k/ 2005.
  • Hamevi, Yakut b. Abdullah, Mucemu’l Buldan, Beyrut, Daru Sadır, Tab’atu’s-Saniye, 1995.
  • Hamevi, Yakut b. Abdullah, Mucemu’l Buldan, tahkik: Ferid Abdulaziz el-Cundi, Beyrut, Daru’l Kutubu’l İlmiyye.
  • Hayderi, İbrahim Fasih b. Seyyid Sabga-i Bağdadi, el-Mecd fi Beyani Ahvali Bağdat ve’l-Basra ve Necd, Londra, Daru’l Hikme, 1998.
  • Hızri, Seyyid Ahmed Rıza, Teşeyyü der Tarih, Defter-i Neşr-i Maarif, Kum, 1391 h.ş.
  • Halife b. Hayyat, Tarih-i Halife b. Hayyat, tahkik: Suheyl Zekkar, Daru’l Fikir, Beyrut.
  • Dairetu’l Maarif-i Bozorg-u İslami.
  • Devlet Abadi, Yahya, Hayatı Yahya, Cavidan, Tahran, 1362 h.ş.
  • Serrac, Adnan İbrahim, el-İmam Muhsin el-Hekim, 1970 – 1889, Beyrut, 1414 h.k/ 1993.
  • Sa’d b. Hüseyin Osman ve Abdulmunim İbrahim el-Cemii, el-İ’tidaati ale’l-Haremeyni’ş-Şerifeyn İberu’t-Tarih, 1992.
  • Şeyh Saduk, el-Emali, İntişaratı Kitaphane-i İslamiyye, 1362 h.ş.
  • Şeyh Mufid, el-İrşad fi Marife Hucecullahi ale’l-İbad, naşir: Kongreyi Şeyh Mufid, Kum, 1413 h.k.
  • Sabi, Ebu’l-Hak İbrahim Hellal, el-Munteze’ min Kitabi’t-Taci, tahkik: Wilferd Madelung, Beyrut, 1978.
  • Salah Horsan, Hizbu’d-Daveti’l-İslamiyye: Hakaik ve Vesaik, Fusulun min Tecribeti’l-Hareketi’l-İslamiyye fi’l-Irak Hilali 40 Amen, Demeşk, 1419 h.k / 1999.
  • Suli, Muhammed b. Yahya, Ahbaru’r-Raziyu Billah ve’l-Muttakiyullah, baskı: Haydus Den, Beyrut, 1979.
  • Tabersi, Fazl b. Hasan, İ’lamu’l Vera, Daru’l Kutubu’l İslamiyye, Tahran.
  • Taberi, Muhammed b. Cerir, Tarihu’l Umem ve’l-Muluk, tahkik: Muhammed Ebu’l-Fazl İbrahim Beyrut, Daru’t-Turas, 1967.
  • Taberi, Muhammed b. Cerir, Tarihu’l Umem ve’l-Muluk, Beyrut, Daru’t-Turas, 2. Baskı, 1387 h.ş.
  • Taberi, Muhammed b. Cerir, Tarih-i Taberi, Müessesetu A’lemi li’l-Matbuat, Beyrut.
  • Tusi, Muhammed b. el-Hasan, el-Fihrist, muhakkık: Cevad el-Kayyumi, Müessesetu Neşri’l Fekahe, 1417 h.k.
  • Adil Rauf, Hizbu’d-Daveti’l İslamiyye, el-Mesiretu ve’l-Fikru’l Hareki, Beyrut, 1999.
  • Amuli, Ahmed Abdullah Ebu Zeyd, Muhammed Bakır es-Sadr, es-Siretu ve’l-Mesiretu fi Hakaik ve Vesaik, Beyrut, 1427 – 1428 h.k / 2006 – 2007.
  • Abdu’l-Kerim b. Tavus, Ferhetu’l Kura fi Ta’yini Kabri Emiri’l Müminin (a.s), tahkik: Al-i Şebib, Kum, 1419 h.k.
  • Allame Meclisi, Biharu’l Envar, Müessesetu’l Vefa, Beyrut, Lübnan, 1404 h.k.
  • Ali Mümin, Senavatu’l Cemr: Mesiretu’l Harekati’l İslamiyye fi’l-Irak, 1957 – 1986, Beyrut, 2004.
  • Ferhat Dervişi, Temhidat-i Siyasi ve Nizamiyi Irak Berayi Ağaz-ı Cenğ, der Rişehayi Tahacum: İlel ve Zeminehayi Şuru-u Ceng, tahkik: Ferhat Dervişi, Tahran, Sıpah-ı Pasdaran-ı İnkılabı İslami, Merkezi Mutalaat ve Tahkikati Cenğ, 1378 h.ş.
  • Ferehmend, Ali, Teb’idi Ulemayı İrani ez Irak ve Peyamedhayi An (1290’lı yıllar), Mecelleyi Tarih-i Revabıt-ı Harici, sayı 19, yaz 1383 h.ş.
  • Ferehmend, Ali, Muarrifiyi Sened:Teb’idi Ulemayı İrani ez Irak ve Peyamedhayi An (1290’lı yıllar), Mecelleyi Tarih-i Revabıt-ı Harici, sayı 19, 1383 h.ş.
  • Fakihi, Ali Askar, Al-i Buye ve Ovza-i Zaman-i İşan, İntişaratı Saba, 1357 h.ş.
  • Kaidan, Askar, Atabatı Aliyati Irak
  • Kummi, Muhammed Rıza, Emakin-i Ziyareti ve Seyahetiyi Irak
  • Kazımi, Muhammed Salih, Ahsenu’l Eser fi men Edraknahu fi’l-Karni’r-Rabie Aşer, Bağdat, Mektebetu’n-Necah, 1352 h.ş/ 1943.
  • Guruh-u Tarih-i Pejuheşgah-i Howze ve Danişğah, Tarih-i Teşeyyü, Pejuheşgah-ı Howze ve Danişgah, Kum, 1389 h.ş.
  • Guli Zevvare, Cografyayi Cihan-ı İslam: Aşinayi ba Keşverhayi İslami ve Kalemruvi Akalliyethayi Müselman, İntişarat-ı Müessese-i Amuzeşiyi ve Pejuheşiyi İmam Humeyni, ikinci baskı, Kum, 1389 h.ş.
  • Guli Zevvare, Gulam Rıza, Serzemini İslam, Şinaht-i Keşverhayi İslami ve Nevahiyi Müselman Nişin, Defter-i Tebliğati İslamiyi Hovze-i İlmiyyeyi Kum, üçüncü baskı, Kum, 1380 h.ş.
  • Liam Anderson and Gareth Stansfield, Iraku’l Mustakbel: Diktatoriyye, Demokratiyye em Taksim (The Future of Iraq: Dictatorship, Democracy, or Division?), tercüme: Remi K. Bedr, Müracaat, Takdim ve Talik: Macit Şubber, Londra, 2005.
  • Mecme-i Cihaniyi Ehlibeyt (a.s), Mecelleyi Gencine, sayı 33, 2009.
  • Muhaddis-i Nuri, Müstedreku’l Vesail, Müessesetu A’lu’l-Beyt (a.s), Kum, 1408.
  • Müderris-i, Murtaza, Tarihi Revabıt-ı İran ve Irak, Furugi, Tahran, 1351 h.ş.
  • Mustufi, Hamdullah, Tarihi Gozide, baskı: Abdulhüseyin Nevayi, Tahran, 1362 h.ş.
  • Mes’udi, Ali b. Hüseyin, Murucu’z-Zeheb ve Meadini’l Cuher, tercüme: Ebu’l-Kasım Payende, Tahran, İntişarat-ı İlm-i Ferhengi, 1387 h.ş.
  • Mes’udi, Ali b. Hüseyin, Murucu’z-Zeheb ve Meadini’l Cuher, tercüme: Ebu’l-Kasım Payende, Tahran, İntişarat-ı İlmi Ferhengi, Tahran.
  • Mukaddemeyi İbn-i Haldun, Abdurrahman b. Haldun, tercüme: Muhammed Pervin Gunabadi, Tahran, İntişarat-ı İlmi Ferhengi, sekizinci baskı, 1375 h.ş.
  • Nakkaş, İshak, Şiatu’l Irak, tercüme: Abdullale en-Naimi, Beyrut ve Suriye, 1996.
  • Nubahti, Hasan b. Musa, Fıraku’ş-Şia, tercüme: Muhammed Cevad Meşkur, Tahran, Merkezi İntişaratı İlmi ve Ferhengi, 1361 h.ş.
  • Velayeti, Ali Ekber, Tarihi Siyasiyi Ceng-i Tahmiliyi Irak ber Cumhuriyi İslamiyi İran, Tahran, 1380 h.ş.
  • Wellhausen, Julius, ed-Devletu’l Arabiyye ve Sukutiha, tercüme: Yusuf Aş, Demeşk, 1376 h.ş.
  • Yakubi, Ahmed b. Ebi Yakub, Tarih-i Yakubi, c. 2, Beyrut, Daru Sadır.
  • Yakubi, Tarih-i Yakubi, tercüme: İbrahim Ayeti, Bongahı Tercüme ve Neşr-i Kitap, Tahran.