İçeriğe atla

Gadir Hutbesi: Revizyonlar arasındaki fark

imported>Moghaddami
Değişiklik özeti yok
imported>Moghaddami
5. satır: 5. satır:
== Veda Haccı ==
== Veda Haccı ==
:Ana Madde: [[Veda Haccı]]
:Ana Madde: [[Veda Haccı]]
Hicretin onuncu yılında, [[müşrikler]] tarafından unutulmaya yüz tutmuş ve değiştirilmiş olan [[haram aylar]] ilk günkü haline dönmüştü.<ref>Biruni, s. 71</ref>-<ref>Saduk, el-Hisal, c. 2, s. 487.</ref>-<ref>Meclisi, Biharu’l Envar, c. 15, s. 252.</ref>-<ref>İbn Esir, en-Nihayet, c. 2, s. 140.</ref> Bu yıl Hz. Resulü Kibriya Efendimiz (s.a.a) Hacca gitme kararı aldı. Peygamber Efendimizin son haccı olarak bilinen bu hacca Veda Haccı denir.<ref>Buhari, c. 4, s. 1599.</ref>-<ref>Taberi, c. 3, s. 152.</ref>-<ref>Halebi, c. 3, s. 360.</ref> Hz. Peygamberin hacca gideceği Müslümanlara haber verildi<ref>Taberi, c. 3, s. 149.</ref> ve onlardan [[hac]] için hazırlık yapmaları istendi.<ref>İbn Hişam, c. 2, s. 601.</ref><br />
[[Hicretin onuncu yılı]]nda, [[müşrikler]] tarafından unutulmaya yüz tutmuş ve değiştirilmiş olan [[haram aylar]] ilk günkü haline dönmüştü.<ref>Biruni, s. 71</ref>-<ref>Saduk, el-Hisal, c. 2, s. 487.</ref>-<ref>Meclisi, Biharu’l Envar, c. 15, s. 252.</ref>-<ref>İbn Esir, en-Nihayet, c. 2, s. 140.</ref> Bu yıl [[Hz. Resulü Kibriya]] Efendimiz (s.a.a) [[hac]]ca gitme kararı aldı. Peygamber Efendimizin son haccı olarak bilinen bu hacca [[Veda Haccı]] denir.<ref>Buhari, c. 4, s. 1599.</ref>-<ref>Taberi, c. 3, s. 152.</ref>-<ref>Halebi, c. 3, s. 360.</ref> Hz. Peygamberin hacca gideceği [[Müslüman]]lara haber verildi<ref>Taberi, c. 3, s. 149.</ref> ve onlardan hac için hazırlık yapmaları istendi.<ref>İbn Hişam, c. 2, s. 601.</ref><br />


Çok sayıda Müslüman Hz. Peygamberle birlikte o yıl hacca gitmek için [[Medine]]’de bir araya geldi.<ref>El-Vakıdi, c. 3, s. 1089.</ref>-<ref>İbn Kesir, c. 5, s. 110.</ref> Hz. Resulullah (s.a.a) [[Zilkade]] ayının 25’inde Medine’den ayrılarak Mekke’ye doğru yola koyuldu.<ref>Taberi, c. 3, s. 149.</ref><br />
Çok sayıda Müslüman Hz. Peygamberle birlikte o yıl hacca gitmek için [[Medine]]’de bir araya geldi.<ref>El-Vakıdi, c. 3, s. 1089.</ref>-<ref>İbn Kesir, c. 5, s. 110.</ref> Hz. Resulullah (s.a.a) [[Zilkade]] ayının 25’inde Medine’den ayrılarak [[Mekke]]’ye doğru yola koyuldu.<ref>Taberi, c. 3, s. 149.</ref><br />


O yılın [[Ramazan]] ayında [[Yemen]]’in [[Mazhec]] bölgesinde kâfirlerle savaşmak için Yemen’e giden<ref>Taberi, c. 3, s. 133.</ref>-<ref>Yakubi, c. 2, s. 118 </ref>-<ref>Halebi, c. 3, s. 289.</ref> İmam Ali (a.s), zafer kazandıktan ve ganimetleri topladıktan sonra Hz. Peygamberin (s.a.a) emri ile [[hac]] amellerini yerine getirmek üzere Mekke’ye doğru yola çıktı.<ref>Vakıdi, c. 3, s. 1079 ve 1080.</ref>-<ref>Halebi, c. 3, s. 289.</ref><br />
O yılın [[Ramazan]] ayında [[Yemen]]’in [[Mazhec]] bölgesinde [[kâfir]]lerle savaşmak için Yemen’e giden<ref>Taberi, c. 3, s. 133.</ref>-<ref>Yakubi, c. 2, s. 118 </ref>-<ref>Halebi, c. 3, s. 289.</ref> [[İmam Ali]] (a.s), zafer kazandıktan ve ganimetleri topladıktan sonra Hz. Peygamberin (s.a.a) emri ile [[hac]] amellerini yerine getirmek üzere Mekke’ye doğru yola çıktı.<ref>Vakıdi, c. 3, s. 1079 ve 1080.</ref>-<ref>Halebi, c. 3, s. 289.</ref><br />


Hz. Peygamber Ekrem (s.a.a) [[Arife günü]] hacılar için bir konuşma yapmış ve Müslümanların kan ve malının saygınlığı, emanete riayet etmek, faizin haram oluşu, kadın hakları ve şeytana tabi olunmaması gerektiği konularında önemli açıklamalarda bulunmuştur.<ref>Taberi, c. 3, s. 152-153.</ref>-<ref>İbn Hişam, c. 2, s. 603 ve 604.</ref><br />
Hz. Peygamber Ekrem (s.a.a) [[Arife günü]] hacılar için bir konuşma yapmış ve Müslümanların kan ve malının saygınlığı, emanete riayet etmek, faizin haram oluşu, kadın hakları ve şeytana tabi olunmaması gerektiği konularında önemli açıklamalarda bulunmuştur.<ref>Taberi, c. 3, s. 152-153.</ref>-<ref>İbn Hişam, c. 2, s. 603 ve 604.</ref><br />
27. satır: 27. satır:
|-
|-
|}
|}
Bu [[Ayet]]in nazil olmasıyla, Peygamber Efendimiz (s.a.a) Hz. Ali’nin (a.s) velayetini ilan etmekle görevlendirildi.<ref>Mufid, Tefsir, c. 1, s. 184.</ref>-<ref>Ayyaşi, c. 1, s. 332.</ref> Kervan, Hz. Resulullah’ın (s.a.a) emri ile durduruldu ve öne geçenler ve geride kalanlar da oraya vardı. Öğlen namazından sonra Hz. Peygamber (s.a.a) için bir minber hazırlandı ve Efendimiz orada bir konuşma yaptı. İnsanlara yakında aralarından ayrılacağını ve Müslümanlara iki ağır emanet bıraktığını açıkladıktan sonra<ref>Yakubi, c. 2, s. 1, b. 12. </ref> Hz. Ali’nin elini tutarak kaldırdı ve şöyle buyurdu: “Ben kimin Mevla ve velisi  (yöneticisi) isem  Ali de onun Mevla ve Velisidir  (yöneticisidir).”<ref>Usdu’l Gabe, c. 5, s. 253.</ref>-<ref>Kuleyni, c. 2, s. 27.</ref> Daha sonra Hz. Ali’ye ve sevenlerine dua ederek düşmanlarına beddua etti.<ref>Belazuri, c. 2, s. 111.</ref>-<ref>İbn Kesir, c. 7, s. 349.</ref>-<ref>Nesai, c. 5, s. 45.</ref> Bu esnada meşhur şairlerden olan Hassan b. Sabit Hz. Peygamber Efendimizden izin isteyerek bu vakıa hakkında bir şiir okudu.<ref>Saduk, Emali, s. 575.</ref>-<ref>Mufid, Aksamu’l Mevla, s. 35.</ref>-<ref>Tusi, el-İktisat, s. 351.</ref>-<ref>Tusi, er-Resail, s. 138.</ref> Daha sonra [[Ömer İbn Hattab]], Hz. Ali’yi tebrik ederek kutladı.<ref>İbn Kesir, c. 7, s. 349.</ref>Bu esnada [[Allah Teâlâ]] Maide suresinin 3. Ayetini nazil etti: '''“Bugün kâfirler, sizin dininizden (onu yok etmekten) ümitsizliğe düştüler. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı beğendim.”'''([[İkmal Ayeti]])
Bu [[Ayet]]in nazil olmasıyla, [[Peygamber]] Efendimiz (s.a.a) [[Hz. Ali]]’nin (a.s) velayetini ilan etmekle görevlendirildi.<ref>Mufid, Tefsir, c. 1, s. 184.</ref>-<ref>Ayyaşi, c. 1, s. 332.</ref> Kervan, Hz. Resulullah’ın (s.a.a) emri ile durduruldu ve öne geçenler ve geride kalanlar da oraya vardı. Öğlen namazından sonra Hz. Peygamber (s.a.a) için bir minber hazırlandı ve Efendimiz orada bir konuşma yaptı. İnsanlara yakında aralarından ayrılacağını ve Müslümanlara iki ağır emanet bıraktığını açıkladıktan sonra<ref>Yakubi, c. 2, s. 1, b. 12. </ref> Hz. Ali’nin elini tutarak kaldırdı ve şöyle buyurdu: “Ben kimin Mevla ve velisi  (yöneticisi) isem  Ali de onun Mevla ve Velisidir  (yöneticisidir).”<ref>Usdu’l Gabe, c. 5, s. 253.</ref>-<ref>Kuleyni, c. 2, s. 27.</ref> Daha sonra Hz. Ali’ye ve sevenlerine [[dua]] ederek düşmanlarına beddua etti.<ref>Belazuri, c. 2, s. 111.</ref>-<ref>İbn Kesir, c. 7, s. 349.</ref>-<ref>Nesai, c. 5, s. 45.</ref> Bu esnada meşhur şairlerden olan Hassan b. Sabit Hz. Peygamber Efendimizden izin isteyerek bu vakıa hakkında bir şiir okudu.<ref>Saduk, Emali, s. 575.</ref>-<ref>Mufid, Aksamu’l Mevla, s. 35.</ref>-<ref>Tusi, el-İktisat, s. 351.</ref>-<ref>Tusi, er-Resail, s. 138.</ref> Daha sonra [[Ömer İbn Hattab]], Hz. Ali’yi tebrik ederek kutladı.<ref>İbn Kesir, c. 7, s. 349.</ref>Bu esnada [[Allah Teâlâ]] Maide suresinin 3. Ayetini nazil etti: '''“Bugün kâfirler, sizin dininizden (onu yok etmekten) ümitsizliğe düştüler. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı beğendim.”'''([[İkmal Ayeti]])


== Hutbenin Metni Hakkında Kısa Bir Anekdot ==
== Hutbenin Metni Hakkında Kısa Bir Anekdot ==
Anonim kullanıcı