İçeriğe atla

Mikdad bin Amr: Revizyonlar arasındaki fark

düzenleme özeti yok
imported>Hassanfallah
imported>Husein
Değişiklik özeti yok
40. satır: 40. satır:
  |  data8 = Hicretten 37 yıl önce
  |  data8 = Hicretten 37 yıl önce
  | label10 = Ölüm Tarihi
  | label10 = Ölüm Tarihi
  |  data10 = hicrî 33/milâdî 653
  |  data10 = hicri 33/miladi 653
  | label11 = Defnedildiği Yer
  | label11 = Defnedildiği Yer
  |  data11 = [[Baki Mezarlığı]], [[Medine]]
  |  data11 = [[Baki Mezarlığı]], [[Medine]]
46. satır: 46. satır:
  |  data14 = Hz. Muhammed'in (s.a.a) seçkin sahabesi, ilk [[Müslüman]]lardan ve Hz. Ali'nin (a.s) [[Şii]]lerinden oluşu
  |  data14 = Hz. Muhammed'in (s.a.a) seçkin sahabesi, ilk [[Müslüman]]lardan ve Hz. Ali'nin (a.s) [[Şii]]lerinden oluşu
  | label15 = Katıldığı Savaşlar
  | label15 = Katıldığı Savaşlar
  |  data15 = Hz. Peygamberin (s.a.a) tüm savaşları
  |  data15 = Hz. Peygamber’in (s.a.a) tüm savaşları
}}
}}


'''Mikdad b. Esved''' diye meşhur olan '''Mikdad b. Amr''' (Arapça: '''المقداد بن عمرو''') [[Hz. Resulullah]]’ın (s.a.a) ileri gelen [[ashab]]ından, [[İmam Ali]]’nin (a.s) ilk [[Şia]]larından ve Hz. Peygamberin tüm savaşlarına katılan büyük sahabelerden biridir. Hz. Mikdad (r.a), Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.a) 4 kişi hakkında buyurduğu hadiste geçen sevilmesi gereken kişilerden biridir.
'''Mikdad b. Esved''' diye meşhur olan '''Mikdad b. Amr''' (Arapça: '''المقداد بن عمرو''') [[Hz. Resulullah]]’ın (s.a.a) ileri gelen [[ashab]]ından, [[İmam Ali]]’nin (a.s) ilk [[Şia]]larından ve Hz. Peygamber’in (s.a.a) tüm savaşlarına katılan büyük sahabelerden biridir. Hz. Mikdad (r.a), Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.a) 4 kişi hakkında buyurduğu hadiste geçen ve sevilmesi gereken kişilerden biridir.  


== Nesebi, Doğumu ve Ölümü ==
== Nesebi, Doğumu ve Ölümü ==
58. satır: 58. satır:
|bgcolor  = #faffed  
|bgcolor  = #faffed  
|halign    = left
|halign    = left
|quote    = [[Hz. Resulullah]] (s.a.a) şöyle buyurmuştur:<br /> <font color=000000>“Allah, bana kendisinin de sevdiği dört kişiyi sevmem için emirde bulundu: [[Ali]], [[Mikdad]], [[Ebû Zer]] ve [[Selmân]].”</font>
|quote    = [[Hz. Resulullah]] (s.a.a) şöyle buyurmuştur:<br /> <font color=000000>“Allah, bana kendisinin de sevdiği dört kişiyi sevmem için emirde bulundu: [[Ali]], [[Mikdad]], [[Ebu Zer]] ve [[Selman]].”</font>
|source    = [[El-Gadir]], c. 9, s. 117.
|source    = [[El-Gadir]], c. 9, s. 117.
}}
}}
Mikdad b. Esved diye ünlenen Mikdad bin Amr bin Sa’lebe (Hicretten 37 yıl önce- [[hicrî]] 33) Medine yakınlarında vefat etmiş ve [[Medine]]’ye getirilerek orada defnedilmiştir.<ref>el-Emîn, A'yânü’ş-Şîa,, c. 10, s. 134; Belâzürî, Ensâbü’l-Eşrâf, c. 1, s. 204; Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref><br />
“Mikdad b. Esved” diye ünlenen Mikdad b. Amr b. Sa’lebe (Hicretten 37 yıl önce- [[hicri]] 33) Medine yakınlarında vefat etmiş ve [[Medine]]’ye getirilerek orada defnedilmiştir.<ref>el-Emin, A'yanü’ş-Şia,, c. 10, s. 134; Belazüri, Ensabü’l Eşraf, c. 1, s. 204; Zirikli, el-A'lam, c. 7, s. 282.</ref><br />


Cahiliyet döneminde Hadramut’ta sakin olan Mikdad, orada yaşanan düşmanlıktan dolayı [[Mekke]]’ye kaçmış ve orada Abdüyegûs’ün evlatlığı olmuştur. Bundan dolayı kendisine Mikdad bin Esved demeye başlamışlardır. Ancak: “Onları (evlat edindiklerinizi) babalarına nispet ederek çağırın”([[Ahzâb]], 5) {{enot|ادْعُوهُمْ لِآبَائِهِمْ }} ayeti kerimesi nazil olduktan sonra "Mikdad bin Amr" olarak anılmaya başlanmıştır.<ref>Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref>
Cahiliyet döneminde Hadramut’ta sakin olan Mikdad, orada yaşanan düşmanlıktan dolayı [[Mekke]]’ye kaçmış ve orada Abdüyegus’ün evlatlığı olmuştur. Bundan dolayı kendisine “Mikdad b. Esved” demeye başlamışlardır. Ancak: “Onları (evlat edindiklerinizi) babalarına nispet ederek çağırın”([[Ahzab]], 5) {{enot|ادْعُوهُمْ لِآبَائِهِمْ }} ayeti kerimesi nazil olduktan sonra "Mikdad b. Amr" olarak anılmaya başlanmıştır.<ref>Zirikli, el-A'lam, c. 7, s. 282.</ref>


== Hz. Resulullah Dönemi (s.a.a) ==
== Hz. Resulullah (s.a.a) Dönemi ==
Mikdad, [[Hz. Resulullah]]’ın (s.a.a) kahraman [[sahabe]]lerinden ve Müslümanlıklarını izhar eden ilk 7 kişiden biridir.<ref>Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref><br />
Mikdad, [[Hz. Resulullah]]’ın (s.a.a) kahraman [[sahabe]]lerinden ve Müslümanlıklarını izhar eden ilk 7 kişiden biridir.<ref>Zirikli, el-A'lam, c. 7, s. 282.</ref><br />


Habeşistan'a hicret eden üçüncü grup [[Müslüman]]lardandır. [[Hz. Peygamber Efendimiz]] (s.a.a) hicret etmeden önce [[Mekke]]’ye dönmüş ve Mekke’den [[Medine]]’ye hicret etmiştir. Hz. Resulullah’ın (s.a.a) [[Bedir gazvesi]] dahil tüm savaşlarına katılmıştır.<ref>Belâzürî, Ensâbü’l-Eşrâf, c. 1, s. 205.</ref><br />
Habeşistan'a hicret eden üçüncü grup [[Müslüman]]lardandır. [[Hz. Peygamber Efendimiz]] (s.a.a) hicret etmeden önce [[Mekke]]’ye dönmüş ve Mekke’den [[Medine]]’ye hicret etmiştir. Hz. Resulullah’ın (s.a.a) [[Bedir gazvesi]] dâhil tüm savaşlarına katılmıştır.<ref>Belazüri, Ensabü’l Eşraf, c. 1, s. 205.</ref><br />


Hz. Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “[[Allah]], beni kendisinin de sevdiği dört kişiyi sevmem için emirde bulundu: [[Ali]], Mikdad, Ebu Zer ve Selman.”<ref>Zirikli, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref><br />
Hz. Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “[[Allah]], kendisinin de sevdiği dört kişiyi sevmem için bana emirde bulundu: [[Ali]], Mikdad, Ebu Zer ve Selman.”<ref>Zirikli, el-A'lam, c. 7, s. 282.</ref><br />


Mikdad, [[Selman]], [[Ammar]] ve [[Ebu Zer]] Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.a) zamanında ilk [[Şia]]lar olarak tanınmışlardır.<ref>Nevbahtî, Fıraķu’ş-Şia, s. 18; Şehabi, Edvar Fıkh,, c. 2, s. 282.</ref>
Mikdad, [[Selman]], [[Ammar]] ve [[Ebu Zer]] Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.a) zamanında ilk [[Şia]]lar olarak tanınmışlardır.<ref>Nevbahti, Fıraku’ş-Şia, s. 18; Şehabi, EdvarFıkh,, c. 2, s. 282.</ref>


== Osman Zamanında ==
== Osman Zamanında ==
Ünlü tarihçi Yakubi şöyle yazmaktadır: “Bazılarının rivayet ettiğine göre [[Osman]], biati gerçekleşen o gün yatsı [[namaz]]ı için geç saatlerde önünde mum yaktıkları halde dışarı çıktı. Mikdad bin Amr onunla karşılaştı ve ona şöyle dedi: “Bu bidat de nedir?”<ref>Yakûbî, Târîhu’l-Ya'kûbî, c. 2, s. 54.</ref><br />
Ünlü tarihçi Yakubi şöyle yazmaktadır: “Bazılarının rivayet ettiğine göre [[Osman]], biati gerçekleşen o gün yatsı [[namaz]]ı için geç saatlerde önünde mum yaktıkları halde dışarı çıktı. Mikdad b. Amr onunla karşılaştı ve ona şöyle dedi: “Bu bidat de nedir?”<ref>Yakubi, Tarihu’l Yakubi, c. 2, s. 54.</ref><br />


Yakubi devamında şöyle yazmaktadır: “Bazı insanlar [[Ali]] bin [[Ebi Talib]]’i (a.s) kabul etmiş ve [[Osman]]’a kötü sözler söylüyorlardı. Birisinden rivayet edildiğine göre o kişi şöyle diyordu: Allah Resulünün (s.a.a) mescidinde oturmuştum birden dizleri üzerine oturmuş ve sanki dünyalar onunmuş ve kaybetmiş gibi sızlanarak şöyle diyen birini gördüm:<br />
Yakubi devamında şöyle yazmaktadır: “Bazı insanlar [[Ali]] b. [[Ebi Talib]]’i (a.s) kabul etmiş ve [[Osman]]’a kötü sözler söylüyorlardı. Birisinden rivayet edildiğine göre o kişi şöyle diyordu: Allah Resulü’nün (s.a.a) mescidinde oturmuştum. Birden dizleri üzerine oturmuş ve sanki dünyalar onunmuş ve kaybetmiş gibi sızlanarak şöyle diyen birini gördüm:<br />


:“Kureyş’e hayret doğrusu! Hilafeti Peygamberin [[Ehlibeyt]]inden aldılar. Oysa onlar ilk müminler, Peygamberin amca oğlu, insanların en bilgini, [[Allah]]’ın dininde en [[fakih]] olan, [[İslam]] yolunda en çok güçlük çeken, yolu en iyi tanıyan, sıratı müstakime herkesten daha iyi hidayet edicidir. Allah’a andolsun ki tahir (temiz) ve pak olan, hidayet edici ve hidayet bulmuşlardan hilafeti çaldılar. Ne ümmetin maslahatını ne de gidişatta doğru ve hak olanı istediler. Lakin onlar dünyayı [[ahiret]]e tercih ettiler. Öyleyse zalimler topluluğunun canı cehenneme, helak olsunlar.”<br />
:“Kureyş’e hayret doğrusu! Hilafeti Peygamberin [[Ehlibeyt]]inden aldılar. Oysa onlar ilk müminler, Peygamberin amcaoğlu, insanların en bilgini, [[Allah]]’ın dininde en [[fakih]] olan, [[İslam]] yolunda en çok güçlük çeken, yolu en iyi tanıyan, sıratı müstakime herkesten daha iyi hidayet edicidir. Allah’a andolsun ki tahir (temiz) ve pak olan, hidayet edici ve hidayet bulmuşlardan hilafeti çaldılar. Ne ümmetin maslahatını, ne de gidişatta doğru ve hak olanı istediler. Lakin onlar dünyayı [[ahiret]]e tercih ettiler. Öyleyse zalimler topluluğunun canı cehenneme, helak olsunlar.”<br />


Sonra ikisine doğru yaklaştım ve şöyle dedim:<br />
Sonra ikisine doğru yaklaştım ve şöyle dedim:<br />
85. satır: 85. satır:
— Allah sana rahmet etsin, sen kimsin ve bu adam kim?<br />
— Allah sana rahmet etsin, sen kimsin ve bu adam kim?<br />


— Dedi ki: Ben, Mikdad bin Amr'ım ve bu da [[Ali bin Ebu Talip]]’tir.<br />
— Dedi ki: Ben, Mikdad b. Amr'ım ve bu da [[Ali b. Ebu Talip]]’tir.<br />


— Dedim ki: “Bu iş için kıyam etmez misiniz? Ben de sizinle kıyam edeyim.<br />
— Dedim ki: “Bu iş için kıyam etmez misiniz? Ben de sizinle kıyam edeyim.<br />
91. satır: 91. satır:
— Dedi ki: Ey benim kardeşimin oğlu! Bu iş için bir veya iki kişi yeterli değildir.<br />
— Dedi ki: Ey benim kardeşimin oğlu! Bu iş için bir veya iki kişi yeterli değildir.<br />


Sonra dışarı çıktım. Dışarıda [[Ebu Zer]]’i gördüm ve olayı ona anlattım. O da şöyle dedi: “Mikdad kardeşim doğru söylemiş.” Sonra Abdullah bin Mesud’un yanına gittim ve durumu ona da anlattım. O da şöyle dedi: “Bize de söylendi ve bizler bir kusurda bulunmadık.”<ref>Yakubi, Tarihu’l-Ya'kûbî, c. 2, s. 54, 55.</ref>
Sonra dışarı çıktım. Dışarıda [[Ebu Zer]]’i gördüm ve olayı ona anlattım. O da şöyle dedi: “Mikdad kardeşim doğru söylemiş.” Sonra Abdullah b. Mesud’un yanına gittim ve durumu ona da anlattım. O da şöyle dedi: “Bize de söylendi ve bizler bir kusurda bulunmadık.”<ref>Yakubi, Tarihu’l Yakubi, c. 2, s. 54, 55.</ref>


== Kaynakça ==
== Kaynakça ==
97. satır: 97. satır:
== Bibliyografi  ==
== Bibliyografi  ==
<div style="{{column-count|3}}">
<div style="{{column-count|3}}">
* el-Emîn, Seyyid Muhsin, A'yânü’ş-Şîa, tahkik ve tahric: Hasan el-Emîn, , Beyrut, Daru’t-Taarif, m. 1983.
* el-Emin, Seyyid Muhsin, A'yanü’ş-Şia, tahkik ve tahric: Hasan el-Emin, , Beyrut, Daru’t-Taarif, m. 1983.
* el-Emînî, Abdülhüseyin Şerefüddin, el-Gadîr fi'l-kitâbi ve's-sünne ve'l-edeb, c. 9, Beyrut, Dârü'l-Kütübi'l-Arabî, m. 1977.
* el-Emini, Abdülhüseyin Şerefüddin, el-Gadir fi'l-Kitabi ve's-Sünne ve'l-Edeb, c. 9, Beyrut, Darü'l Kütübi'l Arabi, m. 1977.
* el-Belâzürî, Ahmed b. Yahyâ, Ensâbü’l-Eşrâf, tahkik: Muhammed Hamîdullah, Mısır, Dârü'l-Maârif, m. 1959.
* el-Belazüri, Ahmed b. Yahya, Ensabü’l Eşraf, tahkik: Muhammed Hamidullah, Mısır, Darü'l Maarif, m. 1959.
* ez-Ziriklî, Muhammed Hayrüddîn , el-A'lâm, c. 7, Dârü'l-İlm lil Melâyîn, m. 1980.
* ez-Ziriklî, Muhammed Hayrüddin , el-A'lam, c. 7, Darü'l İlm lil Melayin, m. 1980.
* Şehâbî, Mahmut, Edvar Fıkıh, Tahran, Vezarat Ferheng ve İrşad İslami, ş. 1366.
* Şehabi, Mahmut, EdvarFıkıh, Tahran, Vezaret-i Ferheng ve İrşadİslami, 1366 h.ş.
* en-Nevbahtî, Hasan b. Mûsâ, Fıraķu’ş-Şîa, Beyrut, Dârü'l-Evda, m. 1984.
* en-Nevbahti, Hasan b. Musa, Fıraku’ş-Şia, Beyrut, Darü'l Evda, m. 1984.
* Yakûbî, Ahmed b. Ebî Ya‘kūb İshâk, Târîhu’l-Ya'kûbî, tercüme: Muhammed İbrahim Ayeti, Tahran, ikinci baskı, ş. 1391.
* Yakubi, Ahmed b. Ebi Yakub İshak, Tarihu’l Yakubi, tercüme: Muhammed İbrahim Ayeti, Tahran, ikinci baskı, 1391 h.ş.


</div>
</div>
Anonim kullanıcı