Sahur
Sahur (Arapça: السحور) seher vaktinde yemek yeme eylemidir. Sahur ise, seher vaktinde yenilen ve içilen gıdalardır.[1] Bu sözcük, Müslümanların genellikle Ramazân ayında, sabah ezanından önce yedikleri yiyecek ve içecekler için kullanılmaktadır. Arap ülkelerinde de ‘müsehheratî veya müsehher/sahurcu’luk diye tanınan bir meslek meşhur olmuştur.
RİVAYETLERDE SAHUR
Es-Sekûnî’den, o da İmam Caferü’s-Sadık’tan (a.s) ve o da babalarından şöyle aktarmaktadır: Rasûlullah (s.a.a.) şöyle buyurdular: Sahur berekettir.
İmam Sadık (a.s) şöyle buyurdular: Rasûlullah (s.a.a) şöyle buyurdular: Ümmetim bir tek hurmayı yemekle dahi olsa, sahuru terk etmesin.[2]
Ebû Basîr’den şöyle rivayet edilmektedir: Ben, Ebû Abdillah es-Sâdık’a (a.s) oruç tutmak isteyen kimsenin sahur yapmasının vacip olup olmadığını sorduğumda şöyle buyurdular: Dilerse (nafile oruçta) sahur yapmamakta herhangi bir sakınca yoktur. Ramazan ayına gelince ise, sahur yaparak oruç tutmak en güzelidir. Biz Ramazan ayında sahuru terk etmeyi sevmeyiz.[3]
Sümâe, Ebû Abdillah es-Sâdık’a Oruç tutmak isteyen kimsenin sahur yapıp yapmaması hakkında sordu ve İmam (a.s) şöyle buyurdular: Ramazân ayına gelince bir yudum su içmekle dahi olsa, sahur yapmakta fazilet vardır. Ama nafile oruca gelince ise, sahur yapmak isteyen sahur yapsın. Sahur yapmak istemeyene gelince ise, herhangi bir sakıncası yoktur.[4]
Cafer b. Muhammed’den (a.s) o, babası Muhammed el-Bâkır’dan (a.s), o da kendi babası Ali b. el-Hüseyin’den (a.s), o da İmam Hüseyin’den (a.s) ve o da İmam Ali’den (a.s) aktardığına göre, o şöyle buyurdular: Rasûlullah (s.a.a) şöyle buyurdular: Allah ve melekleri sahur yapan kimselere salat ve selam getirirler.[5]
BAKINIZ:
Musahharâtî (Musahhar) Maddesi
Kaynakça
- ↑ Muhammed Kalacî, Mucemü Luğati’l-Fukaha, s. 242
- ↑ El-Küleynî, el-Kâfî, c. 4, s. 94-5, hadis no: 3; es-Sadûk el-Kummî, Men La Yahzuruhu’l-Fakîh, c. 2, s. 135, hadis no: 1957
- ↑ El-Küleynî, el-Kâfî, c. 4, s. 94, hadis no: 2
- ↑ Es-Sadûk el-Kummî, Men La Yahzuruhu’l-Fakîh, c. 2, s. 135, hadis no: 1958
- ↑ En-Nûrî, Mirza Hüseyin, Müstedrekü’l-Vesâil, c. 7, s. 355, Ebvâbü’s-Sâim, Bab no: 3, Hadis no: 1
Bibliyografi
- En-Nûrî, Mîrzâ Hüseyin, Müstedrekü’l-Vesâil, Müessestü Âli’l-Beyt li İhyâi’t-Türâs, Beyrût, 1408
- Es-Sadûk el-Kummî, Men La Yahzuruhu’l-Fakîh, Müessesetü’n-Neşrî’l-İslâmî, Qum
Muhammed Kalacî, Mucemü Luğati’l-Fukaha, Dârü’n-Nefâis, Beyrût, 1408
- El-Küleynî, el-Kâfî, Dârü’l-Kütübi’l-İslâmiyye, Tahrân, 1367 h.ş.