Bidat

wikishia sitesinden

Bidat (Arapça: بِدْعَت), İslam Peygamberi’nin (s.a.a) vefatından sonra haram olan veya hakkında hiçbir rivayet bulunmayan ve İslam’ın genel ahkam kaidelerine girmeyen bir şeyi dine sonradan sokmaktır. Kur’an-ı Kerim'de ifade edilen buyruklarda, Ehli Sünnet kaynaklarında ve İslam Peygamberi ve İmamların rivayetlerinde bidate karşı çıkılmaktadır. Tüm Şii ve Sünni fıkıhçılar bidati haram kabul etmektedir. Rivayetlerde bidat, küfür ve müşriklik alameti olarak tanımlanmıştır.

İslam mezhepleri arasında dindeki bidatler konusunda fikir ayrılıkları bulunmaktadır ve her mezhep diğer mezhepleri bidat çıkarmakla suçlamaktadır. Müslüman âlimler arasında denilir ki diğerlerine göre en çok İbn-i Teymiyye bidat çıkarmakla ile suçlanmaktadır.

Şiilere göre elleri bağlı namaz kılmak, cemaate teravih namazını kılmak ve namazda "Âmin" demek başlıca bazı bidat örneklerindendir. Bazı Sünni âlimler, bidatin iyi ve kötü olarak ikiye ayrıldığına ve Ömer bin el-Hattab'ın emriyle gelenek olan cemaat ile teravih namazı kılmanın iyi bir bidat olduğuna inanmaktadırlar. Ancak diğer bazı Sünniler ise her türlü bidati haram kabul etmektedir.

Müslüman alimler bidat üzerine çeşitli eserler yazmışlardır. Ebu İshak İbrahim Şatabi'nin el-İttisam kitabı ve Ayetullah Sübhani tarafından yazılan el-Bid'a bu eserlerden birkaçıdır.

Kelime Anlamı

Bidatin çeşitli tanımları bulunmaktadır.[1] el-Bid'a kitabında Şii ve Sünni alimlerin 22 tanımından alıntı yapılmıştır.[2] Örneğin İbn-i Hacer el-Askalani, bidati Sünnete aykırı olan şeyler olarak görmektedir.[3] Seyyid el-Murtaza, bidati dine bir şey eklemek veya dinden bir şey azaltmak olarak tanımlamıştır.[4]

Fıkıhçılar bidati dinde olmayan şeyleri sonradan dine sokmak şekilde değerlendirirler;[5] örneğin dinde mevcut olmayan bir ibadeti tavsiye edilen bir şeymiş gibi dinin bir parçası olarak değerlendirmek bunlardan biridir.[6] Fıkıhçıların fetvasına göre dinde olmayan bir ibadeti hatta sadece dinin bir parçası olarak kabul etmek bile bidattır.[7]

Muhammed Bakır Meclisi daha ayrıntılı bir tanımla bidati İslam Peygamberinden (s.a.a) sonra dinde yasaklanmış veya hakkında hiçbir rivayet bulunmayan ve genel din ahkamına (kurallarına) girmeyen bir şeyin sonradan dinde ortaya çıkması olarak kabul etmektedir.[8]

Bidat, itikadi alanlarda veya dini ahkamlar alanında da olabilir.[9] Bidat sünnete karşı kullanılan bir argümandır; Kur’an-ı Kerim’de yer alan öğretiler ve Peygamber Efendimiz (s.a.a) rivayetleri ve diğer Masumlardan gelen gerçek sünnete karşı saptırıcı bir unsur olarak kullanılır.[10]

Fıkıh-i metinlerinde bidat, “تشریع” (teşr’i) olarak da anılır[11] ve ikisi için de aynı tanım kullanılır.[12]

Bidat ve Büyük Günahlar

Şii ve Sünni rivayetlerde bidati kınayan pek çok hadise değinilmiştir.[13] Bu hususta el-Bid'a kitabında otuz rivayet aktarılmıştır.[14] Örneğin, Ahmed bin Hanbel’in “مُسنَد” Müsned kitabında ve İbn-i Mace Kazvini'nin “سُنَن” Sünen kitabındaki bir hadise göre, Peygamber (s.a.a) dinde sonradan ortaya çıkacak herhangi bir bidati sapkınlık olarak değerlendirmiştir.[15] İbn-i Mace, Peygamberimizden (s.a.a) şöyle nakletmiştir: Bidat ehlinin oruç, namaz, sadaka, hac, umre ve kafirlerin cihadı kabul edilmez.[16] Kuleyni ayrıca el-Kafi kitabında İmam Bakır (a.s) ve İmam Sadık'tan (a.s) her bidatin sapkınlık olduğunu ve her sapkınlığın sonun da cehennem olduğunu nakletmiştir.[17]

Ayetullah Sübhani, bidati Günahı Kebire’lerden (büyük günah) biri olarak kabul etmiştir.[18] Şeyh Saduk, “مَن لا یَحضُرُه الفقیه” (men la Yahduru-l Fakih) adlı kitabındaki büyük günahlar bölümünde bidatle ilgili hadislerden de bahsetmiştir.[19] Bahsi geçen alime göre İmam Bakır (a.s.) bidati küfür ve şirk olarak görüyordu.[20]

Kur’an-ı Kerim'de Bidat Konusu

Müslüman fıkıhçılar ve fakihlere göre Kur’an-ı Kerim ayetlerinde bidat haram kılınmıştır.[21] Bu hususta zikredilen ayetler arasında Hadid Suresi 27. Ayet, Nahl Suresi 116. Ayet,[22] En’am Suresi 65 ile 159. Ayetler ve Tevbe Suresi 31. ayetlerdir.[23]

Hadid Suresi'nin 27. ayetine göre Allah, Hıristiyanlar için ruhbanlığı meşrulaştırmadı ve bu gelenek onlar için zamanla bir bidat halini aldı.[24] Ayrıca Nahl Suresi'nin 116. ayetinde şöyle geçmektedir: "Kendiniz için bir şeyi helal veya haram kılmayın ve Allah adına yalan söylemeyin."[25] Seyyid Muhammed Hüseyin Tebatebayi'ye göre ayetin içeriği, müminlerin dinde bidat yapmasının haram olduğunu göstermektedir.[26]

Fıkh-i Hükmü

Fıkıhçılar, sapkınlığa yol açan her şeyi haram kabul ederler.[27] Örneğin, Muhakkık Hilli mahkemede bir görgü tanığının (şahidin) nasıl yemin edeceği konusunda şunları söylemiştir: Allah adına olmadığı sürece kutsal kitaplar üzerine, Peygamber Efendimiz (s.a.a) ve masum imamlar üzerine yemin etmek caiz değildir. Çünkü bu bidattir.[28] İmamiye fakihlerinden alıntılanan Cevaharü-l Kelam kitabında da abdestte yüzün ve kolların üçüncü kez yıkanmasının bidat ve haram olduğu belirtilmektedir.[29]

Molla Ahmed Naraki'ye göre Müslümanlar bidatin kutsallığı konusunda icma “اِجماع” (fikir birliği) etmişlerdir.[30] Yine bu alime göre bidatin haram kılınmasını İslam'ın gerekliliklerinden biri ve “احکام مُسَلَّم” (hükmü malum) ahkamlardan biri olarak kabul etmektedir.[31]

Müslümanlar Arasında Bidat Suçlamasının Yaygınlaşması

Müslümanlar arasında neyin bidat olduğu konusunda her zaman fikir ayrılıkları yaşanmıştır.[32] İbn-i Rüşd'e göre, İslam mezheplerinin her biri diğer mezhepleri bidat yapmakla suçlamaktadır.[33] Örneğin Vahhabi inancındakiler ve Hanbelilere göre Farabi, İbn-i Sina, Şii Felsefeciler, Mutezile, Eş'ariler ve Hariciler gibi tüm felsefecileri ehli bidat olarak kabul ederler.[34]

Eş'ariler, kendileri dışında Mutezile, Şiiler ve Batiniye gibi tüm İslami mezhepleri bidat ehli olarak kabul etmektedirler.[35] Bunun yanı sıra Şii akidesine göre Sünniler, Gulatlar, Mutezile, Hariciler ve Sufiler bidat ehlidir.[36]

Müslüman âlimler arasında en çok İbn-i Teymiyye'nin başkalarını bidatla suçladığı söylenmektedir.[37] Bu alim Kur’an-ı Kerim'de, Peygamberimizin (s.a.a) sünnetinde, sahabelerde veya tabiinlerde kaynağına rastlamadığı her amel veya inancı bidat olarak değerlendirmiştir.[38]

İmamiye Şiileri, namazda el bağlamayı[39], cemaatle teravih namazı kılmayı[40], namazda Amin demeyi[41] ve bir defada üç talak ile boşanmayı caiz kabul etmek[42] gibi durumları bidat olarak kabul etmektedirler.[43]

İyi ve Kötü Bidat Ayırımı

Şafii, İbn-i Hazm, Gazali ve İbn-i Esir[44] gibi bazı Sünni âlimleri her bidati kötü olarak görmemiş ve ayrıca iyi bidatlerden de söz etmektedirler.[45] İkinci halife Ömer bin Hattab'ın teravih namazının cemaatle kılınması emrini iyi bir bidat olarak nitelendirerek bunun güzel bir bidat olduğunu belirtirler.[46] Gazâlî’nin yazdıklarına göre sünnete aykırı olan ve şeri bir emri ortadan kaldıran şey bidattır.[47] Bazı Sünni alimler ise bidati Ameli hükümler’e göre beş kısma “احکام خمسه” (Ahkam-ı Hamsi) ayırmışlardır: Farz, haram, müstehap, mekruh ve mubah.[48]

Çoğu Şii alimi ve bazı diğer Sünni alimler bu hükümleri kabul etmemektedir. Örneğin Şehidi Evvel şöyle yazmıştır: Peygamber Efendimiz'den (s.a.a) sonra şekillenen yeni kaideler beş kısma ayrılmaktadır; Kur’an-ı Kerim'in toplanarak bir kitap olarak derlenmesini vacip, geçici nikahın (Muta Nikahı) haram, medrese inşası müstehap, aşırı yemenin mekruh ve refah (kolaylık) sağlayan eşyaların caiz olması gibi. Bunun yanı sıra bidat de haram sayılmaktadır.[49] Sübhani'ye göre ise Zikir adlı kitabında bunların yanında mekruh bidatten de söz etmiştir.[50] Muhammed Bakır Meclisi, "Her bidat haramdır" şeklindeki rivayete atıfta bulunarak, bidatin beş türe ayrılmasını reddetmiştir.[51]

Sünni bir alim olan Şatibi de bidatin türlere ayrılmasına karşı çıkmıştır. İlk itirazı, şer’i bir delili olmadığı için bu ayrımı yapmanın bizzat kendisinin bir bidat olmasıdır. İkinci itirazı farz, müstehap ve mubah bidat kavramının kendi içinde çelişkili bir kavram olmasıdır. Çünkü bir şeyin farz, müstehap veya mubah olmasının bir nedeni varsa o şey zaten artık bidat olmayacaktır. Zira bidat, şer’en bir sebebi olmayan şeydir.[52]

Mubahete

İmam Sadık'ın (a.s.) Peygamberimizden (s.a.a) alıntı yaparak bidat ehliyle başa çıkma yöntemine ilişkin bir hadisinde “بَاهِتُوهُمْ” (bahituhum) ifadesi kullanılan bir yöntem önerilmiş ve bazı Şii alimleri buna katılmadığını dile getirmişlerdir.[53] Seyyid Ebu-l Kasım Hoyi ve Seyyid Muhammed Rıza Gülpayegani gibi bazıları, bunun bidat ehline iftira atmak anlamına geleceğine inanıyor.[54] Feyzi Keşani ve Seyyid Abdul Kerim Musevi Erdebili gibi diğer alimler ise şöyle: Amaç bidat ehlini şaşırtmaktır. Yani onlarla tartışarak ikna edip susturmaktır.[55] Sahip Riyaz, yalan söylemek haram olduğu için, bidat ehline yalan söylemeyi caiz görmemiştir.[56]

Bidat Hakkında Yazılmış Kitaplar

Geçmişten günümüze kadar birçok Müslüman alimleri bidatle ilgili çeşitli kitaplar ve risaleler yazmışlardır.[57] Bunlardan bazıları şunlardır:

  • “البِدَع و النّهی عنها” el-Bid’a ve-l Nehyi Anha, “ابن‌وضّاح قرطبی” İbn-i Vezzah Kurtubi tarafından kaleme alınmıştır.
  • “الحوادث و البِدَع” el-Hevadisü ve-l Bid’a, “طرطوشی” Tartuşi tarafından yazılmıştır.
  • “الباعث” el-Ba'es, “ابوشامه” Ebu Şame tarafından kaleme alınmıştır.
  • “التعصام” el-İ’tisam, “ابواسحاق ابراهیم شاطبی” Ebu İshak İbrahim Şatibi tarafından yazılmıştır.
  • “البِدَع المُحدَثه” el-Bid’atü-l Muhaddis, “ابوالقاسم کوفی” Ebu-l Kasım tarafından kaleme alınmıştır.
  • “البِدَع” el-Bid’a, “جعفر باقری” Cafer Bakır-i tarafından yazılmıştır.[58]


Kaynakça

  1. Sübhani, el-Bid’a, 1416 H., s.25.
  2. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s. 25-30.
  3. Sübhani, el-Bid’a, 1416 H., s.25.
  4. Sübhani, el-Bid’a, 1416 H., s.28.
  5. Örneğin bkz. Tebatebayi, Riyadh el-Masa'il, 1418 Hicri Kameri, cilt 8, s. 175; Khoii, kurtuluş yolu, 1416 Hicri Kameri, cilt 3, s. 428.
  6. Hoyi, kurtuluş yolu, 1416 Hicri Kameri, cilt 3, s. 428.
  7. Örneğin Hoyi, Hoyi Ansiklopedisi , 1418 Hicri Kameri, cilt 6, s. 355'e bakınız.
  8. Bkz.Maclisi, Buharü-l Envar, 1403 Hicri Kameri, cilt 71, s. 202 ve 203.
  9. Muarifü-l Fıkh-i İslami Vakfı, Fıkıh usulü, 2009, s.75.
  10. Muarifü-l Fıkh-i İslami Vakfı, Fıkıh usulü, 2009, s.75.
  11. Örneğin bkz. Naraghi, Avad el-Ayyam, 1417 Hicri Kameri, s. 319.
  12. Hoyi, Hoyi vakfı, 1418 Hicri Kameri, cilt 6, s. 355; Naraki, Avad el-Eyyam, 1417 H., s.319.
  13. Sübhani, el-Bid’a, 1416 H., s.15.
  14. Bkz. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s. 15-21.
  15. Bkz. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s. 15 ve 16.
  16. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s.17.
  17. Kuleyni, el-Kafi, 1407 Hicri Kameri, 1. cilt, s.56.
  18. Bkz. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s.5.
  19. Bakınız Şeyh Seduk, içtihatlara katılmıyorum, 1413 Hicri Kameri, cilt 3, s. 572.
  20. Şeyh Seduk, La Yahdhra el-Fakih'den, 1413 Hicri Kameri, cilt 3, s.572.
  21. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s. 13-15.
  22. Tebatebayi, el-Mizan, 1417 Hicri Kameri, cilt 12, s. 365.
  23. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s. 13 ve 14.
  24. Tebatebayi, el-Mizan, 1417 Hicri Kameri, cilt 19, s.173.
  25. Kaviyanpur tarafından çevrildi.
  26. Tebatebayi, el-Mizan, 1417 Hicri Kameri, cilt 12, s. 365.
  27. Naraki, Avad el-Eyyam, 1417 H., s.319.
  28. Muhakkık Hilli, el-Nihaye ve-l Nukte, 1412 Hicri Kameri, 2. cilt, s.78.
  29. Necefi, Cevahar el-Kelam, Beyrut, 2. cilt, s.276.
  30. Bkz. Naraghi, Avad el-Ayyam, 1417 Hicri Kameri, s.319.
  31. Bkz. Naraghi, Avad el-Ayyam, 1417 Hicri Kameri, s.319.
  32. Bakınız, "Bidat; Giriş, Tanımları ve Bölümleri", s. 560.
  33. Bakınız, "Bidat; Giriş, Tanımları ve Bölümleri", s. 560.
  34. Bakınız, "Bidat; Giriş, Tanımları ve Bölümleri", s. 560.
  35. Bakınız, "Bidat; Giriş, Tanımları ve Bölümleri", s. 561.
  36. Bakınız, "Bidat; Giriş, Tanımları ve Bölümleri", s. 561.
  37. Tarmi, "bidat", s. 517.
  38. Tarmi, "bidat", s. 517.
  39. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s.160 ve 161.
  40. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s.179.
  41. Pakteçi, "bidat; Tarihsel İncelemesi", s. 566.
  42. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s. 199 ve 200.
  43. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s. 119.
  44. Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s. 26 ve 27.
  45. Tabasi, Halifeliğin Sorunlarında İçtihat Çalışmaları, 1429 H., s. 168; Sübhani, el-Bid’a, 1416 Hicri Kameri, s. 26 ve 27
  46. Tabasi, halifeliğin meselelerinde hukuksal çalışmalar, 1429 H., s.168.
  47. el-Ghazali, Revival of Sciences, 1406 Hicri Kameri, cilt 2, s. 4 ve 5.
  48. Şatıbi, el-Ittisam, 1412 Hicri Kameri, cilt 1, s. 241-245.
  49. Bakın ilk şehit, Kurallar ve Yararları, 1400 Hicri Kameri, cilt 2, s. 144-146.
  50. Sübhani, el-Bid’a, 1416 H., s.28.
  51. Bkz. Meclisi, Mirror of Minds, 1404 Hicri Kameri, cilt 1, s. 193.
  52. Şatibi, el-Ittasam, 1412 Hicri Kameri, cilt 1, s. 246'ya bakınız.
  53. Kuleyni, el-Kafi, 1407 Hicri Kameri, 2. cilt, s.375.
  54. Hoyi, Mesbah el-Fakih, 1417 Hicri Kameri, 1. cilt, s. 281; Golpayegani, el-Dar el-Manzoud, 1412 Hicri Kameri, 1. cilt, s.149.
  55. Bakınız Feyz Kashani, el-Vafi, 1406 Hicri Kameri, 1. cilt, sayfa 245; "Yalan ve iftira hakkında 5 taklit yetkilinin fetvası", ISNA veb sitesi, 27 Mart 2017, 17 Temmuz 2016'da görüldü
  56. Tebatebayi, Matematik Problemleri, 1418 Hicri Kameri, cilt 16, s.42.
  57. Sübhani, el-Bid’a, 1416 H., s.9.
  58. Sübhani, el-Bid’a, 1416 H., s.9.

Bibliyografya

  • Kavianpour tarafından çevrilen Kur’an.
  • Pakeçi, Ahmad, "Heresy; تاریخی Historical Study", The Great Islamic Encyclopedia, Cilt 11, Tahran, Büyük İslam Ansiklopedisi Merkezi, Birinci *Baskı, 2002.
  • Hoyi, Seyyed Abolghasem, The Path of Salvation, Collected by Musa Mufid el-Din Asi Ameli, Kum, el-Muntakhb Publishing, First Edition, 1416 Hicri Kameri.
  • Hoyi, Seyyed Abolghasem, İmam Hoyi Encyclopedia, Kum, İmam Hoyi Revival Institute, ilk baskı, 1418 Hicri Kameri.
  • Hoyi, Seyyed Abolghasem Hoyi, Mesbah el-Fikhah, rapor Mirza Muhammed Ali Tavhidi, Kum, Ansarian, dördüncü baskı, 1417 Hicri Kameri.
  • Sübhani, Cafar, el-Bid’a; Kavramlar, Sınırlar ve Eserler, Kum, İmam Sadık Enstitüsü, 1416 Hicri Kameri.
  • Şatbi, Ibrahim bin Musa, el-Ittisam, araştırma Salim bin Eid el-Hilali, Riyad, Dar İbn-i Affan, ilk baskı, 1412 Hicri Kameri.
  • Şeyh Seduk, Muhammed İbn-i Ali, Man La Yahdhra el-Fakih, Ali Ekber Ghaffari, Kum İlahiyat Fakültesi Öğretmenler Cemiyeti'ne bağlı İslam Yayınları Ofisi, ikinci baskı, 1413 Hicri Kameri.
  • Tarmi, "Sapkınlık", İslam Dünyası Ansiklopedisi, Tahran, İslam Ansiklopedisi Vakfı, İkinci Baskı, 1996.
  • Tebatebayi, Seyyed Ali, Riyadh el-Masa'il fi Tahikik el-Ahkam bal el-Dalil, Kum, el-Albayt Institute, ilk basım, 1418 Hicri Kameri.
  • Tebatebayi, Seyyed Muhammed Hussein, el-Mizan Fi Tefsir el-Kuran, Kum, Kum İlahiyat Fakültesi Öğretmenler Cemiyeti İslam Yayınları Ofisi, beşinci baskı, 1417 Hicri Kameri.
  • Tabasi, Nacmuddin, Çatışma Konularında Hukuk Araştırmaları, Kum, Kum Seminary Islamic Propaganda Office, Birinci Baskı, 1429 Hicri Kameri.
  • el-Ghazali, Muhammed, Revival of the Sciences of Religion, Beyrut, Dar el-Fikr, birinci baskı, 1406 Hicri Kameri.
  • "Yalan ve iftira hakkında 5 taklit yetkilinin fetvası", ISNA veb sitesi, 27 Mart 2017, 17 Temmuz 2016'da görüldü
  • Feyz Kashani, Muhammed Mohsen, el-Vafi, araştırma Zia-ud-Din Hosseini Isfahani, Isfahan, Library of İmam Amir el-Mo'menin, birinci basım, 1406 Hicri Kameri.
  • Kuleyni, Muhammed İbn-i Ya'kub, el-Kafi, Ali Akbar Ghaffari'nin araştırması, Tahran, İslam Kütüphanesi, dördüncü baskı, 1407 Hicri Kameri.
  • Past, Nasır, "Innovation", The Great Islamic Encyclopedia, Cilt 11, Tahran, Büyük İslam Ansiklopedisi Merkezi, Birinci Baskı, 2002.
  • Golpayegani, Seyyed Muhammed Reza, el-Dar el-Manzoud Fi Ahkam el-Hudud, Kum, Dar el-Kuran el-Karim, ilk baskı, 1412 Hicri Kameri.
  • Maclisi, Muhammed Bakir, Bihar el-Enver el-Came'a, saf İmamların haberleri için, alimler tarafından toplu düzeltme, Beyrut, Dar el-Ihyaa el-*Tarath el-Arabi, ikinci baskı, 1403 Hicri Kameri.
  • Maclisi, Muhammed Bakir, The Mirror of the Minds in Explanation of the Peygamber, Seyyid Hashim Rasuliyah tarafından yapılan araştırma, *Tahran, İslam Kütüphanesi, İkinci Baskı, 1404 Hicri Kameri.
  • Muhakkık Halli, Ca'far bin Hasna, el-Nahayah va Naktha, Office of Islamic Publications, Kum, Office of Islamic Publications Office of the *Society of the Seminary of the Seminary, birinci baskı, 1412 Hicri Kameri .
  • İslam Hukuku Ansiklopedisi, Ehl-i Beyt (as) dinine göre İçtihat Kültürü, Kum, İslam Hukuku Enstitüsü Ansiklopedisi, ikinci baskı, 2009.
  • Necefi, Muhammed Hassan, Cavahar el-Kalam fi Sharh Sharh Sharia el-Islam, Abbas Kuchani ve Ali Akhundi tarafından düzenlenmiştir, Beyrut, Dar el-Ihyaa el-Tarath el-Arabi, yedinci baskı, Bita.
  • Naraki, Ahmad, Ava'id el-Eyyam, helal ve haram konularının kural ve mühimmat kurallarının ifadesinde, Kum, Kum Ruhban Okulu İslami Propaganda Ofisi Yayınları, birinci baskı, 1417 Hicri Kameri.