İmam Humeyni (r.a)

Öncelik: aa, kalite: c
linksiz
resimsiz
kategorisiz
infobox'siz
navbox'siz
yönlendirmesiz
wikishia sitesinden
(İmam Humeyni sayfasından yönlendirildi)


İmam Humeyni (r.a)
İslam Devriminin lideri ve İran İslam Cumhuriyetinin kurucusu
Kişisel Bilgiler
İsimSeyyid Ruhullah Mustafevi Musevi Humeyni
Lakapİmam Humeyni
Nesepİmam Musa Kazım (a.s)
Doğum tarihi1 Mehr 1281 / 20 Cemadiu’s Sani 1320 / 24 Eylül 1902
Doğduğu yerHumeyn
Doğduğu ülkeİran
Vefatı13 Hordad 1368 / 29 Şevval 1409 / 3 Haziran 1989
Vefat etdiği şehirTahran
TürbeTahran, Beheşti Zehra
Hatice Sakafi
ÇocuklarMustafa, Ahmed, Zehra, Sıddıka, Feride
İlmi Bilgiler
ÜstadlarıAbdulkerim Hairi, Ayetullah Burucerdi, Ayetullah Şahabadi
ÖğrencileriMurtaza Mutahhari, Seyyid Ali Hamaney, Seyyid Muhammed Hüseyin Beheşti, Hüseyin Ali Muntezeri, Seyyid Muhammed Sadr, Hüseyin Nuri Hamedani
Eğitim aldığı yerErak, Kum
EserleriKeşfu’l-Esrar, Tahriru’l-Vesile, Kırk Hadis Şerhi, Velayet-i Fakih, Cihad-ı Ekber (Büyük Cihat/Nefisle Mücadele), Menasik-i Hac (Hac Amelleri ile ilgili Fetvaları), Adabu’s-Salat, Sırru’s-Salat ve.b...
Diğer
Siyasiİslam Devriminin lideri ve İran İslam Cumhuriyetinin kurucusu
Şii Alimleri
İmam Humeyni (r.a)Seyyid Ali HamaneyŞeyh MüfitŞeyh TusiŞeyh SadukŞehidi EvvelAllame HilliŞehidi SaniŞeyh Murtaza Ensarivb.


İmam Humeyni diye meşhur olan Seyyid Ruhullah Musevi Humeyni (Farsça: سید روح الله موسوی خمینی); İslam Devriminin lideri, İran İslam Cumhuriyetinin kurucusu ve hicri kameri 14. asırda yaşamış en büyük Şia taklit mercilerinden biridir.

İmam Humeyni, İran’daki Pehlevi saltanatı rejimine karşı aleni mücadelesine 1962 yılında başladı. Zamanın hükümeti tarafından iki defa tutuklanan İmam, ikinci tutuklanmasında Türkiye’ye ve ardından Irak’a sürgün edildi. 13 yıl Necef ilim havzasında devrimci direnişçilerin liderliğini yapmasının yanı sıra dini ve ilim havzaları bilimleri alanında derleme, yazma ve eğitimde bulundu. Halkın mücadelesinin artmasıyla 1979 yılında İran’a döndü ve İslam Devriminin zaferinden ömrünün sonuna kadar İran İslam Cumhuriyetinin Lideri olarak kaldı.

Şia inançlarına dayalı olan fıkhi – siyasi Vilayet-i Fakih, yani "Fakihin Mutlak Hakimiyeti" doktrini İmam Humeyni’nin en meşhur görüşüdür. O, İslam Cumhuriyeti hükümeti ve anayasasını bu teoriye göre şekillendirmek için çaba harcadı. İmam Humeyni’nin görüşüne göre hükümet, tamamıyla fıkhın ameli (pratiğe dökülme) felsefesinden ibaretti. Fıkh’a hükumet bakışıyla yaklaşımı, geleneksel fıkhın sınırlarının korunmasını vurgulamanın yanı sıra içtihatta yenilikçi akımın gelişmesine neden olmuştur. İmam’ın içtihatta zaman ve mekân konusu ve bazı etkili fetvalarını bu bakış açısının ürünü olarak sayabiliriz.

Müslümanlar ve özellikle de dünya Şialarının İmam Humeyni’ye çok yoğun ilgisi vardı. Onun mübarek na’şının teşyiine, yaklaşık on milyondan fazla (10 ila 13 milyon arası tahmin ediliyor) insanın akın etmesiyle dünyanın en kalabalık teşyi merasimi olarak tarihe geçti.

İmam Humeyni fıkıh ve Usul’ün yanı sıra İslam felsefesi ve teorik/nazari irfanda da söz ve eser sahibi idi ve ahlak ehli, arif alimlerinden sayılmaktaydı. Kum’un Feyziyye medresesindeki eğitim verdiği dönemde ahlak dersleri düzenlerdi. Ömrü boyunca sade ve zahidane bir hayat sürdü. Necef’te kaldığı merceiyet döneminde ve aynı şekilde İslam devrimi Lideri olarak Cemaran’da kaldığı ömrünün son on yılında küçük ve mütevazı bir evde yaşardı.

İmam Humeyni’nin Hayatı

İran İslâm Cumhuriyeti Lideri ve kurucusu 24 Eylül 1902 (kameri 20 Cemadiu’s Sani 1320 / şemsi 1 Mehr 1281) yılında İran’ın Merkezi eyaletine bağlı Humeyn şehrinde dünyaya gözlerini açtı.

Merhum Ayetullah Uzma Mirza Şirazi ile muasır olan İmam Humeyni’nin babası merhum Seyyid Mustafa Musevi Necef dini ilimler havzasında eğitim görmüştür. Humeyn’de halkın dini işleriyle ilgilenen Seyyid Mustafa, oğlu İmam Humeyni doğduktan 5 ay sonra dönemin zorba rejimi güçlerince, Humeyn - Erak yolunda kurşunlanarak şehit edildi. İmam babasının şehadetinden sonra 15 yaşına kadar olan dönemi, annesi Hacer hanım ve halası Sahibe hanımın gözetimi altında geçirdi.[1]

Eşi ve Çocukları

İmam Humeyni (r.a) 1930 yılında (şemsi 1308) Hatice Sakafi hanımla evlendi. Bu evlilikten Mustafa ve Ahmet adında iki erkek ve Zehra, Feride ve Sıddıka adında üç kız olmak üzere beş çocuk dünyaya geldi. İran İslam Devriminin kurucusu İmam Humeyni’nin eşi 2009 yılında vefat etti.

İmam Humeyni’nin Vefatı ve Teşyii

İmam Humeyni (r.a) 3 Haziran 1989 tarihinde (13 Hordad 1368) akşam sularında (22:23), kalp rahatsızlığından dolayı tedavi için yatırıldığı Tahran’ın Şehit Recai Kalp Hastanesi'nde vefat etti. İki gün sonra (5 Haziran 1989) Tahran’ın büyük musallasında İmam’ın mübarek naaşı için veda merasimi düzenlendi ve cenaze namazını Ayetullah Seyyid Muhammed Rıza Gülpaygani kıldırdı. İmam Humeyni (r.a) 6 Haziran’da 10 milyondan fazla yaslı insanın akın ettiği Beheşt-i Zehra Kabristanlığı'nda toprağa verildi. Onun mübarek naaşının teşyine, yaklaşık on milyondan fazla (10 ila 13 milyon arası tahmin ediliyor) insanın katılmasıyla dünyanın en kalabalık cenaze merasimi olarak tarihe geçti.

İmam Humeyni'nin (r.a) vefat yıl dönümü İran’da resmi tatildir ve bundan dolayı çeşitli anma merasimleri düzenlenmektedir. Asıl merasim ise ülke başkanları ve halkın katılımıyla İmam Humeyni’nin (r.a) kabri başında yapılmakta ve bu merasimin ana konuşmacısı da daima İran İslam Devrimi Lideridir.

İmam Humeyni’nin İlmî Hayatı

İmam Humeyni (r.a) ilköğrenimini, Arap edebiyatı, mantık, fıkıh ve usul gibi havza/medrese temel bilimlerinin bir bölümünü Humeyn şehrinde bulunan âlim ve öğretmenlerinin (Aga Mirza Mahmud İftiharu’l Ulema, Merhum Mirza Rıza Necefi Humeyni, Merhum Aga Şeyh Ali Muhammed Burucerdi, Merhum Aga Şeyh Muhammed Gulpaygani ve Merhum Aga Abbas Eraki ve hepsinden daha çok büyük kardeşi Seyyid Murtaza Pesendide gibi) yanında okudu.[2]

Erak ve Kum

İmam Humeyni (r.a) 1919 yılında Erak medresesine girdi. Kısa bir süre sonra Hacı Şeyh Abdulkerim Hairi Yezdi’nin (1922 yılında) Kum şehrine hicret etmesiyle birlikte, İmam da üstadı ve bir grup öğrencilerle birlikte Kum’a geldi.[3]

Kum İlim Havzası'nda Mutevvel (meani ve beyan ilmi) kitabının geri kalan konularının okumasını tamamlamanın yanı sıra satıh dersleri (Yük. Lisans) ve harici (Doktora/İçtihat) fıkıh ve usul derslerini tamamlayarak diğer bilim dallarına da yöneldi. Bundan dolayı Aruz ve Kafiye öğrenimiyle eş zamanlı olarak matematik, hey'et ve felsefe öğrendi. En üst düzey nazari (teorik) ve ameli (pratik) irfan derslerini altı yıl boyunca Merhum Ayetullah Aga Mirza Muhammed Ali Şahabadi’nin yanında öğrendi. Ayetullah Hacı Mirza Cevad Meliki Tebrizi ile de sıkı bağları olan İmam Humeyni (r.a) kendisini hayırla anardı.

İmam Humeyni’nin (r.a) fıkıh ve usul ilmindeki asıl üstadı, Kum İlim Havzası'nın öncüsü ve başkanı olan Hacı Şeyh Abdulkerim Hairi Yezdi idi.[4]

Hacı Şeyh Abdulkerim Hairi Yezdi’nin vefatından sonra İmam Humeyni ve Kum İlim Havzası'nın diğer müçtehitlerinin çabalarıyla; Ayetullah Burucerdi Kum İlim Havzası'nın başkanı unvanıyla Kum’a hicret etti. Bu esnada İmam Humeyni (r.a) fıkıh, usul, felsefe ve ahlak alanlarında, görüş sahibi müçtehit ve müderrislerden biri olarak tanınmaktaydı.[5]

Hocalarları

Tedrisatları

Ayetullah Uzma İmam Humeyni (r.a) uzun yıllar boyunca Kum İlim Havzası'nda; Feyziyye Medresesi, Mescid-i Azam, Hacı Molla Sadık Medresesi ve Selmasi Mescidi gibi birçok medresede ve camide birkaç dönem fıkıh, usul, felsefe, irfan ve İslam ahlakı dersleri vermiştir. Necef İlim Havzası'nda da yaklaşık 13 yıl boyunca Şeyh-i Azam Ensari mescidinde en üst düzey fıkıh ve Ehlibeyt Maarifi dersleri veren rahmetli İmam Humeyni, Velayet-i Fakih teorisini de ilk kez Necef-i Eşref’teki derslerinde öğretmiştir. İmam’ın öğrencilerinin tabiriyle İmam Humeyni’nin dersleri havzanın en muteber akademik derslerinden sayılmaktaydı ve İmam’ın ders verdiği bazı dönemlerde aralarında tanınmış birçok âlim ve müçtehitlerin de bulunduğu öğrenci sayısı 1200 kişiye ulaşıyordu.[7]

Öğrencileri

Eserleri

  • Keşfu’l-Esrar
  • Tahriru’l-Vesile
  • Kırk Hadis Şerhi
  • Velayet-i Fakih
  • Cihad-ı Ekber (Büyük Cihat/Nefisle Mücadele)
  • Menasik-i Hac (Hac Amelleri ile ilgili Fetvaları)
  • Adabu’s-Salat (Namaz Adabı)
  • Sırru’s-Salat (Namazın Sırrı; Salatu’l Arifin ve Miracu’s-Salikin)
  • Tefisir-i Sureyi Hamd (Hamd Suresinin Tefsiri)
  • Talep ve İrade
  • Şerh-i Dua-yı Seher (Sahur Duasının Şerhi)
  • Kitabu’l Bey’ (5 cilt)
  • Kitabu’t -Tahâre (4 cilt)
  • İstiftaat (3 cilt)
  • Tevzihu’l Mesâil (Tam İlmihal)
  • Vasiyetname-i Siyasi İlahi (Siyasi - ilahi vasiyetname (son mesaj))
  • Şerh-i Hadis-i Cunud-u Akl ve Cehl (Akıl ve Cehalet Orduları Hadisinin Şerhi)
  • Sahife-i İmam –Sahife-i Nur – 22 cilt (İmam’ın mesajları, konuşmaları, röportajları, mektup ve hükümleri )
  • Misbahu’l Hidaye ile’l Hilafeti ve’l Vilaye
  • Menahicu’l Vusul ila İlmi’l Usul (2 cilt)
  • Talikatu ala Şerh-i Fususu’l Hikem ve Misbahu’l Üns
  • Envaru’l Hidaye fi’t Talikati ale’l Kifaye (2 cilt)
  • Resail (La Zarare vela Zirare, İstishab, Teadül ve Teracih, İçtihat, Taklit ve Takiyye gibi Usul İlmi Dersleri)[8]

Pehlevi (Şahlık) Rejimine Karşı Mücadeleye Liderlik Etmesi

İmam Humeyni'nin (r.a) Mücadele Takvimi
8 Ekim 1962 Eyalet ve vilayet encümenleri kanunu aleyhinde bildiri yayınlaması
2 Aralık 1962 Eyalet ve vilayet encümenleri kanunu'nun iptal edilmesinden sonra bildiri yayınlanması
22 Ocak 1963 Referandumun Boykotu ve "Beyaz Devrim"
22 Mart 1963 Şah rejimi askerlerinin Feyziye Medresesi'ne saldırısı
3 Haziran 1963 Aşura Günü İmam Humeyni'nin (r.a) Feyziye Medresesinde konuşma yapması
5 Haziran 1963 İmam Humeyni’nin (r.a) tutuklanması ve Halkın protestolarının bastırılması
25 Haziran 1963 İmam Humeyni’nin Kasr zindanından Aşretabad’da bulunan zindana intikali
10 Nisan 1964 İmam Humeyni’nin (r.a) serbest kaldıktan sonra Mescidi Azam camisinde yaptığı tarihi konuşma
26 Ekim 1964 İmam Humeyni’nin kapitülasyon aleyhinde yaptığı tarihi konuşması
4 Kasım 1964 İmam’ın tutuklanarak Türkiye’ye sürgüne gönderilmesi
12 Kasım 1964 İmam Humeyni’nin Ankara’dan Bursa’ya intikali
4 Ekim 1965 Türkiye'den Irak’ın başkenti Bağdat’a sürgün edilmesi
7 Ekim 1965 Samerra’dan Kerbela’ya Hareketi
14 Ekim 1965 Necef'e Girişi
14 Ekim 1965 Necef İlim Havzasında ders vermeye başlaması
21 Ocak 1970 Necef'te Velayeti Fakih (Hükümeti İslami) derslerini vermeye başlaması
22 Ekim 1977 İmam Humeyni'nin oğlu Seyyid Mustafa Humeyni'nin şüpheli ölümü
7 Ocak 1978 İttilaat gazetesinde İmam Humeyni'ye hakaret içerikli makale yayınlanması
9 Ocak 1978 Kum halkının protesto gösterisinin bastırılası
24 Ekim 1978 Irak hükümeti yetkililerince İmam Humeyni'nin (r.a) Necef'teki evinin muhasaraya alınması
2 Ekim 1978 İmam'ın Irak’tan Kuveyt’e hicreti ve Kuveyt devletinin İmam’ın girişini engellemesi
5 Ekim 1978 İmam’ın Irak’tan Fransa’ya (Paris) hicreti
12 Ocak 1979 İnkılap Şurasının oluşturulma emrinin verilmesi
1 Şubat 1979 İmam Humeyni’nin (r.a) 15 yıl sürgünden sonra vatanına dönmesi
4 Şubat 1979 Mehdi Bazergan'ın geçici hükümete başbakan olarak atanması
11 Şubat 1979 İran'da İslam İnkılabının Zaferi
1 Mart 1979 İmam Humeyni'nin (r.a) Kum'a dönmesi ve orada ikameti
22 Ocak 1980 Kum'da Tahran'a intikali ve kalp hastalığından dolayı Cemaran'da yaşaması
3 Haziran 1989 Kalp rahatsızlığından dolayı kaldırıldığı Tahran’ın Şehit Recai kalp hastanesinde vefatı
4 Haziran 1989 Tahran Musallasında Halkın İmam Humeyni'yle (r.a) Vedası
5 Haziran 1989 Tahran Musallasından Beheşti Zehra Kabristanlığına Teşyi Merasimi[9]

İran’da meşruti saltanat sistemi hâkim idi, ancak iki Pehlevi şahının sürekli sapmalarından dolayı bu nizam artık mutlak saltanat rejimine dönüşmüştü. Hâkim olan rejimin programları bazen İslam dini ve Şiilik ilkeleri ile uyuşmuyordu. Bu etken mütedeyyinlerin ve özellikle de âlimlerin rejime karşı itirazlarda bulunmalarına sebep olmuştu.

İlk Hareket

İmam Humeyni’nin (r.a) despot ve saltanat rejimine karşı açık ve resmi itirazı 1962 yılında yayımladığı bir bildiri ile başladı. Eyalet ve vilayet komiteleri kanununun onaylanmasından sonra ilk olarak 8 Ekim 1962 tarihinde İmam Humeyni ve diğer Kum taklit mercilerinin katılımıyla başlatılmış olan bu hareket, imamın da aralarında bulunduğu âlimler gurubunun bildiriler yayınlamasına zemin hazırladı.[10]

Eyalet ve vilayet komiteleri kanunu, İmam Humeyni’nin (r.a) aralıksız mücadelesi sonucunda, 2 Aralık 1962 tarihide iptal edildi. İmam, bu hadisenin sonlandırılması için mesaj yayımladı.

Protestoların Devamı

  • 22 Ocak 1963 (2 Behmen 1341); İmam Humeyni (r.a) tarafından “Beyaz Devrim” olarak nitelendirilen Şah’ın yasadışı referandumunu boykot etmesi.[11]
  • 22 Mart 1963 (2 Ferverdin 1342); Şah rejiminin eliyle kanlı Feyziyye Medresesi faciası.[12][13]
  • 5 Haziran 1963 (15 Hordad 1342); İmam Humeyni’nin (r.a) geceleyin tutuklanması ve halkın İmam’ın tutuklanmasını protesto etmek için ayaklanması.
  • 25 Haziran 1963 (4 Tir 1342); İmam Humeyni’nin (r.a) Kasr zindanından Aşretabad’da bulunan zindana intikali.
  • 10 Nisan 1964 (21 Ferverdin 1343); İmam Humeyni’nin (r.a) serbest kaldıktan sonra Kum’un Mescid-i Azam Camisi'nde yaptığı tarihî konuşma.
  • 26 Ekim 1964 (4 Aban 1343); İmam Humeyni’nin kapitülasyon (yani İran’daki Amerikalıların her türlü dokunulmazlık haklarına sahip olma kanununu) adı altında köleleştirme planı hakkında yaptığı ve Şah’ın planlarını altüst eden devrimci ve tarihî konuşması.
  • 4 Kasım 1964 (13 Aban 1343); İmam’ın tutuklanarak Türkiye’ye sürgüne gönderilmesi.
  • 12 Kasım 1964 (21 Aban 1964); İmam Humeyni’nin Ankara’dan Bursa’ya intikali.

Necef’e Sürgünü

İmam Humeyni (r.a) 4 Ekim 1965 (13 Mehr 1344) yılında oğlu Ayetullah Mustafa’yla beraber Türkiye’den ikinci sürgün yeri olan Irak’ın başkenti Bağdat’a gönderildi. 7 Ekim 1965 tarihinde Samerra’dan Kerbela’ya ve oradan da 14 Ekim tarihinde Necef’e geldi. Necef halkı ve uleması tarafından büyük bir coşkuyla karşılanan İmam, Necef taklit mercii ve âlimler ile yaptığı görüşmelerden sonra 14 Ekim’de havza derslerine başladı.

  • 1 Mayıs 1977 (12 Ordibeheşt 1356); İmam Humeyni’nin Kum şehitlerinin kırkı münasebetiyle yayınladığı mesajı.
  • 24 Eylül 1978 (2 Mehr 1357); İmam Humeyni’nin evinin Irak Baas güçlerince muhasaraya alınması.
  • 2 Ekim 1978 (10 Mehr 1357); Irak’tan Kuveyt’e hicreti. (Kuveyt devleti İran’ın işareti üzerine, İmam’ın bu ülkeye girmesine engel oldu.)
  • 5 Ekim 1978 (13 Mehr 1357); İmam’ın Irak’tan Fransa’ya hicreti.
  • 1 Şubat 1979 (12 Behmen 1357); İmam Humeyni’nin (r.a) 15 yıl sürgünden sonra vatanına döndü.

İran’da İslam Devrimi'ne Liderlik Etmesi

İran halkının devrimi hareketi 1979 yılında zafere ulaştı. İmam Humeyni de 1 Şubat’ta İran’a döndü ve 11 Şubat 1979 tarihinde zalim şah ve saltanat rejimi resmen yıkıldı. Birkaç ay sonra referanduma gidildi ve halkın tamamına yakını (%99.2) sistemin İslam Cumhuriyeti olmasına oy verdi. Daha sonra halkın seçiği uzmanlar tarafından yazılan anayasa, oylamaya sunuldu. Yasaya göre İmam Humeyni de İran İslam devrimi Lideri olarak tanıtıldı. İmam Humeyni (r.a) ömrünün sonuna kadar (1989 yılına kadar) İslam devriminin Liderliğini yaptı.

İran İslam Cumhuriyeti nizamının konsolidasyonu, anayasanın yazılması, ülke içinde çıkarılan veya çıkarılmak istenen çatışmalarla mücadele, Irak’ın İran’a saldırdığı 8 yıllık savaş sürecine komutanlık, Irak’la yapılan barışın kabulü ve anayasanın düzeltilmesi… İmam Humeyni’nin (r.a) on yılda yaptığı en önemli faaliyetlerinden sayılmaktadır.

Kudüs Günü

İran’da İslam devrimi'nin zaferinden sonra, 1979 yılının ağustos ayında (hicri kameri 1399 yılı) İmam Humeyni (r.a) Ramazan ayının her son cumasını dünya Kudüs günü olarak ilan etti ve dünya Müslümanlarından bu günü, Müslüman Filistin halkının kanuni haklarını destekleme konusunda dünya Müslümanlarının uluslararası dayanışma günü olarak belli program ve merasimlerle geçirmelerini istedi.[14] Bugün, yani Ramazan ayının her son cuması İran’ın resmi takviminde Dünya Kudüs Günü olarak kaydedilmiştir. O günden sonra her yıl mübarek Ramazan ayının son cuması İranda ve Müslümanların bulunduğu diğer ülkelerde yürüyüş ve merasimler yapılmaktadır.

İmam Humeyni’nin Dilinden Kudüs Günü

İmam Humeyni’nin Gorbaçov’a Mektubu

İmam Humeyni (r.a) 1989 yılının ilk günlerinde Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği Başkanı olan Mihail Gorbaçov’a bir mektup gönderdi. Bu mektup, Ayetullah Abdullah Cevad Amuli, Dr. Muhammed Cevad Laricani ve Merziye Hadideçi’den (Debbak) oluşan bir heyet tarafından Gorbaçov’a sunuldu.

Bu mektup, siyasi analistlerin komünizm dünyasındaki gelişme ve değişikliklerin başlamasını izlediği bir anda, eski Sovyetler Birliği başkanı muhatap alınarak yazılmıştır. İslam devrimi Lideri eski Sovyetler Birliğinin çöküşünü ön görerek şöyle yazmıştı: “Bundan sonra komünizmi dünyanın siyasi tarihinin müzelerinde aramak gerekir. Çünkü Marksizm, insanın gerçek ihtiyaçlarından hiçbirine cevap verecek güçte değildir. Zira maddi ve materyalist bir doktrindir. Maddiyat ile de insanlığı –batıda ve doğudaki tüm insanların en temel sorunu olan- maneviyat inançsızlığı buhranından kurtarmak mümkün değildir.”

Ayrıca bu mektupta, materyalist düşüncenin eleştirilmesinin yanı sıra komünizmin ileri gelenleri maneviyata davet edilmiş ve dine teveccüh etmeleri ve dini hakikatleri daha iyi tanımak için Kum’a bilim adamları göndermeleri tavsiye edilmiştir.

Müşriklerden Beraat

Hac merasiminde İranlı hacı ve ziyaretçilerin yaptığı programlardan biri de Müşriklerden Beraat merasimidir. Her yıl Zilhicce ayının 7. gününde Mekke’de düzenlenen Müşriklerden Beraat merasiminde Amerika, gasıp İsrail rejimi ve İran İslam Cumhuriyetine karşı faaliyet gösteren bazı devletler aleyhinde miting yapılarak “Amerika’ya ölüm” ve “İsrail’e ölüm” sloganları atılmaktadır.

İranlı Hacıların Mekke’de Vahşice Katledilişi ve Hiç Yayınlanmamış Fotoğrafları (18+)

Salman Rüşdi’nin Ölüm Fetvası

1988 yılında Şeytan ayetleri (Satanic Verses) adı altında, Müslümanların inançlarına ve İslam Peygamberi Hz. Muhammed’e (s.a.a) hakaretler içeren bir kitap yayınlandı. İmam Humeyni (r.a) 14 şubat 1989’da yayınladığı fetva ile kitabın yazarını, İslam Peygamberi Hz. Muhammed’e (s.a.a) hakaret etmesinden dolayı mürtet sayıp, idam hükmünü yayınladı.[15]

Bir müddet sonra Şeytan Ayetleri kitabının yazarının tövbe etmesi durumunda idam fetvasının kaldırılacağı hakkında dedikodular ortaya atıldı. Ancak İmam Humeyni bu konu hakkında sorulan bir sorunun cevabında, Salman Rüşdi’nin tövbe etmesi ve hatta zamanın zahidi olması durumunda bile hakkında verilen idam hükmünün değişmeyeceğini vurguladı.[16]

Nizamın Maslahatını Teşhis Kurumu’nu Oluşturması

İran İslam Cumhuriyeti’nin anayasasına göre, İran İslami Şura Meclisi tarafından onaylanan yasalar İslam ahkamına ve anayasaya aykırı olmamalıdır. Bu uyumluluğun teşhisi Anayasayı Kollama ve Koruma Konseyi (Şura-yı Nigehban Kanunu Esasi) tarafından belirlenmektedir. Meclis ve Anayasayı Kollama ve Koruma Konseyi arasında çıkan bazı anlaşmazlıklar, İmam Humeyni’yi bu soruna bir çare düşünmeye sevk etti. İmam Humeyni ilk önce, milletvekillerinin üçte ikisinin onay vermesi durumunda, onların görüşünün Anayasayı Koruma ve Kollama Konseyi'nin görüşüne mukaddem olacağını ilan etti.[17] Ancak bir müddet sonra 1988 yılında bu sorunun çözümü için “Nizamın Maslahatını Belirleme (Teşhis) Kurumu’nu kurdu.[18]

Nizamın Maslahatını Belirleme Kurumu’nun (Mecmei Teşhis-i Maslahat-ı Nizam) vazifesi, İslami Şura Meclisi ve Anayasayı Kollama ve Koruma Konseyi'nin arasındaki ihtilafları çözmektir.

İmam Humeyni`nin teşyisi

İmam Humeyni’nin Düşünce ve Görüşleri

Fakihin Mutlak Velayeti

İmam Humeyni ilk defa Necef-i Eşrefte ve sonraları Hükûmet-i İslami adı altında yayınlanan derslerinde Velayet-i Fakih konusunu gündeme getirmiştir.[19] Bu teorinin aslı şöyledir; Şia düşüncesinde hükûmet, bütün şartlara haiz olan bir müçtehidin gözetimi altında idare edilmelidir. Bu düşünce İslam devrimiınin zaferinden sonra, İran İslam Cumhuriyeti anayasasında yer aldı ve İran İslam Cumhuriyeti nizamı bu teori üzerine bina edildi.

İmam Humeyni (r.a) ömrünün sonlarına doğru “Fakihin Mutlak Velayeti” görüşünü ortaya koydu ve fakihin hükûmeti konularındaki yetkilerini, İslam Peygamberi (s.a.a) ve İmamların (a.s) yetkileri ile eşit saydı. Bu teori esasınca fakih, İslam’ın birinci derecedeki hükmünü (hükm-ü evveliye), İslam nizamının maslahatı esasınca geçici olarak (ikinci derecedeki hükme (hükmü saneviye) yönelerek) tatil edebilir.[20]

Daha Fazla Bilgi İçin:

İçtihatta Zaman ve Mekan’ın Rolü

İmam Humeyni (r.a) 1989 yılında ilim havzaları için (Menşur-u Ruhaniyet adıyla bilinen) bir mesaj yayımladı. İmam mesajının bir bölümünde ilim havzalarındaki "içtihat" teriminin, toplumu idare etmek için yeterli olmadığını[21] belirterek, içtihatta zaman ve mekan unsurunun son derece etkili ve belirleyici bir rol oynadığını vurguladı. Zaman ve mekan unsuru, müçtehidin bir konuya bakış açısının ve hükmün değişmesine neden olabilir.[22] İmam daha önceleri bir mektubunda ilim havzalarındaki "içtihat" unvanının yeterli olmadığı hususunda açıklamalarda bulunmuştu.[23]

Maslahatın Fıkha Dahil Edilmesi

Satranç Oynamanın İzni

İmam Humeyni'nin (r.a) dönemine kadar satranç oynamak, Şia fakihlerinin çoğunun görüşüne göre haram sayılmaktaydı. İmam Humeyni (r.a) hicri şemsi 1367 yılında satranç hakkında sorulan bir soruya verdiği cevabında; satrancın kumar aletlerinden sayılmaması durumunda, oynanmasının caiz olduğunu belirtti.[24] Yeni bir bakış olarak görülen bu fetva, birçok tepkiyi de peşi sıra getirdi. İmam Humeyni’nin (r.a) öğrencilerinden birisinin eleştiri mektubu yazması üzerine İmam cevabında hem kendi fetvasını vurguladı ve hem de fakihlerin fıkhi delillere yaygın bakış şeklini eleştirdi.[25] (Satranç eğer mükellefe göre günümüzde kumar aletlerinden sayılmıyorsa, ortada bir bahis yoksa oynanmasında sakınca yoktur. Ayetullah Seyyid Ali Hamaney, Fıkhi Sorulara Cevaplar, c. 2, 29. sorunun cevabı.)

Şiir Kitabı

İmam Humeyni’nin (r.a) ilk şiiri vefatından bir hafta sonra yayımlandı. İrfani içeriklerle dolu bu şiiri çok kısa bir zamanda halkın arasında yayılarak meşhur oldu. Bir müddet sonra da İmam’ın (r.a) bütün şiirleri “Divan-ı Kamil-i İmam Humeyni” adı altında yayımlandı.

İmam Humeyni’nin şiir kitabı; Gazeller, Rubailer, Kasideler, Musammat (bir tür şiir kalıbı), Terci-i Bend, Kıtalar ve Diğer Şiirler olmak üzere altı fasıldan oluşmaktadır. Bu eser ilk olarak İmam Humeyni’nin (r.a) Eserlerini düzenlenme ve Yayımlama Müessesesi tarafından 438 sayfada yayınlandı.

Bu şiir Kitabında gazellerin yanı sıra, bazılarında İmam Humeyni’nin gelini (Seyyid Ahmed Humeyni’nin eşi) muhatap alınan çok sayıda dörtlüklere (rubailer) yer verilmiştir. Hamid Sebzevari, Cevad Muhakkık, Abdulcabbar Kakai, Rahim Zeryan, Muhammed Ali Behmeni, Kamran Şerefşahi, Said Biyabanki, Sabir İmami, Abbas Çeşami ve Emir Merziban gibi çağdaş şairler bu şiir Kitabı hakkında görüşlerini beyan etmişlerdir. İmam Humeyni’nin şiir kitabı Arapça, Hintçe, Türkçe olmak üzere bir çok dile çevrilmiştir.

İmam Humeyni`nin şiir kitapı

Ey Dost, senin dudağındaki bene vuruldum

Senin hasta gözünü görüp hasta oldum

Kendimden geçerek "Ene'l Hak" kösünü çaldım

Mansur gibi darağacının müşterisi oldum

Dilberin gamı canımın harmanına kıvılcım attı

Canımdan geçtim ve pazar ortasında meşhur oldum...

Bu tercümelerin yanı sıra yazarı Kadir Fazıli olan “İmam Humeyni’nin Divanının konulu fihristi ve tefsir ve şerhi” unvanıyla bir kitap da yayınlanmıştır.

Kaynak

  1. Ensari, s. 14 - 15.
  2. Ensari, s. 16.
  3. Ensari, s. 16.
  4. Ensari, s. 17 -18.
  5. Ensari, s. 18.
  6. İmam Humeyni’nin Eserlerini Tanzim ve Yayınlama Müessesesi Araştırma ve Bilgi Portalı
  7. Ensari, s. 19 - 20.
  8. İmam Humeyni’nin Eserlerini Tanzim ve Yayınlama Müessesesi Araştırma ve Bilgi Portalı
  9. Faslnamei Huzur, Sayı 34, Zemistan 1379.
  10. Recebi, Muhammed Hasan, Zindiginame-yi Siyasi-yi İmam Humeyni (r.a), s. 229.
  11. İmam Humeyni’nin Eserlerini Tanzim ve Yayınlama Müessesesi Araştırma ve Bilgi Portalı
  12. Recebi, Muhammed Hasan, Zindiginame-yi Siyasi-yi İmam Humeyni (r.a), s. 250.
  13. İmam Humeyni’nin Eserlerini Tanzim ve Yayınlama Müessesesi Araştırma ve Bilgi Portalı
  14. Sahife-i İmam, c. 9, s. 267.
  15. Sahife-i İmam, c. 21, s. 263.
  16. Sahife-i İmam, c. 21, s. 268.
  17. Sahife-i İmam, c. 17, s. 321.
  18. Sahife-i İmam, c. 20, s. 464.
  19. İmam Humeyni, Velayet-i Fakih.
  20. Sahife-i İmam, c. 20, s. 452.
  21. Sahife-i İmam, c. 21, s. 291.
  22. Sahife-i İmam, c. 21, s. 289.
  23. Sahife-i İmam, c. 21, s. 177.
  24. Sahife-i İmam, c. 21, s. 129.
  25. Sahife-i İmam, c. 21, s. 151.

Bibliyografi

  • Ensari, Hamid, Hadisi Bidari, Müessesei Tanzim ve Neşri Asarı İmam Humeyni (r.a), Tahran, 1378.
  • Humeyni Seyyid Ruhullah (İmam Humeyni), Sahife-i İmam, Müessesei Tanzim ve Neşri Asarı İmam Humeyni (r.a).

Dış Bağlantılar