İçeriğe atla

Ebu Hamza Sumali Duası: Revizyonlar arasındaki fark

düzenleme özeti yok
imported>Hassanzadeh
Değişiklik özeti yok
imported>Husein
Değişiklik özeti yok
13. satır: 13. satır:
}}</onlyinclude>
}}</onlyinclude>
{{Yakarış}}
{{Yakarış}}
'''Ebu Hamza Sumali duası''' (Arapça: '''دعاء أبي حمزة الثمالي'''), Ebu Hamza Sumali’nin [[İmam Zeynel Abidin]]’den (a.s) naklettiği bir [[dua]]dır. Bu dua, çok yüce kavram ve mefhumları içermekte, etkili ve beliğ tabirleri kapsamaktadır. [[Kabir azabı|Kabir]] ve [[kıyamet]] zorlukları, [[günah]] yükünün karanlık, yalnızlık ve ağırlığı, [[Hz. Resulullah]] ve Masum [[Ehlibeyt]]ine itaat ve bağlılığın gerekliliğini konu alan sözleri içermektedir. Bu dua daha çok [[Ramazan]] ayının seher vakitlerinde okunmakta ve [[Ramazan ayı]]nda seher vakti okunan en uzun dua olma özelliğini taşımaktadır.
'''Ebu Hamza Sumali duası''' (Arapça: '''دعاء أبي حمزة الثمالي'''), Ebu Hamza Sumali’nin [[İmam Zeynel Abidin]]’den (a.s) naklettiği bir [[dua]]dır. Bu dua, çok yüce kavram ve mefhumları içermekte, etkili ve beliğ tabirleri kapsamaktadır. [[Kabir azabı|Kabir]] ve [[kıyamet]] zorlukları, [[günah]] yükünün karanlık, yalnızlık ve ağırlığı, [[Hz. Resulullah]] (s.a.a) ve Masum [[Ehlibeyt]]ine (a.s) itaat ve bağlılığın gerekliliğini konu alan sözleri içermektedir. Bu dua daha çok [[Ramazan]] ayının seher vakitlerinde okunmakta ve [[Ramazan ayı]]nda seher vakti okunan en uzun dua olma özelliğini taşımaktadır.
== İsmi ==
== İsmi ==
Ebu Hamza Sumali, [[İmam Seccad]], [[İmam Bakır]] ve [[İmam Sadık]]’ın (a.s) ashabındandır ve [[dua]]yı İmam Seccad’dan nakletmiştir. Duayı naklettiği için dua onun adıyla anılmıştır.
Ebu Hamza Sumali, [[İmam Seccad]] (a.s), [[İmam Bakır]] (a.s) ve [[İmam Sadık]]’ın (a.s) ashabındandır ve [[dua]]yı İmam Seccad’dan (a.s) nakletmiştir. Duayı naklettiği için dua onun adıyla anılmıştır.


== Senedi ==
== Senedi ==
24. satır: 24. satır:
  |quote  = '''[[İmam Humeyni]] (r.a):'''<br />
  |quote  = '''[[İmam Humeyni]] (r.a):'''<br />
<font color=green>'''“Ebu Hamza Sumali duası, ubudiyetin en yüce mazharıdır ve bu içerikte bir dua, ubudiyet lisanında beşer arasında bulunmamaktadır.”'''</font>
<font color=green>'''“Ebu Hamza Sumali duası, ubudiyetin en yüce mazharıdır ve bu içerikte bir dua, ubudiyet lisanında beşer arasında bulunmamaktadır.”'''</font>
  |source = <sub>{{enot|Şerh Cunud Cehl ve Akıl, s. 146.}}</sub>
  |source = <sub>{{enot|Şerh-i Cunud-u Cehl ve Akıl, s. 146.}}</sub>
  |align  = left
  |align  = left
}}
}}
Seyyid ibn Tavus, “İkbalu’l-A’mal”<ref>İbn Tavus, İkbalu’l-A’mal, s. 334, 345.</ref> kitabında, kendi senedi ile Ebu Muhammed Harun bin Musa Tel’akberi’den, Hasan bin Mahbub Zirad’ın senediyle Ebu Hamza Sumali’den şöyle [[rivayet]] etmektedir: “[[İmam Zeynel Abidin (a.s)]] [[Ramazan ayı]] gecelerinde geceyi daha çok [[namaz]] kılmakla geçirir ve seher vakitlerinde bu [[dua]]yı okurdu…”<br />
Seyyid İbn-i Tavus, “İkbalu’l-A’mal”<ref>İbn-i Tavus, İkbalu’l-A’mal, s. 334, 345.</ref> kitabında, kendi senedi ile Ebu Muhammed Harun b. Musa Tel’akberi’den, Hasan b. Mahbub Zirad’ın senediyle Ebu Hamza Sumali’den şöyle [[rivayet]] etmektedir: “[[İmam Zeynel Abidin (a.s)]] [[Ramazan ayı]] gecelerinde geceyi daha çok [[namaz]] kılmakla geçirir ve seher vakitlerinde bu [[dua]]yı okurdu…”<br />


Bu duayı, [[Şeyh Tusi]] “Misbahu’l-Mutahaccid”<ref>Tusi, Misbahu’l-Mutahaccid, s. 405, 146.</ref>, Kef’emi, “Beledu’l-Emin”<ref>Kef’emi, el-Beledu’l-Emin, s. 288, 299.</ref> ve “el-Misbah”<ref>Kef’emi, el-Misbah, s. 781, 797.</ref>, Meclisi, “Zadu’l-Mead”<ref>Meclisi, Zadu’l-Mead, s. 92, 103.</ref> ve “[[Biharu’l-Envar]]”<ref>Meclisi, Biharu’l-Envar, c. 95, s. 82.</ref> ve Şeyh Abbas Kummi, “[[Mefatihu’l-Cinan]]”<ref>Kummi, Mefatihu’l-Cinan, s. 334, 358.</ref> kitaplarında nakletmiştir.
Bu duayı, [[Şeyh Tusi]] “Misbahu’l-Mutahaccid”<ref>Tusi, Misbahu’l-Mutahaccid, s. 405, 146.</ref>, Kef’emi, “Beledu’l-Emin”<ref>Kef’emi, el-Beledu’l-Emin, s. 288, 299.</ref> ve “el-Misbah”<ref>Kef’emi, el-Misbah, s. 781, 797.</ref>, Meclisi, “Zadu’l-Mead”<ref>Meclisi, Zadu’l-Mead, s. 92, 103.</ref> ve “[[Biharu’l-Envar]]”<ref>Meclisi, Biharu’l-Envar, c. 95, s. 82.</ref> ve Şeyh Abbas Kummi, “[[Mefatihu’l-Cinan]]”<ref>Kummi, Mefatihu’l-Cinan, s. 334, 358.</ref> kitaplarında nakletmiştir.


== İçeriği ==
== İçeriği ==
[[Dua]] “[[Allah]]'ım! Cezalandırarak beni edeplendirme”{{enot|«إِلَهِي لا تُؤَدِّبْنِي بِعُقُوبَتِكَ»}} cümlesiyle başlamakta ve “Yaşamımda bana verdiğin şeylere beni razı ve hoşnut eyle; ey merhametlilerin en merhametlisi!” {{enot|«وَ رَضِّنِي مِنَ الْعَيْشِ بِمَا قَسَمْتَ لِي يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ»}} cümlesi ile sona ermekte ve yüce mana, beliğ lafız ve nefis ifadeleri içermektedir. Dua, [[tövbe]], tevazu ve takva yolunu betimlemekte, [[Allah]]’ın büyük nimetlerini sayarak, [[kabir]] ve [[kıyamet]] zorlukları, [[günah]] yükünün karanlık, yalnızlık ve ağırlığını hatırlatmış ve [[Hz. Resulullah]] ve Masum [[Ehlibeyt]]ine itaat ve bağlılığın gerekliliğine vurgu yapmıştır. Yine duada; rızık bolluğu, [[hac]], şeytan ve yöneticilerin şerrinden mahfuz kalma, kötü sıfatlar, tembellik, hayal kırıklığı, hüsran, üzüntü ve kederden korunma istenmiştir. Duada, teoloji (Allah’ı tanıtan bilim dalı), Eskatoloji (dünyanın sonunu anlatan bilim dalı) yanı sıra, [[nübüvvet]] ve [[imamet]] makamlarına tekit edilmiş ve her mümin bireyin dünya ve [[ahiret]] saadeti için dileğini ortaya koyduğu en kapsamlı isteklerde bulunulmuştur.<ref>Dairetu’l-Maarif Teşeyyü, c. 7, s. 521.</ref>
[[Dua]] “[[Allah]]'ım! Cezalandırarak beni edeplendirme”{{enot|«إِلَهِي لا تُؤَدِّبْنِي بِعُقُوبَتِكَ»}} cümlesiyle başlamakta ve “Yaşamımda bana verdiğin şeylere beni razı ve hoşnut eyle; ey merhametlilerin en merhametlisi!” {{enot|«وَ رَضِّنِي مِنَ الْعَيْشِ بِمَا قَسَمْتَ لِي يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ»}} cümlesi ile sona ermekte; yüce mana, beliğ lafız ve nefis ifadeleri içermektedir. Dua, [[tövbe]], tevazu ve takva yolunu betimlemekte, [[Allah]]’ın büyük nimetlerini sayarak, [[kabir]] ve [[kıyamet]] zorlukları, [[günah]] yükünün karanlık, yalnızlık ve ağırlığını hatırlatmış; [[Hz. Resulullah]] (s.a.a) ve Masum [[Ehlibeyt]]ine (a.s) itaat ve bağlılığın gerekliliğine vurgu yapmıştır. Yine duada, rızık bolluğu, [[hac]], şeytan ve yöneticilerin şerrinden mahfuz kalma, kötü sıfatlar, tembellik, hayal kırıklığı, hüsran, üzüntü ve kederden korunma istenmiştir. Duada, teoloji (Allah’ı tanıtan bilim dalı), Eskatolojinin (dünyanın sonunu anlatan bilim dalı) yanı sıra, [[nübüvvet]] ve [[imamet]] makamlarına tekit edilmiş; her mümin bireyin dünya ve [[ahiret]] saadeti için dileğini ortaya koyduğu en kapsamlı isteklerde bulunulmuştur.<ref>Dairetu’l-Maarif Teşeyyü, c. 7, s. 521.</ref>


== Duanın Arapçası ve Türkçe Anlamı ==
== Duanın Arapçası ve Türkçe Anlamı ==
104. satır: 104. satır:
  |quote = '''
  |quote = '''
<font color=green>'''Rahman (ve) rahim (olan) Allah'ın adıyla.'''<br />
<font color=green>'''Rahman (ve) rahim (olan) Allah'ın adıyla.'''<br />
'''“Allahım; cezalandırarak bana terbiye verme. Kendi başıma bırakarak da tuzağına duçar etme. Ey Rabbim! Nereden bir hayır umarım; oysa senin katından başka kimseden hayır gelmez. Kurtuluşa nasıl erebilirim; oysa, ancak senin lütfunla kurtuluşa erişilir. Ne iyi amel sahibi, senin yardım ve merhametinden gânidir; ne de kötü işler yapıp sana karşı gelen ve senin hoşnutluğunu kazanmayan senin kudret ve tasallutundan çıkabilir.'''<br />
'''“Allah'ım! Cezalandırarak bana terbiye verme. Kendi başıma bırakarak da tuzağına duçar etme. Ey Rabbim! Nereden bir hayır umarım; oysa senin katından başka kimseden hayır gelmez. Kurtuluşa nasıl erebilirim; oysa, ancak senin lütfunla kurtuluşa erişilir. Ne iyi amel sahibi, senin yardım ve merhametinden gânidir; ne de kötü işler yapıp sana karşı gelen ve senin hoşnutluğunu kazanmayan senin kudret ve tasallutundan çıkabilir.'''<br />


'''Ey Rabbim, ey Rabbim, ey Rabbim!(bu sözü nefesi kesilinceye kadar tekrarlardı). Seni, seninle tanıdım. Sen beni kendine yönelttin ve kendi kapına çağırdın. Eğer senin yardımın olmasaydı, senin kim olduğunu bilemezdim. Hamt (bütün övgüler) Allah’a mahsustur. O Allah’a ki ben O’nu çağırıyorum bana icabet ediyor; oysa O beni çağırdığında ben gevşek davranıyorum. Hamt Allah’a mahsustur; Allah’a ki istediğimi veriyor; oysa benden ödünç isteğince, (kullarına borç vermemi) isteyince cimrilik ediyorum.'''<br />
'''Ey Rabbim, ey Rabbim, ey Rabbim!(bu sözü nefesi kesilinceye kadar tekrarlardı). Seni, seninle tanıdım. Sen beni kendine yönelttin ve kendi kapına çağırdın. Eğer senin yardımın olmasaydı, senin kim olduğunu bilemezdim. Hamd (bütün övgüler) Allah’a mahsustur. O Allah’a ki ben O’nu çağırıyorum, bana icabet ediyor; oysa O beni çağırdığında ben gevşek davranıyorum. Hamd Allah’a mahsustur; Allah’a ki istediğimi veriyor; oysa benden ödünç isteğince, (kullarına borç vermemi) isteyince cimrilik ediyorum.'''<br />


'''Hamt O Allah’a mahsustur ki, istediğim vakit hacetim için O’nu çağırıyorum ve sırrımı bir aracı olmadan O’na açıyorum, O da hacetimi karşılıyor. Hamt O Allah’a mahsustur ki, O’ndan başkasını çağırmam. Eğer O’ndan başkasını çağırsaydım bile bir sonuç vermez. Hamt O Allah’a mahsustur ki, O’ndan başkasına ümit bağlamam; eğer O’ndan başkasına ümit bağlarsam, benim ümidim hiçe çıkar. Hamt O Allah’a mahsustur ki, işlerimi O üzerine aldı ve beni onurlandırdı. Beni, halka terk etmeyerek halkın küçümsemesinden kurtardı. Hamt O Allah’a mahsustur ki, benden gani olduğu halde kendisini bana dost kıldı. Hamt O Allah’a mahsustur ki, hiç bir günah işlememişim gibi bana yumuşak davranıyor, benim yanımda övgüye en layık olan Rabbimdir ve ben O’na hamt ediyorum.'''<br />
'''Hamd O Allah’a mahsustur ki istediğim vakit hacetim için O’nu çağırıyorum ve sırrımı bir aracı olmadan O’na açıyorum, O da hacetimi karşılıyor. Hamd O Allah’a mahsustur ki O’ndan başkasını çağırmam. Eğer O’ndan başkasını çağırsaydım bile, bir sonuç vermez. Hamd O Allah’a mahsustur ki O’ndan başkasına ümit bağlamam; eğer O’ndan başkasına ümit bağlarsam, benim ümidim hiçe çıkar. Hamd O Allah’a mahsustur ki işlerimi O üzerine aldı ve beni onurlandırdı. Beni, halka terk etmeyerek, halkın küçümsemesinden kurtardı. Hamd O Allah’a mahsustur ki benden gani olduğu halde kendisini bana dost kıldı. Hamd O Allah’a mahsustur ki hiç bir günah işlememişim gibi bana yumuşak davranıyor, benim yanımda övgüye en layık olan Rabbimdir ve ben O’na hamd ediyorum.'''<br />


'''Allahım; ben, istekleri sana yöneltmenin yolunu açık görüyorum. Sana doğru coşan ümit pınarlarını dolu buluyorum. Sana ümit besleyene yardımın lütfunla hazırdır. Seni çağıranların yüzüne duâ kapıları açıktır. Biliyorum ki, ümit edenlerin hacetini yerine getiren; perişan olanların hallerini gözeten gerçekten de sensin. Ve biliyorum ki senin kerem ve ihsanın için yakarmak, kaza ve kaderine rıza göstermek cimrilerin tutumlarına karşı bana bir mükafattır ve dünya taliplerinin ellerindekinden ihtiyaçsızlıktır.'''<br />
'''Allah'ım! Ben, istekleri sana yöneltmenin yolunu açık görüyorum. Sana doğru coşan ümit pınarlarını dolu buluyorum. Sana ümit besleyene yardımın lütfunla hazırdır. Seni çağıranların yüzüne duâ kapıları açıktır. Biliyorum ki ümit edenlerin hacetini yerine getiren; perişan olanların hallerini gözeten gerçekten de sensin. Ve biliyorum ki senin kerem ve ihsanın için yakarmak, kaza ve kaderine rıza göstermek cimrilerin tutumlarına karşı bana bir mükafattır ve dünya taliplerinin ellerindekinden ihtiyaçsızlıktır.'''<br />


'''Sana doğru hareket edenin mesafesi yakındır. Muhakkak ki, kullarınla aranda bir engel koymamışsın (seni basiret gözüyle müşahede edebilirler). Fakat ne var ki, insanların yaptıkları, onlara bir engel teşkil ediyor. Ben, isteğimi senin kapına getirmişim. Hacetimi sana bildiriyorum; sana sığınıyorum, yakarışımı sana aracı kılıyorum; halbuki, duâmın katında kabul olunmasına ve affına layık değilim. Ama ben, senin keremine güveniyor ve vaadinin doğruluğuyla huzur buluyorum. Birliğine olan imanım, senden başka Rabbim olmadığına dair yakin ve marifetimle sana yöneliyorum. Senden başka tapılacak hiç bir mabut yoktur, birsin ve ortağın yoktur.'''<br />
'''Sana doğru hareket edenin mesafesi yakındır. Muhakkak ki kullarınla aranda bir engel koymamışsın (seni basiret gözüyle müşahede edebilirler). Fakat ne var ki insanların yaptıkları, onlara bir engel teşkil ediyor. Ben, isteğimi senin kapına getirmişim. Hacetimi sana bildiriyorum; sana sığınıyorum; yakarışımı sana aracı kılıyorum; halbuki duâmın katında kabul olunmasına ve affına layık değilim. Ama ben, senin keremine güveniyor ve vaadinin doğruluğuyla huzur buluyorum. Birliğine olan imanım, senden başka Rabbim olmadığına dair yakin ve marifetimle sana yöneliyorum. Senden başka tapılacak hiç bir mabut yoktur; birsin ve ortağın yoktur.'''<br />


'''Allahım; “Allah’ın fazlından isteyin; Allah daima sizlere karşı şefkatlidir-merhametlidir” diye buyuran sensin. Sözün haktır ve vaadin doğrudur. Ey mevlam, kullarına, senden hacet istemeği emrettiğin halde onları bahşişinden mahrum etmek senin şanından uzaktır. Sen, kullarına sayısız bahşişlerde bulunansın. Kullarına, sürekli şefkatli ve raufsun. Allahım; küçüklüğümde nimetlerinle beni eğiten ve büyüdüğümde, ismimi yücelten sensin. Ey dünyada beni ihsan ve lütfuyla terbiye eden ve ahirette kendi af ve keremine ümitlendiren (Rabbim),Ey Mevlam! Beni sana yönlendiren seni tanımamdır ve sana olan sevgim senin katında şefaatçimdir. Ben kendi yol gösteren ve şefaatçimin doğruluğundan eminim.<br />
'''Allah'ım! “Allah’ın fazlından isteyin; Allah daima sizlere karşı şefkatlidir-merhametlidir” diye buyuran sensin. Sözün haktır ve vaadin doğrudur. Ey mevlam! Kullarına, senden hacet istemeği emrettiğin halde, onları bahşişinden mahrum etmek senin şanından uzaktır. Sen, kullarına sayısız bahşişlerde bulunansın. Kullarına, sürekli şefkatli ve raufsun. Allah'ım! Küçüklüğümde nimetlerinle beni eğiten ve büyüdüğümde ismimi yücelten sensin. Ey dünyada beni ihsan ve lütfuyla terbiye eden ve ahirette kendi af ve keremine ümitlendiren (Rabbim)! Ey Mevlam! Beni sana yönlendiren seni tanımamdır ve sana olan sevgim senin katında şefaatçimdir. Ben kendi yol gösteren ve şefaatçimin doğruluğundan eminim.<br />


'''Ey mevlam! Günahının çokluğundan konuşmayan bir dille seni çağırıyorum. Ey Rabbim! Günahtan dolayı helaka doğru yönelen bir kalple sana niyaz ediyorum. Ey Rabbim! Korku ve ümit içinde seni çağırıyorum. Ey Mevlam! Günahlarıma baktığımda dehşete kapılıyorum, ama, senin keremine baktığımda, umutlanıyorum. Eğer beni affedersen, bu senin merhametlilerin en üstünü olduğun içindir; (rahmetin bunu gerektirir) ve eğer beni cezalandırırsan hakkımda zulmetmiş olmazsın.'''<br />
'''Ey mevlam! Günahının çokluğundan konuşmayan bir dille seni çağırıyorum. Ey Rabbim! Günahtan dolayı helaka doğru yönelen bir kalple sana niyaz ediyorum. Ey Rabbim! Korku ve ümit içinde seni çağırıyorum. Ey Mevlam! Günahlarıma baktığımda dehşete kapılıyorum ama senin keremine baktığımda, umutlanıyorum. Eğer beni affedersen, bu senin merhametlilerin en üstünü olduğun içindir; (rahmetin bunu gerektirir) ve eğer beni cezalandırırsan, hakkımda zulmetmiş olmazsın.'''<br />


'''Allahım; istemediklerini yapmama rağmen, beni senden hacetimi istemeğe cesaretlendiren senin bahşiş ve keremindir. Günah işlemekten çekinmediğim halde, zor anımda dayanağım senin rahmet ve ra’fetindir. Günahkâr olmama rağmen, benim ümidimi boşa çıkarmayacağını, arzumu gerçekleştireceğini ümit ediyorum. Ümidimi gerçekleştir ve duâmı kabul buyur! Ey dergâhına niyazda bulunulanların en hayırlısı ve ey ümit bağlanmaya lâyık olanların en üstünü!'''<br />
'''Allah'ım! İstemediklerini yapmama rağmen, beni senden hacetimi istemeğe cesaretlendiren senin bahşiş ve keremindir. Günah işlemekten çekinmediğim halde, zor anımda dayanağım senin rahmet ve ra’fetindir. Günahkâr olmama rağmen, benim ümidimi boşa çıkarmayacağını, arzumu gerçekleştireceğini ümit ediyorum. Ümidimi gerçekleştir ve duâmı kabul buyur! Ey dergâhına niyazda bulunulanların en hayırlısı ve ey ümit bağlanmaya lâyık olanların en üstünü!'''<br />


'''Ey mevlam! Arzum büyük, amelim ise kötüdür; affından bana, arzum miktarınca ihsan eyle ve beni kötü amelimden dolayı hesaba çekme; çünkü senin keremin günahkârları cezalandırmaktan daha üstündür. Hilim ve sabrın hata işleyenleri cezalandırmaktan daha büyüktür. Ey mevlam; ben senin büyüklüğüne sığınmaktayım. Gazabından lütfuna koşmaktayım. Affın hususunda iyi kanaate sahip olan hakkında, affın muhakkaktır; Ey Rabbim, ben kimim ki benden intikam alasın? Değerim nedir ki? Büyüklüğünle günahımı affet ve affınla bana lütufta bulun. Ey Rabbim, kötü amelime, perde çek (ört). Zatının yüceliği hürmetine, beni kınamaktan vazgeç.'''<br />
'''Ey mevlam! Arzum büyük, amelim ise kötüdür; affından bana, arzum miktarınca ihsan eyle ve beni kötü amelimden dolayı hesaba çekme; çünkü senin keremin günahkârları cezalandırmaktan daha üstündür. Hilim ve sabrın hata işleyenleri cezalandırmaktan daha büyüktür. Ey mevlam; ben senin büyüklüğüne sığınmaktayım. Gazabından lütfuna koşmaktayım. Affın hususunda iyi kanaate sahip olan hakkında, affın muhakkaktır; Ey Rabbim, ben kimim ki benden intikam alasın? Değerim nedir ki? Büyüklüğünle günahımı affet ve affınla bana lütufta bulun. Ey Rabbim, kötü amelime, perde çek (ört). Zatının yüceliği hürmetine, beni kınamaktan vazgeç.'''<br />
Anonim kullanıcı