İçeriğe atla

Kerbela Esirleri: Revizyonlar arasındaki fark

imported>Murtaza
imported>Murtaza
54. satır: 54. satır:
== Kafileye Eşlik Eden Görevliler ==
== Kafileye Eşlik Eden Görevliler ==
İbni Ziyad, bir grubu esirlerle birlikte Şam’a göndermiştir. Onların başında Şimr b. Zil Cevşen ve Tarık b. Muhaffız b. Sa’lebe gibi ünlü isimlerde bulunamktaydı.<ref>Belazuri, Ensabu’l-Eşraf, c. 3, s. 416.</ref> Tıpkı bazı rivayetlere göre Zahr b. Kays’ta onlarla birlikteydi.<ref>Deyneveri, Ahbaru’t-Tavil, s. 384, 385.</ref>
İbni Ziyad, bir grubu esirlerle birlikte Şam’a göndermiştir. Onların başında Şimr b. Zil Cevşen ve Tarık b. Muhaffız b. Sa’lebe gibi ünlü isimlerde bulunamktaydı.<ref>Belazuri, Ensabu’l-Eşraf, c. 3, s. 416.</ref> Tıpkı bazı rivayetlere göre Zahr b. Kays’ta onlarla birlikteydi.<ref>Deyneveri, Ahbaru’t-Tavil, s. 384, 385.</ref>
* '''Görevlilerin Davranışları:''' [[İbni A’sam]] ve [[Harezmi]]’nin naklettiğine göre, Ubeydullah b. Ziyad’ın memurları esirleri Kufe’den Şam’a kadar üstü açık ve perdesiz tahtırevanlarla bir şehirden bir şehre bir yerden başka bir yere götürmekteydiler. Öyle ki memurlar esirlere, Deylem ve Türk (kafir) esirlere davranıldığı gibi davranmaktaydılar.<ref>İbn A’sam, Kitabu’l-Futuh, c. 5, s. 127.</ref>-<ref>Harezmi, Maktelu’l-Hüseyin, c. 2, s. 55, 56.</ref>
* '''Görevlilerin Davranışları:''' İbni A’sam ve Harezmi’nin naklettiğine göre, Ubeydullah b. Ziyad’ın memurları esirleri Kufe’den Şam’a kadar üstü açık ve perdesiz tahtırevanlarla bir şehirden bir şehre bir yerden başka bir yere götürmekteydiler. Öyle ki memurlar esirlere, Deylem ve Türk (kafir) esirlere davranıldığı gibi davranmaktaydılar.<ref>İbn A’sam, Kitabu’l-Futuh, c. 5, s. 127.</ref>-<ref>Harezmi, Maktelu’l-Hüseyin, c. 2, s. 55, 56.</ref>
* '''İmam Seccad’ın (a.s) nakli:''' İmam Seccad’dan (a.s) nakledilen bir rivayette hükümet görevlileri esirlere şöyle davranmışlardır:
* '''İmam Seccad’ın (a.s) nakli:''' İmam Seccad’dan (a.s) nakledilen bir rivayette hükümet görevlileri esirlere şöyle davranmışlardır:
:“Bizi üstünde ahşaptan yapılmış ve altında bir şey olmayan mahvenin üzerine çelimsiz ve topal bir deveye bindirdiler. İmam Hüseyin’in (a.s) kesik başı mızrağa geçirilmiş, ailemizin kadınları arkamız sıra gelmekte ve mızraklar çevremizi kuşatmışlardı. Eğer içimizden birisinin gözünden bir damla yaş akarsa, mızrakla başına vururlardı. Bu şekilde Şam’a vardık. Şam’a vardığımızda birisi ‘Ey Şam halkı! Bunlar lanete uğramışların esir aileleridir’ diye bağırmaya başladı.”<ref>Seyyid İbni Tavsu, el-İkbal, c. 3, s. 89.</ref>
:“Bizi üstünde ahşaptan yapılmış ve altında bir şey olmayan mahvenin üzerine çelimsiz ve topal bir deveye bindirdiler. İmam Hüseyin’in (a.s) kesik başı mızrağa geçirilmiş, ailemizin kadınları arkamız sıra gelmekte ve mızraklar çevremizi kuşatmışlardı. Eğer içimizden birisinin gözünden bir damla yaş akarsa, mızrakla başına vururlardı. Bu şekilde Şam’a vardık. Şam’a vardığımızda birisi ‘Ey Şam halkı! Bunlar lanete uğramışların esir aileleridir’ diye bağırmaya başladı.”<ref>Seyyid İbni Tavsu, el-İkbal, c. 3, s. 89.</ref>
Anonim kullanıcı