İçeriğe atla

İmam Hüseyin (aleyhi selam): Revizyonlar arasındaki fark

imported>Motahari
imported>Motahari
187. satır: 187. satır:
Dinin bütün marifetlerine ve her şeyin tüm yönlerine tam ve eksiksiz bir şekilde vakıf olmak imametin gereklerindendir. Bundan dolayı, [[İmam Ali (a.s)]], İmam Hüseyin (a.s)'den ve [[İmam Hasan]] (a.s)’dan istediği gibi insanlara konuşma yapmasını istemiş ve Kureyşlilerin onu ileride bilgisizlikle itham etmelerinin önünü almıştır.<ref> Tabersi, Fadıl b. Hasan, 1417, c. 1, s. 423–424.</ref> Bunun en önemli nedeni, İmam Hüseyin’in (a.s) ilmi makamı hakkındaki [[sahabe]]lerin sözleri ve ondan [[fetva]] talep etmeleridir.<ref> Saduk, Emali, s. 425; Saduk, et-Tevhid, s. 307–308.</ref> İmam Hüseyin’in (a.s) kendi imameti hakkındaki bazı sözleri<ref> Saduk, Uyunu Ahbari er-Rıza, c. 1, s. 68; Hazaz Razi, s. 230–234.</ref> ve bir kısım mucize ve kerameti de İmam Hüseyin’in (a.s) imametinin delili olarak ortaya konulmuştur.<ref> Fadıl b. Hasan Tabersi, 1417, c. 1, s. 423; Örneğin bakınız: Saffarı Kummi, s. 291; İbn Babıveyh, Kemalu'd Din Tamamu'n Nime, s. 537; Tusi, 1401, c. 5, s. 470; Kutbu Ravendi, c. 1, s. 245 - 246; Delailu'l İmame, s. 181 - 183 - 186 ve 188 - 189; İbn Asakir, c. 14, s. 82; İbn Şehri Aşub, Menakıbı A'li Ebi Talib, c. 4, s. 57 - 59, 60; Meclisi, c. 44, s. 185 - 186; Haşim b. Süleyman Bahrani, c. 2, s. 83 - 230 .</ref>
Dinin bütün marifetlerine ve her şeyin tüm yönlerine tam ve eksiksiz bir şekilde vakıf olmak imametin gereklerindendir. Bundan dolayı, [[İmam Ali (a.s)]], İmam Hüseyin (a.s)'den ve [[İmam Hasan]] (a.s)’dan istediği gibi insanlara konuşma yapmasını istemiş ve Kureyşlilerin onu ileride bilgisizlikle itham etmelerinin önünü almıştır.<ref> Tabersi, Fadıl b. Hasan, 1417, c. 1, s. 423–424.</ref> Bunun en önemli nedeni, İmam Hüseyin’in (a.s) ilmi makamı hakkındaki [[sahabe]]lerin sözleri ve ondan [[fetva]] talep etmeleridir.<ref> Saduk, Emali, s. 425; Saduk, et-Tevhid, s. 307–308.</ref> İmam Hüseyin’in (a.s) kendi imameti hakkındaki bazı sözleri<ref> Saduk, Uyunu Ahbari er-Rıza, c. 1, s. 68; Hazaz Razi, s. 230–234.</ref> ve bir kısım mucize ve kerameti de İmam Hüseyin’in (a.s) imametinin delili olarak ortaya konulmuştur.<ref> Fadıl b. Hasan Tabersi, 1417, c. 1, s. 423; Örneğin bakınız: Saffarı Kummi, s. 291; İbn Babıveyh, Kemalu'd Din Tamamu'n Nime, s. 537; Tusi, 1401, c. 5, s. 470; Kutbu Ravendi, c. 1, s. 245 - 246; Delailu'l İmame, s. 181 - 183 - 186 ve 188 - 189; İbn Asakir, c. 14, s. 82; İbn Şehri Aşub, Menakıbı A'li Ebi Talib, c. 4, s. 57 - 59, 60; Meclisi, c. 44, s. 185 - 186; Haşim b. Süleyman Bahrani, c. 2, s. 83 - 230 .</ref>


=== Muaviye’nin Hükümet Dönemi ===
=== Muaviye’nin Hükumet Dönemi ===
İmam Hüseyin'in (a.s) [[imamet]] döneminin çoğu Muaviye'nin hükümetiyle eş zamanlıdır. Muaviye'den sonra [[Yezid]]'in hükümetinin ilk yıllarında İmam Hüseyin (a.s)  [[şehit]] edilmiştir.<br>
İmam Hüseyin'in (a.s) [[imamet]] döneminin çoğu Muaviye'nin hükumetiyle eş zamanlıdır. Muaviye'den sonra [[Yezid]]'in hükumetinin ilk yıllarında İmam Hüseyin (a.s)  [[şehit]] edilmiştir.<br>


'''İmam Hüseyin’in (a.s) Muaviye Karşısındaki Siyaseti'''<br />
'''İmam Hüseyin’in (a.s) Muaviye Karşısındaki Siyaseti'''<br />


İmam Hüseyin (a.s), [[İmam Hasan]]’ın (a.s) [[şehadet]]inden sonra hükümet yöneticiliği için en uygun ve ideal kişi olmasına rağmen, kardeşi İmam Hasan’ın (a.s) Muaviye ile yaptığı barış antlaşmasına sadık kalmış ve antlaşmayı çiğnememiştir.<ref> Şeyh Mufid, el-İrşad, c. 2, s. 32; İbn Şehri Aşub, Menakib Al-i Ebu Talib, c. 4, s. 87.</ref> Ayrıca [[Kufe]] halkının Muaviye’ye karşı kıyam etmesi için kendisine yazdığı mektuplara verdiği cevapta , Muaviye’nin hükmetine karşı olduğunu ve zalimlere karşı [[cihat]] edilmesi gerektiğini vurgulamalarına rağmen kıyam etmemiş  ve bunu Muaviye’nin ölümünden sonraya ertelemiştir.<ref> Aynı kaynak, c. 6, s. 422–423; Belazuri, 1996–2000, c. 2, s. 458–459; Mufid, c. 2, s. 32.</ref> Muaviye, İmam Hüseyin’in (a.s) kıyamından korkuyordu, ama zahirde İmam Hüseyin'e saygı gösteriyordu.<ref> İbn Sa’d, Kass Belazuri, 1996–2000, c. 2, s. 459–460.</ref><br />
İmam Hüseyin (a.s), [[İmam Hasan]]’ın (a.s) [[şehadet]]inden sonra hükumet yöneticiliği için en uygun ve ideal kişi olmasına rağmen, kardeşi İmam Hasan’ın (a.s) Muaviye ile yaptığı barış antlaşmasına sadık kalmış ve antlaşmayı çiğnememiştir.<ref> Şeyh Mufid, el-İrşad, c. 2, s. 32; İbn Şehri Aşub, Menakib Al-i Ebu Talib, c. 4, s. 87.</ref> Ayrıca [[Kufe]] halkının Muaviye’ye karşı kıyam etmesi için kendisine yazdığı mektuplara verdiği cevapta , Muaviye’nin hükumetine karşı olduğunu ve zalimlere karşı [[cihat]] edilmesi gerektiğini vurgulamalarına rağmen kıyam etmemiş  ve bunu Muaviye’nin ölümünden sonraya ertelemiştir.<ref> Aynı kaynak, c. 6, s. 422–423; Belazuri, 1996–2000, c. 2, s. 458–459; Mufid, c. 2, s. 32.</ref> Muaviye, İmam Hüseyin’in (a.s) kıyamından korkuyordu, ama zahirde İmam Hüseyin'e (a.s) saygı gösteriyordu.<ref> İbn Sa’d, Kass Belazuri, 1996–2000, c. 2, s. 459–460.</ref><br />


Muaviye’nin hükümetin başında olması, toplumun siyasi ve sosyal atmosferinin münasip olmaması İmam Hüseyin’in (a.s) yalnızca kendi inançlarını açıklayarak tanıtmasına ve Muaviye’nin bazı faaliyetlerine itiraz etmekle yetinmesine neden olmuştur. Dolayısıyla onu kıyam etmeye davet edenlere şöyle demekteydi: “Ben bugün böyle bir düşüncede değilim, evlerinizde oturun, kendinizi ele vermeyin. Muaviye hayatta olduğu sürece kuşku ve suistimale neden olacak şeylerden sakının. Eğer [[Allah]] onun için bir şeyi karar kılar (ölürse)  ve ben hayatta olursam, kendi düşüncelerimi size yazarım.”<ref> Belazuri, Ensabu’l Eşraf, c. 3, s. 152; ed-Deyneveri, Ebu Hanife Ahmed b. Davud, el-Ahbaru’t Teval, s. 222.</ref><br />
Muaviye’nin hükumetin başında olması, toplumun siyasi ve sosyal atmosferinin münasip olmaması İmam Hüseyin’in (a.s) yalnızca kendi inançlarını açıklayarak tanıtmasına ve Muaviye’nin bazı faaliyetlerine itiraz etmekle yetinmesine neden olmuştur. Dolayısıyla onu kıyam etmeye davet edenlere şöyle demekteydi: “Ben bugün böyle bir düşüncede değilim, evlerinizde oturun, kendinizi ele vermeyin. Muaviye hayatta olduğu sürece kuşku ve suistimale neden olacak şeylerden sakının. Eğer [[Allah]] onun için bir şeyi karar kılar (ölürse)  ve ben hayatta olursam, kendi düşüncelerimi size yazarım.”<ref> Belazuri, Ensabu’l Eşraf, c. 3, s. 152; ed-Deyneveri, Ebu Hanife Ahmed b. Davud, el-Ahbaru’t Teval, s. 222.</ref><br />
{{Quote box
{{Quote box
  |quote  = “Allah’a isyan ederek bir şeye ulaşmak isteyen kimse, umduğundan uzaklaşarak korktuğu şeye yaklaşır.”
  |quote  = “Allah’a isyan ederek bir şeye ulaşmak isteyen kimse, umduğundan uzaklaşarak korktuğu şeye yaklaşır.”
204. satır: 204. satır:
Defalarca Muaviye’nin çevresindekiler, İmam Hüseyin’i (a.s) kışkırtıcı eylemlerde bulunmakla yahut planlamakla suçlamış ve Muaviye’yi bu konuda uyarmışlardır. Muaviye de bunun üzerine defalarca İmam Hüseyin’e (a.s) barış antlaşmasına sadık kalması konusunda uyarılarda bulunan mektuplar yazmıştır. İmam Hüseyin (a.s) ise barış antlaşmasına bağlı kaldığını açıkça ilan etmiştir.<ref> Ed-Deyneveri, Ebu Hanife Ahmed b. Davud, s. 224–225; El-Belazuri, Ahmed b. Yahya, c. 5, s. 120–121; ed-Deyneveri, İbn Kuteybe, el-İmamet ve’s Siyaset, c. 1, s. 202–204.</ref> Bu dönemde İmam Hüseyin (a.s) başta Mervan b. Hakem olmak üzere Muaviye’nin memurlarına tutumlarından dolayı tepki göstermekteydi.<ref> İbn Sa’d, et-Tabakatu’l Kubra, s. 405; İbn Asakir, Tarihi Medine-i Dimeşk, c. 54, s. 209.</ref><br />
Defalarca Muaviye’nin çevresindekiler, İmam Hüseyin’i (a.s) kışkırtıcı eylemlerde bulunmakla yahut planlamakla suçlamış ve Muaviye’yi bu konuda uyarmışlardır. Muaviye de bunun üzerine defalarca İmam Hüseyin’e (a.s) barış antlaşmasına sadık kalması konusunda uyarılarda bulunan mektuplar yazmıştır. İmam Hüseyin (a.s) ise barış antlaşmasına bağlı kaldığını açıkça ilan etmiştir.<ref> Ed-Deyneveri, Ebu Hanife Ahmed b. Davud, s. 224–225; El-Belazuri, Ahmed b. Yahya, c. 5, s. 120–121; ed-Deyneveri, İbn Kuteybe, el-İmamet ve’s Siyaset, c. 1, s. 202–204.</ref> Bu dönemde İmam Hüseyin (a.s) başta Mervan b. Hakem olmak üzere Muaviye’nin memurlarına tutumlarından dolayı tepki göstermekteydi.<ref> İbn Sa’d, et-Tabakatu’l Kubra, s. 405; İbn Asakir, Tarihi Medine-i Dimeşk, c. 54, s. 209.</ref><br />


İmam Hüseyin (a.s), bu dönemde açıkça  veya gizli olarak imamet, hilafet hükümlerini ve hak halifenin taşıması gereken özellikleri açıklamaktaydı. O dönemdeki kamuoyunun düşüncelerini etkilemek ve ilahî hükümleri beyan etmek için İmam Hüseyin’in tanıtım çalışmaları daha çok Mina’da<ref> Tabersi, Ahmed b. Ali, el-İhticac, c. 2, s. 296 ve Meclisi, Muhammed Bakır; Biharu’l Envar, c. 44, s. 127.</ref> [[hac]] mevsiminde ve aynı şekilde [[Mekke]]’de gizli toplantılar şeklinde olmaktaydı. <ref> Harrani, Hasan b. Şu’be, Tuhafu’l Ukul, s. 237–239; Meclisi, Biharu’l Envar, c. 97, s. 79–81.</ref><br />
İmam Hüseyin (a.s), bu dönemde açıkça  veya gizli olarak imamet, hilafet hükümlerini ve hak halifenin taşıması gereken özellikleri açıklamaktaydı. O dönemdeki kamuoyunun düşüncelerini etkilemek ve ilahî hükümleri beyan etmek için İmam Hüseyin’in (a.s) tanıtım çalışmaları daha çok Mina’da<ref> Tabersi, Ahmed b. Ali, el-İhticac, c. 2, s. 296 ve Meclisi, Muhammed Bakır; Biharu’l Envar, c. 44, s. 127.</ref> [[hac]] mevsiminde ve aynı şekilde [[Mekke]]’de gizli toplantılar şeklinde olmaktaydı. <ref> Harrani, Hasan b. Şu’be, Tuhafu’l Ukul, s. 237–239; Meclisi, Biharu’l Envar, c. 97, s. 79–81.</ref><br />


İmam Hüseyin’in (a.s) 10 yıllık imamet döneminde Muaviye ile karşılıklı yazdığı mektuplar, İmam Hüseyin’in (a.s) Muaviye karşısındaki konumunu belirgin bir şekilde ortaya koymaktadır. Şöyle ki Muaviye tarafından gerçekleştirilen her cinayet ve gayri [[İslam]]i tutum, İmam Hüseyin (a.s) tarafından şiddetle eleştirilmiş ve Muaviye, her defasında İmam tarafından kınanarak azarlanmıştır. Hücr b. Adiyy, Amr b. Hamk el-Huzai ve Hadremi ve yarenlarinin Muaviye tarafından [[şehit]] ettirilmesine İmam’ın (a.s) tepkisi çok sert olmuştur.<ref> Ed-Deyneveri, Ebu Hanife Ahmed b. Davud, s. 224–225; Belazuri, Ahmed b. Yahya, c. 5, s. 120–121 ve Ed-Deyneveri, İbn Kuteybe, c. 1, s. 202–204.</ref><br />
İmam Hüseyin’in (a.s) 10 yıllık imamet döneminde Muaviye ile karşılıklı yazdığı mektuplar, İmam Hüseyin’in (a.s) Muaviye karşısındaki konumunu belirgin bir şekilde ortaya koymaktadır. Şöyle ki Muaviye tarafından gerçekleştirilen her cinayet ve gayri [[İslam]]i tutum, İmam Hüseyin (a.s) tarafından şiddetle eleştirilmiş ve Muaviye, her defasında İmam tarafından kınanarak azarlanmıştır. Hücr b. Adiyy, Amr b. Hamk el-Huzai ve Hadremi ve yarenlerinin Muaviye tarafından [[şehit]] ettirilmesine İmam’ın (a.s) tepkisi çok sert olmuştur.<ref> Ed-Deyneveri, Ebu Hanife Ahmed b. Davud, s. 224–225; Belazuri, Ahmed b. Yahya, c. 5, s. 120–121 ve Ed-Deyneveri, İbn Kuteybe, c. 1, s. 202–204.</ref><br />


Muaviye, oğlu [[Yezid]]’in veliahtlığını sağlamlaştırmak için yaptığı kapsamlı çalışmalar doğrultusunda [[Medine]]’ye bir sefer düzenlemiştir. Bu seferde başlarında İmam Hüseyin (a.s) olmak üzere Medine’nin ileri gelenlerinden oğlu Yezit için biat almaya çalışmıştır. Muaviye, Medine’ye girdikten sonra İmam Hüseyin’le (a.s) görüşmek için yanına gitmiş ve konuşmalarının ardından Yezid’in veliahtlığını öne sürmüş ve İmamın kabul etmesini istemiştir; Ancak İmam (a.s), şiddetle onu azarlamış ve Yezid’in liyakatsizliğini, heva ve heves perestliğini onun yüzüne vurmuş ve Muaviye’yi Yezid’i veliahtı olarak atamaktan sakındırmıştır.<ref> Ed-Deyneveri, c. 1, s. 208–209; İbn İ’sem Kûfi, el-Futuh, s. 339. </ref> Kendisi Yezid’e biat etmeyen nadir kişilerden biri olarak hutbelerinde Muaviye’yi kesin bir şekilde kınayarak mahkûm etmiştir.<ref> Aynı kaynak, c. 6, s. 422; Yakubi, c. 2, s. 228; İbn İ’sem, Kûfi, c. 4, s. 237–239, 242–243; Taberi, c. 5, s. 303.</ref>
Muaviye, oğlu [[Yezid]]’in veliahtlığını sağlamlaştırmak için yaptığı kapsamlı çalışmalar doğrultusunda [[Medine]]’ye bir sefer düzenlemiştir. Bu seferde başlarında İmam Hüseyin (a.s) olmak üzere Medine’nin ileri gelenlerinden oğlu Yezid için biat almaya çalışmıştır. Muaviye, Medine’ye girdikten sonra İmam Hüseyin’le (a.s) görüşmek için yanına gitmiş ve konuşmalarının ardından Yezid’in veliahtlığını öne sürmüş ve İmamın kabul etmesini istemiştir; Ancak İmam (a.s), şiddetle onu azarlamış ve Yezid’in liyakatsizliğini, heva ve heves perestliğini onun yüzüne vurmuş ve Muaviye’yi Yezid’i veliahtı olarak atamaktan sakındırmıştır.<ref> Ed-Deyneveri, c. 1, s. 208–209; İbn İ’sem Kûfi, el-Futuh, s. 339. </ref> Kendisi Yezid’e biat etmeyen nadir kişilerden biri olarak hutbelerinde Muaviye’yi kesin bir şekilde kınayarak mahkûm etmiştir.<ref> Aynı kaynak, c. 6, s. 422; Yakubi, c. 2, s. 228; İbn İ’sem, Kûfi, c. 4, s. 237–239, 242–243; Taberi, c. 5, s. 303.</ref>


Muaviye’nin İmam Hüseyin Karşısındaki Siyaseti Muaviye, üç halife gibi görüntüde İmam Hüseyin’e (a.s) oldukça saygı göstermekteydi, çünkü İmamın (a.s) [[Mekke]] ve Medine halkı nezdinde önemli bir konuma sahip olduğunu ve diğer insanlara davrandığı gibi ona da büyüklenemeyeceğini biliyordu. Buna rağmen, İmam Hüseyin (a.s) Muaviye hükümeti karşısında önemli bir engel konumundaydı ve Muaviye her zaman O'nun kıyam edebileceğinden korkuyordu. Dolayısıyla İmama karşı ihtiyatlı bir politika izliyordu. İmamı gözünden uzak tutmaz, görüntüde ona saygı gösterir ve değer verirdi.<ref> Ez-Zehebi, Seyr-i İ’lamu’n Nubela, c. 3, s. 291.</ref>  Memurlarına da [[Resulullah (s.a.a)]] evladına karışmamalarını ve ona saygısızlık etmemelerini emrederdi.<ref> Ed-Deyneveri, Ebu Hanife Ahmed b. Davud, s. 224; Keşşi, Muhammed b. Ömer; Ricalu’l Keşşi, s. 48.</ref> Öte yandan gece gündüz İmam Hüseyin’i (a.s) takip ettirir seferde ve hazarda imamın tüm hareketlerini, kişisel ve umumi yaşantısını gözetler ve hatta imamın tüm hareketlerini takip altında tuttuğunu ve her yaptığı işten haberdar olduğunu, imamın yaptığı her şeyin kendisine rapor edildiğini, imama yansıtarak İmam Hüseyin’i (a.s) bu şekilde korkutarak kıyam etmesini  önlemeye çalışırdı. Bundan dolayı oğlu [[Yezid]]’e de İmam’a iyi davranmasını ve ondan biat almak için zorlamamasını öğütlemişti.<ref> İbn Sa’d, c. 6, s. 423; Taberi, c. 5, s. 322; İbn İ’sem Kûfi, c. 4, s. 349; Saduk, Emali, s. 215–126.</ref>
Muaviye’nin İmam Hüseyin Karşısındaki Siyaseti Muaviye, üç halife gibi görüntüde İmam Hüseyin’e (a.s) oldukça saygı göstermekteydi, çünkü İmamın (a.s) [[Mekke]] ve Medine halkı nezdinde önemli bir konuma sahip olduğunu ve diğer insanlara davrandığı gibi ona da büyüklenemeyeceğini biliyordu. Buna rağmen, İmam Hüseyin (a.s) Muaviye hükumeti karşısında önemli bir engel konumundaydı ve Muaviye her zaman O'nun kıyam edebileceğinden korkuyordu. Dolayısıyla İmama karşı ihtiyatlı bir politika izliyordu. İmamı gözünden uzak tutmaz, görüntüde ona saygı gösterir ve değer verirdi.<ref> Ez-Zehebi, Seyr-i İ’lamu’n Nubela, c. 3, s. 291.</ref>  Memurlarına da [[Resulullah (s.a.a)]] evladına karışmamalarını ve ona saygısızlık etmemelerini emrederdi.<ref> Ed-Deyneveri, Ebu Hanife Ahmed b. Davud, s. 224; Keşşi, Muhammed b. Ömer; Ricalu’l Keşşi, s. 48.</ref> Öte yandan gece gündüz İmam Hüseyin’i (a.s) takip ettirir seferde ve hazırda imamın tüm hareketlerini, kişisel ve umumi yaşantısını gözetler ve hatta imamın tüm hareketlerini takip altında tuttuğunu ve her yaptığı işten haberdar olduğunu, imamın yaptığı her şeyin kendisine rapor edildiğini, imama yansıtarak İmam Hüseyin’i (a.s) bu şekilde korkutarak kıyam etmesini  önlemeye çalışırdı. Bundan dolayı oğlu [[Yezid]]’e de İmam’a iyi davranmasını ve ondan biat almak için zorlamamasını öğütlemişti.<ref> İbn Sa’d, c. 6, s. 423; Taberi, c. 5, s. 322; İbn İ’sem Kûfi, c. 4, s. 349; Saduk, Emali, s. 215–126.</ref>


=== Yezid'in Hükümet Dönemi ===
=== Yezid'in Hükümet Dönemi ===
Anonim kullanıcı