İçeriğe atla

Kırtas Hadisesi: Revizyonlar arasındaki fark

imported>Muhammed
imported>Muhammed
39. satır: 39. satır:
Said (Süfyan’ın olayı naklettiği ravi) susar ve üçüncüsünü nakletmez ve (Süfyan diyor ki) ben bilmiyorum bilerek mi yoksa bilmeyerek mi sustu. Sonra bir kere dedi veya unuttu. Süfyan dedi ki: Ya bilerek söylemedi ya da unuttu.<ref>Müsned-i İmam Ahmed bin Hambel, c. 2, s. 45.</ref>
Said (Süfyan’ın olayı naklettiği ravi) susar ve üçüncüsünü nakletmez ve (Süfyan diyor ki) ben bilmiyorum bilerek mi yoksa bilmeyerek mi sustu. Sonra bir kere dedi veya unuttu. Süfyan dedi ki: Ya bilerek söylemedi ya da unuttu.<ref>Müsned-i İmam Ahmed bin Hambel, c. 2, s. 45.</ref>


=== Sahihi Buhari ===
=== Sahih-i Buhari ===
[[Sahihi Buhari]]'de kağıt kalem hadisesi şu şekilde geçmektedir:
[[Sahih-i Buhari]]'de kâğıt kalem hadisesi şu şekilde geçmektedir:
<div class="reflist" align="right" dir="rtl">   
<div class="reflist" align="right" dir="rtl">   
{{Arabic|'''عن ابن عباس قال لما اشتد بالنبی صلی الله علیه وسلم وجعه قال: ائتونی بکتاب اکتب لکم کتابا لا تضلوا بعده. قال عمر: ان النبی صلی الله علیه وسلم غلبه الوجع وعندنا کتاب الله حسبنا فاختلفوا وکثر اللغط. قال: قوموا عنی ولا ینبغی عندی التنازع. فخرج ابن عباس یقول: إن الرزیئة'''
{{Arabic|'''عن ابن عباس قال لما اشتد بالنبی صلی الله علیه وسلم وجعه قال: ائتونی بکتاب اکتب لکم کتابا لا تضلوا بعده. قال عمر: ان النبی صلی الله علیه وسلم غلبه الوجع وعندنا کتاب الله حسبنا فاختلفوا وکثر اللغط. قال: قوموا عنی ولا ینبغی عندی التنازع. فخرج ابن عباس یقول: إن الرزیئة'''
48. satır: 48. satır:
Ömer dedi ki: ‘Şüphesiz Peygambere hastalığı galebe çalmış ve bizim yanımızda Allah’ın kitabı var, o bize yeter.’ Sonra aralarında ihtilaf çıkar ve gürültü ve patırtı çoğalır.
Ömer dedi ki: ‘Şüphesiz Peygambere hastalığı galebe çalmış ve bizim yanımızda Allah’ın kitabı var, o bize yeter.’ Sonra aralarında ihtilaf çıkar ve gürültü ve patırtı çoğalır.


Peygamber dedi ki: ‘Yanımdan kalkın ve benim yanımda niza ve tartışma yakışık almaz.’
Peygamber dedi ki: ‘Yanımdan kalkın ve benim yanımda niza ve tartışma yakışık olmaz.’


Sonra İbn Abbas dışarı çıktı ve şöyle diyordu: Ah ne büyük kayıp ve hüzündür ki tüm musibet ve hüzün, peygamberin vasiyetinin yazılmamasındadır.<ref>Sahihi Buhari, c. 1, s. 37.</ref>
Sonra İbn Abbas dışarı çıktı ve şöyle diyordu: Ah ne büyük kayıp ve hüzündür ki tüm musibet ve hüzün, peygamberin vasiyetinin yazılmamasındadır.<ref>Sahih-i Buhari, c. 1, s. 37.</ref>
<div class="reflist" align="right" dir="rtl">
<div class="reflist" align="right" dir="rtl">
{{Arabic|'''عن ابن عباس رضی الله عنهما أنه قال: یوم الخمیس وما یوم الخمیس ثم بکی حتی خضب دمعه الحصباء فقال: اشتد برسول الله صلی الله علیه وسلم وجعه یوم الخمیس فقال: ائتونی بکتاب اکتب لکم کتابا لن تضلوا بعده ابدا؛ فتنازعوا ولا ینبغی عند نبی تنازع فقالوا: هجر رسول الله صلی الله علیه وسلم قال: دعونی فالذی انا فیه خیر مما تدعونی إلیه. وأوصی عند موته بثلاث: اخر جوا المشرکین من جزیرة العرب وأجیزوا الوفد بنحو ما کنت أجیزهم ونسیت الثالثة.'''}}
{{Arabic|'''عن ابن عباس رضی الله عنهما أنه قال: یوم الخمیس وما یوم الخمیس ثم بکی حتی خضب دمعه الحصباء فقال: اشتد برسول الله صلی الله علیه وسلم وجعه یوم الخمیس فقال: ائتونی بکتاب اکتب لکم کتابا لن تضلوا بعده ابدا؛ فتنازعوا ولا ینبغی عند نبی تنازع فقالوا: هجر رسول الله صلی الله علیه وسلم قال: دعونی فالذی انا فیه خیر مما تدعونی إلیه. وأوصی عند موته بثلاث: اخر جوا المشرکین من جزیرة العرب وأجیزوا الوفد بنحو ما کنت أجیزهم ونسیت الثالثة.'''}}
56. satır: 56. satır:
“İbn Abbas şöyle diyor: ‘Perşembe günü, Perşembe gününün ne olduğunu sen ne bilirsin?” der ve yeri ıslatıncaya kadar ağlar. Sonra dedi ki “Perşembe günü Resûlullah'ın (s.a.a) hastalığı ağırlaşmıştı ve şöyle buyurdu; “Bana bir kâğıt getirin, size bir yazı yazayım ki ondan sonra asla yoldan sapmayasınız.” Sonra oradakiler niza ederek münakaşa etmeye başladılar, halbuki Peygamberin yanında niza etmek doğru değildir.
“İbn Abbas şöyle diyor: ‘Perşembe günü, Perşembe gününün ne olduğunu sen ne bilirsin?” der ve yeri ıslatıncaya kadar ağlar. Sonra dedi ki “Perşembe günü Resûlullah'ın (s.a.a) hastalığı ağırlaşmıştı ve şöyle buyurdu; “Bana bir kâğıt getirin, size bir yazı yazayım ki ondan sonra asla yoldan sapmayasınız.” Sonra oradakiler niza ederek münakaşa etmeye başladılar, halbuki Peygamberin yanında niza etmek doğru değildir.


Sonra dediler ki: “Peygamber, (haşa) hezeyan edip sayıklıyor’. Peygamber ise: “Beni yalnız bırakın, içinde bulunduğum durum, hakkımda söylediklerinizden daha hayırlıdır” der. Tam öleceği sırada üç şey vasiyet etti: ‘Müşrikleri Arap yarımadasından çıkarın. Görüşmeye gelen heyetlere, benim yaptığım gibi ikramda bulunun ve hediyeler verin. Üçüncüsünü de unuttum!”<ref>Sahihi Buhari, c. 4, s. 31.</ref><br />
Sonra dediler ki: “Peygamber, (haşa) hezeyan edip sayıklıyor’. Peygamber ise: “Beni yalnız bırakın, içinde bulunduğum durum, hakkımda söylediklerinizden daha hayırlıdır” der. Tam öleceği sırada üç şey vasiyet etti: ‘Müşrikleri Arap yarımadasından çıkarın. Görüşmeye gelen heyetlere, benim yaptığım gibi ikramda bulunun ve hediyeler verin. Üçüncüsünü de unuttum!”<ref>Sahih-i Buhari, c. 4, s. 31.</ref><br />
<div class="reflist" align="right" dir="rtl">
<div class="reflist" align="right" dir="rtl">
{{Arabic|'''عن سلیمان بن أبی مسلم الأحول سمع سعید بن جبیر سمع ابن عباس رضی الله عنهما یقول: یوم الخمیس وما یوم الخمیس! ثم بکی حتی بل دمعه الحصی قلت: یا ابن عباس ما یوم الخمیس؟ قال: اشتد برسول الله صلی الله علیه وسلم وجعه فقال: ائتونی بکتف اکتب لکم کتابا لا تضلوا بعده ابدا. فتنازعوا ولا ینبغی عند نبی تنازع. فقالوا: ماله أهجر استفهموه فقال: ذرونی فالذی انا فیه خیر مما تدعونی إلیه فأمر هم بثلاث قال: اخرجوا المشرکین من جریرة العرب وأجیزوا الوفد بنحو ما کنت أجیزهم والثالثة اما ان سکت عنها واما ان قلها فنسیتها قال سفیان هذا من قول سلیمان هذا من قول سلیمان'''}}
{{Arabic|'''عن سلیمان بن أبی مسلم الأحول سمع سعید بن جبیر سمع ابن عباس رضی الله عنهما یقول: یوم الخمیس وما یوم الخمیس! ثم بکی حتی بل دمعه الحصی قلت: یا ابن عباس ما یوم الخمیس؟ قال: اشتد برسول الله صلی الله علیه وسلم وجعه فقال: ائتونی بکتف اکتب لکم کتابا لا تضلوا بعده ابدا. فتنازعوا ولا ینبغی عند نبی تنازع. فقالوا: ماله أهجر استفهموه فقال: ذرونی فالذی انا فیه خیر مما تدعونی إلیه فأمر هم بثلاث قال: اخرجوا المشرکین من جریرة العرب وأجیزوا الوفد بنحو ما کنت أجیزهم والثالثة اما ان سکت عنها واما ان قلها فنسیتها قال سفیان هذا من قول سلیمان هذا من قول سلیمان'''}}
</div>
</div>
“İbn Abbas şöyle diyor: ‘Perşembe günü, Perşembe gününün ne olduğunu sen ne bilirsin?” der ve yeri ıslatıncaya kadar ağlar.  
“İbn Abbas şöyle diyor: ‘Perşembe günü, Perşembe gününün ne olduğunu sen ne bilirsin?” der ve yeri ıslatıncaya kadar ağlar.  
Dedim ki: “ey İbn Abbas! Perşembe günü ne oldu?”
Dedim ki: “Ey İbn Abbas! Perşembe günü ne oldu?”


Dedi ki: “O gün Resûlullah'ın (s.a.a) hastalığı ağırlaşmıştı, “Bana bir kürek kemiği getirin, size bir yazı yazayım ki ondan sonra asla yoldan sapmayasınız.”
Dedi ki: “O gün Resûlullah'ın (s.a.a) hastalığı ağırlaşmıştı, “Bana bir kürek kemiği getirin, size bir yazı yazayım ki ondan sonra asla yoldan sapmayasınız.”
69. satır: 69. satır:
Sonra dediler ki: ‘Ona (Peygambere) ne oldu? (Haşa) Hezeyan edip sayıklıyor! mu kendisine sorun dediler.
Sonra dediler ki: ‘Ona (Peygambere) ne oldu? (Haşa) Hezeyan edip sayıklıyor! mu kendisine sorun dediler.
   
   
Peygamber dedi ki: “Beni yalnız bırakın, içinde bulunduğum durum, hakkımda söylediklerinizden daha hayırlıdır”. Sonra onlara üç şey emretti: ‘Müşrikleri Arap yarımadasından çıkarın. Görüşmeye gelen heyetlere, benim yaptığım gibi ikramda bulunun ve hediyeler verin. Üçüncüsünü ya söylemedi ya da söyledi ben unuttum. (Rivayeti Süleyman’dan nakleden) Süfyan diyor ki bu Süleyman’ın sözüdür, Süleyman’ın sözüdür.”<ref>Sahihi Buhari, c. 4, s. 66.</ref><br />
Peygamber dedi ki: “Beni yalnız bırakın, içinde bulunduğum durum, hakkımda söylediklerinizden daha hayırlıdır”. Sonra onlara üç şey emretti: ‘Müşrikleri Arap yarımadasından çıkarın. Görüşmeye gelen heyetlere, benim yaptığım gibi ikramda bulunun ve hediyeler verin. Üçüncüsünü ya söylemedi ya da söyledi ben unuttum. (Rivayeti Süleyman’dan nakleden) Süfyan diyor ki bu Süleyman’ın sözüdür, Süleyman’ın sözüdür.”<ref>Sahih-i Buhari, c. 4, s. 66.</ref><br />
{{Kapat2|{{{|<div align="left" dir="ltr">'''Devamı...'''</div>}}}}}  
{{Kapat2|{{{|<div align="left" dir="ltr">'''Devamı...'''</div>}}}}}  
Buhari, İbn Abbas’tan şöyle rivayet etmektedir: “Peygamber (s.a.a) ölüm döşeğindeyken evinde aralarında Ömer’in de bulunduğu adamlar vardı. Buyurdu ki: Haydi size bir yazı yazayım, ondan sonra asla sapmazsınız. Ömer dedi ki: Herhalde Peygambere (s.a.a) hastalık galip geldi. Yanımızda Allah’ın kitabı var, bize Allah’ın kitabı yeter. Evde bulunanlar ihtilaf edip hasımlaştılar. Bazıları Ömer’in dediğini savunuyordu. Tartışmayı ve ihtilafı uzattıklarında da Peygamber buyurdu: Yanımdan kalkın. Benim yanımda niza’ yakışmaz.”<ref>Buhari, Kitabü’l-İlm, Babu'l İlm, 1, s. 22.</ref><br />
Buhari, İbn Abbas’tan şöyle rivayet etmektedir: “Peygamber (s.a.a) ölüm döşeğindeyken evinde aralarında Ömer’in de bulunduğu adamlar vardı. Buyurdu ki: Size bir yazı yazayım, ondan sonra asla sapmazsınız. Ömer dedi ki: Herhalde Peygambere (s.a.a) hastalık galip geldi. Yanımızda Allah’ın kitabı var, bize Allah’ın kitabı yeter. Evde bulunanlar ihtilaf edip seslerini yükselttiler. Bazıları Ömer’in dediğini savunuyordu. Tartışmayı ve ihtilafı uzattıklarında da Peygamber buyurdu: Yanımdan kalkın. Benim yanımda niza’ yakışmaz.”<ref>Buhari, Kitabü’l-İlm, Babu'l İlm, 1, s. 22.</ref><br />
<div class="reflist" align="right" dir="rtl">   
<div class="reflist" align="right" dir="rtl">   
{{Arabic|'''عن ابن عباس رضی الله عنهما قال: لما حضر رسول الله صلی الله علیه وسلم وفی البیت رجال فیهم عمر بن الخطاب قال النبی صلی الله علیه وسلم: هلم اکتب لکم کتابا لا تضلوا بعده. فقال عمر: ان النبی صلی الله علیه وسلم قد غلب علیه الوجع وعندکم القرآن حسبنا کتاب الله. فاختلف أهل البیت فاختصموا منهم من یقول قرّبوا یکتب لکم النبی صلی الله علیه وسلم کتابا لن تضلوا بعده ومنهم من یقول ما قال عمر. فلما أکثروا اللغو والاختلاف عند النبی صلی الله علیه وسلم قال رسول الله صلی الله علیه وسلم: قوموا! قال عبید الله: وکان ابن عباس یقول: إن الرزیة کل الرزیة ما حال بین رسول الله صلی الله علیه وسلم وبین ان یکتب لهم ذلک الکتاب من اختلافهم ولغطهم.'''}}</div>
{{Arabic|'''عن ابن عباس رضی الله عنهما قال: لما حضر رسول الله صلی الله علیه وسلم وفی البیت رجال فیهم عمر بن الخطاب قال النبی صلی الله علیه وسلم: هلم اکتب لکم کتابا لا تضلوا بعده. فقال عمر: ان النبی صلی الله علیه وسلم قد غلب علیه الوجع وعندکم القرآن حسبنا کتاب الله. فاختلف أهل البیت فاختصموا منهم من یقول قرّبوا یکتب لکم النبی صلی الله علیه وسلم کتابا لن تضلوا بعده ومنهم من یقول ما قال عمر. فلما أکثروا اللغو والاختلاف عند النبی صلی الله علیه وسلم قال رسول الله صلی الله علیه وسلم: قوموا! قال عبید الله: وکان ابن عباس یقول: إن الرزیة کل الرزیة ما حال بین رسول الله صلی الله علیه وسلم وبین ان یکتب لهم ذلک الکتاب من اختلافهم ولغطهم.'''}}</div>
“İbn Abbas şöyle rivayet ediyor: ‘Hz. Resulullah’ın (s.a.a) vefatı yaklaştığında Ömer bin Hattab’ın da olduğu bazı kişiler evinde toplanmışlardı. Resulullah (s.a.a) dedi ki: ‘Hadi getirin, size bir şeyler yazayım ondan sonra yoldan sapıp delalete düşmeyesiniz.’ Ömer dedi ki: ‘Kuşkusuz Peygambere hastalığı galebe çalmış ve sizin yanınızda Allah’ın kitabı var, o bize yeter.’ Sonra evdekiler arasında ihtilaf çıktı ve birbirlerine karşı çekişip didiştiler. Onlardan bazıları dediler ki getirin Peygamber bir şeyler yazsın ki ondan sonra asla yoldan çıkıp sapmayasınız. Onlardan bazıları da Ömer’in dediğini dediler.
“İbn Abbas şöyle rivayet ediyor: ‘Hz. Resulullah’ın (s.a.a) vefatı yaklaştığında Ömer bin Hattab’ın da olduğu bazı kişiler evinde toplanmışlardı. Resulullah (s.a.a) dedi ki: ‘Hadi getirin, size bir şeyler yazayım ondan sonra yoldan sapıp delalete düşmeyesiniz.’ Ömer dedi ki: ‘Kuşkusuz Peygambere hastalığı galebe çalmış ve sizin yanınızda Allah’ın kitabı var, o bize yeter.’ Sonra evdekiler arasında ihtilaf çıktı ve birbirlerine karşı çekişip didiştiler. Onlardan bazıları dediler ki getirin Peygamber bir şeyler yazsın ki ondan sonra asla yoldan çıkıp sapmayasınız. Onlardan bazıları da Ömer’in dediğini dediler.
      
      
Bu şekilde Resulullah’ın yanında gürültü, kargaşa ve münakaşaları artınca, Resulullah öfkelendi ve ‘yanımdan kalkın’ dedi.” (Rivayeti nakledenlerden biri olan) Ubeydullah dedi ki İbn Abbas diyordu ki ‘tüm musibet ve acılar şudur ki münakaşa ve gürültü patırtı yaparak Resullah’ın yazmak istediği şeyi yazmasına mani oldular.”<ref>Sahihi Buhari, c. 5, s. 137-138.</ref>-<ref>Sahihi Buhari, c. 7, s. 9.</ref><br />
Bu şekilde Resulullah’ın yanında gürültü, kargaşa ve münakaşaları artınca, Resulullah öfkelendi ve ‘yanımdan kalkın’ dedi.” (Rivayeti nakledenlerden biri olan) Ubeydullah dedi ki İbn Abbas diyordu ki ‘tüm musibet ve acılar şudur ki münakaşa ve gürültü patırtı yaparak Resullah’ın yazmak istediği şeyi yazmasına mani oldular.”<ref>Sahih-i Buhari, c. 5, s. 137-138.</ref>-<ref>Sahihi Buhari, c. 7, s. 9.</ref><br />
Ömer bir rivayetinde de niza’ın mahiyetini şöyle açıklıyor:
Ömer bir rivayetinde de niza’ın mahiyetini şöyle açıklıyor:
   
   
Anonim kullanıcı