Anonim kullanıcı
Nübüvvet: Revizyonlar arasındaki fark
düzenleme özeti yok
imported>Hassanzadeh Değişiklik özeti yok |
imported>Hassanzadeh Değişiklik özeti yok |
||
106. satır: | 106. satır: | ||
“Biz, peygamberleri ancak müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak göndeririz.” ([[En’am]], 48) | “Biz, peygamberleri ancak müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak göndeririz.” ([[En’am]], 48) | ||
* '''Hüccetin Tamamlanması ve İtmamı''' | * '''Hüccetin Tamamlanması ve İtmamı''' | ||
Peygamberler olmasaydı, inatçı insanların ‘peygamberler olsaydı, bizler kolumuzu açıp onları karşılardık ve onlara | Peygamberler olmasaydı, inatçı insanların ‘peygamberler olsaydı, bizler kolumuzu açıp onları karşılardık ve onlara güzel davranırdık’ demeleri mümkün olurdu:<br /> | ||
'''“(Yerine göre) müjdeleyici ve sakındırıcı olarak peygamberler gönderdik ki insanların peygamberlerden sonra Allah'a karşı bir bahaneleri olmasın! Allah izzet ve hikmet sahibidir.”''' ([[Nisa]], 165) | '''“(Yerine göre) müjdeleyici ve sakındırıcı olarak peygamberler gönderdik ki insanların peygamberlerden sonra Allah'a karşı bir bahaneleri olmasın! Allah izzet ve hikmet sahibidir.”''' ([[Nisa]], 165) | ||
* ''' | * '''• Anlaşmazlıkların Giderilmesi İçin Hakemlik'' | ||
İnsan toplumları her zaman | İnsan toplumları her zaman anlaşmazlık ateşinde yanmış ve yanmaktadır. Kendileri de aralarındaki anlaşmazlığın giderilmesinde başarılı olamamaktadırlar. Çünkü bilgi ve bilimleri her yönden sınırlıdır. Öte yandan kendini beğenmişlik ve bencillik genelde başkalarına itaat etmelerine izin vermemektedir, ancak Allah’ın sonsuz ve sınırsız ilim deryasından ve okyanusundan ilimlerini alan peygamberler, diğer insanlardan daha üst bir düzeyde yer almaktadır. Dolayısıyla peygamberler anlaşmazlıkların giderilmesinde önemli bir role sahiptirler. Kur’an bu konuda şöyle buyurmaktadır:<br /> | ||
'''“İnsanlar bir tek ümmet idi. Sonra Allah, müjdeleyici ve uyarıcı olarak peygamberleri gönderdi. İnsanlar arasında, anlaşmazlığa düştükleri hususlarda hüküm vermeleri için, onlarla beraber hak yolu gösteren kitapları da gönderdi. Ancak kendilerine kitap verilenler, apaçık deliller geldikten sonra, aralarındaki kıskançlıktan ötürü dinde anlaşmazlığa düştüler. Bunun üzerine Allah iman edenlere, üzerinde | '''“İnsanlar bir tek ümmet idi. Sonra Allah, müjdeleyici ve uyarıcı olarak peygamberleri gönderdi. İnsanlar arasında, anlaşmazlığa düştükleri hususlarda hüküm vermeleri için, onlarla beraber hak yolu gösteren kitapları da gönderdi. Ancak kendilerine kitap verilenler, apaçık deliller geldikten sonra, aralarındaki kıskançlıktan ötürü dinde anlaşmazlığa düştüler. Bunun üzerine Allah iman edenlere, üzerinde anlaşmazlığa düştüklerigerçeği izniyle gösterdi. Allah dilediğini doğru yola iletir.”''' ([[Bakara]], 213) | ||
* '''Tam ve Eksiksiz Yaşam ve Hayata Davet''' | * '''Tam ve Eksiksiz Yaşam ve Hayata Davet''' | ||
'''“Ey inananlar! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Resûlüne uyun. Ve bilin ki, Allah kişi ile onun kalbi arasına girer ve siz mutlaka onun huzurunda toplanacaksınız.”''' ([[Enfal]], 24)<br /> | '''“Ey inananlar! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Resûlüne uyun. Ve bilin ki, Allah kişi ile onun kalbi arasına girer ve siz mutlaka onun huzurunda toplanacaksınız.”''' ([[Enfal]], 24)<br /> | ||
122. satır: | 122. satır: | ||
Peygamberlerin en önemli ve temel özelliği, gaybi ilimleri ile olan ilişkileri ve vahiy aracılığı ile ilahî mesajları almalarıdır. [[Vahiy]], dini terminolojide özel öğretiler ve kati bilgilerdir ve Allah katında seçilen bazı insanlara indirilmektedir. Bunun sonucunda gayp âleminden bir kapı ve mana âleminden yeni ufuklar enbiyanın üzerine açılır.<ref>Tabatabai, Vahiy y Şuur Merbuz, s. 104.</ref> | Peygamberlerin en önemli ve temel özelliği, gaybi ilimleri ile olan ilişkileri ve vahiy aracılığı ile ilahî mesajları almalarıdır. [[Vahiy]], dini terminolojide özel öğretiler ve kati bilgilerdir ve Allah katında seçilen bazı insanlara indirilmektedir. Bunun sonucunda gayp âleminden bir kapı ve mana âleminden yeni ufuklar enbiyanın üzerine açılır.<ref>Tabatabai, Vahiy y Şuur Merbuz, s. 104.</ref> | ||
=== Mucize Kudretine Sahip Olmaları === | === Mucize Kudretine Sahip Olmaları === | ||
Allah tarafından gönderilen her peygamberin, olağanüstü güç ve kudreti bulunmaktadır. Peygamberler | Allah tarafından gönderilen her peygamberin, olağanüstü güç ve kudreti bulunmaktadır. Peygamberler insanoğlunun yapmaktan aciz olduğu ve insanüstü olan bu güçle bir veya birkaç şey yapabilmektedirler. Bu olağanüstü işleri yapmak, onların ilahi yardımlarla donatıldığını ve Ondan yararlandıklarını göstermektedir. Bu olağanüstü işler, peygamberlerin davetlerinin ve sözlerinin ilahî olduğunun bir kanıtıdır.<br /> | ||
Bu olağanüstü işleri yapmak [[mucize]] olarak adlandırılmaktadır. Kısacası mucizeden maksat; nübüvvet (peygamberlik) iddiası ve meydan okuma ile birlikte kimsenin | Bu olağanüstü işleri yapmak [[mucize]] olarak adlandırılmaktadır. Kısacası mucizeden maksat; nübüvvet (peygamberlik) iddiası ve meydan okuma ile birlikte karşısında kimsenin bir şey yapamayacağı ve önünü alamayacağı olağanüstü işlerin yapılmasıdır.<ref>Mufid, en-Nuketu’l-İ’tikadiye, s. 35.</ref> | ||
=== İsmet (Masumiyet) === | === İsmet (Masumiyet) === | ||
Peygamberlerin bir diğer belirgin özelliği de insanların onlara güvensizliğine neden olabilecek işlerden uzak durmaları ve korunmalarıdır. [[İmamiye]] mütekellimlerin görüşüne göre ismetten maksat; Allah’ın lütfu sayesinde insanın [[günah]]tan kendi isteği ile kaçınması ve imtina etmesidir.<ref>Şerif Murtaza, Resilu’ş-Şerif el-Murtaza, s. 326.</ref> Bu özellik, Allah tarafından kuluna verilen nefsani bir meleke ve lütuftur. Şöyle ki her ne kadar günah işleme gücü olsa da artık onda itaatsizlik veya günah işleme motivasyonu bulunmamaktadır.<ref>Hilli, el-Babu el-Hadi Aşer, s. 9.</ref> | Peygamberlerin bir diğer belirgin özelliği de insanların onlara güvensizliğine neden olabilecek işlerden uzak durmaları ve korunmalarıdır. [[İmamiye]] mütekellimlerin görüşüne göre ismetten maksat; Allah’ın lütfu sayesinde insanın [[günah]]tan kendi isteği ile kaçınması ve imtina etmesidir.<ref>Şerif Murtaza, Resilu’ş-Şerif el-Murtaza, s. 326.</ref> Bu özellik, Allah tarafından kuluna verilen nefsani bir meleke ve lütuftur. Şöyle ki her ne kadar günah işleme gücü olsa da artık onda itaatsizlik veya günah işleme motivasyonu bulunmamaktadır.<ref>Hilli, el-Babu el-Hadi Aşer, s. 9.</ref> | ||
137. satır: | 137. satır: | ||
Velayetten maksat, başka insanlar hakkında bir şekilde tasarrufta bulunmaya ruhsat ve onlara yöneticilik anlamına gelen Allah’a yakınlıktır.<ref>Tabatabai, el-Mizan, c. 6, s. 124.</ref> Bu [[velayet]]: tekvini ve teşrii olmak üzere ikiye ayrılır: | Velayetten maksat, başka insanlar hakkında bir şekilde tasarrufta bulunmaya ruhsat ve onlara yöneticilik anlamına gelen Allah’a yakınlıktır.<ref>Tabatabai, el-Mizan, c. 6, s. 124.</ref> Bu [[velayet]]: tekvini ve teşrii olmak üzere ikiye ayrılır: | ||
* '''Tekvini velayet ya da Tekvinde velayet''' | * '''Tekvini velayet ya da Tekvinde velayet''' | ||
Bu velayetten maksat; dünya ve dünya ötesindeki varlıklara yöneticilik ve onların | Bu velayetten maksat; dünya ve dünya ötesindeki varlıklara yöneticilik ve onların durumlarında değişikliği, beraberinde getirecek onlara doğrudan tasarruf hakkıdır. Teşrii velayet de kendi arasında birkaç kısma ayrılmaktadır: tefsiri velayet, içtimai velayet, politik yöneticilik ve şeri hükümlerin teşriinde velayet. | ||
** '''Tefsiri velayet:''' Kur’an-ı Kerim’in içinde hata olmayacak şekilde [[tefsir]] ve yorum hakkına sahip olunması. | ** '''Tefsiri velayet:''' Kur’an-ı Kerim’in içinde hata olmayacak şekilde [[tefsir]] ve yorum hakkına sahip olunması. | ||
** '''İçtimai velayet:''' Allah tarafından bazı insanlara özel olarak verilen liderlik ve başka insanlara yöneticilik hakkı. | ** '''İçtimai velayet:''' Allah tarafından bazı insanlara özel olarak verilen liderlik ve başka insanlara yöneticilik hakkı. |