Anonim kullanıcı
Kırtas Hadisesi: Revizyonlar arasındaki fark
düzenleme özeti yok
imported>Murtaza Değişiklik özeti yok |
imported>Murtaza Değişiklik özeti yok |
||
15. satır: | 15. satır: | ||
'''Kırtas hadisesi''' veya '''kırtas divit hadisesi''' ya da '''kalem kâğıt hadisesi''' (Arapça: '''حدیث الدواة''') diye tarihi kayıtlarda tevatür haddinde yer alan bu hadiseden maksat, [[Hz. Resulullah]]’ın ömrünün son günlerinde [[Müslüman]]ların kendisinden sonra sapmamaları için bir şeyler yazdırmak amacıyla yanındakilerden kağıt kalem istemesi ve ardından bazı sahabelerin buna karşı çıkarak Efendimizin vasiyet ini yazdırmasına engel olmaları hadisesidir.<br /> | '''Kırtas hadisesi''' veya '''kırtas divit hadisesi''' ya da '''kalem kâğıt hadisesi''' (Arapça: '''حدیث الدواة''') diye tarihi kayıtlarda tevatür haddinde yer alan bu hadiseden maksat, [[Hz. Resulullah]]’ın ömrünün son günlerinde [[Müslüman]]ların kendisinden sonra sapmamaları için bir şeyler yazdırmak amacıyla yanındakilerden kağıt kalem istemesi ve ardından bazı sahabelerin buna karşı çıkarak Efendimizin vasiyet ini yazdırmasına engel olmaları hadisesidir.<br /> | ||
Bu olay, | Bu olay, tarih te yaşanmış en büyük hadise ve musibetlerden biridir. Ehlisünnet in [[Kütübü Sitte|kütübü sitte]], sünen kitapları ve tarih alanında yazılmış kitapların tamamında olay nakledilmiştir.<ref>Şerafettin, el-Müracaat, s. 241-242; Farsça tercüme, Münazarat, s. 430.</ref><br /> | ||
Ayrıntılarında az bir fark olsa da bu olayın yaşandığı kesin ve katidir. Bu hadisede [[Ömer bin Hattab]], Hz. Resulü Kibriya Efendimizin (s.a.a) vasiyetinin yazılmasına engel olmuş ve buna izin vermemiştir. Ömer’in kendisi de sonralardan vasiyetin yazılmasına mâni olduğunu itiraf etmiştir. Bundan dolayı [[Şii]] ulemalar, kendisine tepki göstermekte ve bazı eleştiriler yöneltmektedir. | Ayrıntılarında az bir fark olsa da bu olayın yaşandığı kesin ve katidir. Bu hadisede [[Ömer bin Hattab]], Hz. Resulü Kibriya Efendimizin (s.a.a) vasiyetinin yazılmasına engel olmuş ve buna izin vermemiştir. Ömer’in kendisi de sonralardan vasiyetin yazılmasına mâni olduğunu itiraf etmiştir. Bundan dolayı [[Şii]] ulemalar, kendisine tepki göstermekte ve bazı eleştiriler yöneltmektedir. | ||
Şialar açısından, Hz. Resulullah’ın vasiyet yazdırmadaki amacı, kendisinden sonra [[Hz. İmam Ali]]’nin [[imamet]] ve | Şialar açısından, Hz. Resulullah’ın vasiyet yazdırmadaki amacı, kendisinden sonra [[Hz. İmam Ali]]’nin [[imamet]] ve hilafet ine tekitte bulunmak ve vurgulamak içindir. | ||
== Rivayetin Senedi ve Metnindeki Farklılıklar == | == Rivayetin Senedi ve Metnindeki Farklılıklar == | ||
[[Seyyid Şerafettin Amuli]], [[Mısır]] [[el-Ezher]] Üniversitesi şeyhine yazdığı mektuplardan birisinde şöyle yazmaktadır: “Bu olayın sudur ve sıhhatinde hiçbir söz söylenemez. [[Buhari]], kendi sıhahının (kitabının) birkaç yerinde, [[Müslim]] kendi sıhahının (kitabının) vasiyetler bölümünde, [[İmam Ahmed]], kendi müsnedinde [[İbn Abbas]] [[hadis]]inde ve diğer sünen ve tarih yazarları bunu nakletmişlerdir. Elbette olayı naklederlerken rivayetin anlamında tasarrufta bulunmuş ve oynamışlardır. Zira olayda (Ömer’in) söylediği cümle şu şekildedir:{{Arabic|'''“ان النبی یهجر'''}} ; İnne nebiyye yehcur” yani, “Peygamber sayıklıyor/hezeyan ediyor!” Ancak mezkur yazarlar cümle üzerinde oynayarak tahrif etmiş ve şöyle demişlerdir:{{Arabic|“'''ان النبی قد غلب علیه الوجع'''}} İnne nebiyye kad galebe aleyhi’l-vec’, (peygambere ağrıları galebe çalmıştır) Mezkur yazarlar bu cümleden istifade ederek Ömer’in Hz. Peygamber Efendimize (s.a.a) hakaretinin çirkinliğini doğrultmak, başka bir ifadeyle sözünün çirkinliğini azaltmak için böyle yapmışlardır. Bunun delil ve kanıtı, Ebu Bekir Ahmed bin Abdulaziz Cevheri’nin “es-Sakife” kitabında İbn Abbas’tan naklettiği şu rivayettir:<br /> | [[Seyyid Şerafettin Amuli]], [[Mısır]] [[el-Ezher]] Üniversitesi şeyhine yazdığı mektuplardan birisinde şöyle yazmaktadır: “Bu olayın sudur ve sıhhatinde hiçbir söz söylenemez. [[Buhari]], kendi sıhahının (kitabının) birkaç yerinde, [[Müslim]] kendi sıhahının (kitabının) vasiyetler bölümünde, [[İmam Ahmed]], kendi müsnedinde [[İbn Abbas]] [[hadis]]inde ve diğer sünen ve tarih yazarları bunu nakletmişlerdir. Elbette olayı naklederlerken rivayetin anlamında tasarrufta bulunmuş ve oynamışlardır. Zira olayda (Ömer’in) söylediği cümle şu şekildedir:{{Arabic|'''“ان النبی یهجر'''}} ; İnne nebiyye yehcur” yani, “Peygamber sayıklıyor/hezeyan ediyor!” Ancak mezkur yazarlar cümle üzerinde oynayarak tahrif etmiş ve şöyle demişlerdir:{{Arabic|“'''ان النبی قد غلب علیه الوجع'''}} İnne nebiyye kad galebe aleyhi’l-vec’, (peygambere ağrıları galebe çalmıştır) Mezkur yazarlar bu cümleden istifade ederek Ömer’in Hz. Peygamber Efendimize (s.a.a) hakaretinin çirkinliğini doğrultmak, başka bir ifadeyle sözünün çirkinliğini azaltmak için böyle yapmışlardır. Bunun delil ve kanıtı, Ebu Bekir Ahmed bin Abdulaziz Cevheri’nin “es-Sakife” kitabında İbn Abbas’tan naklettiği şu rivayettir:<br /> |