İçeriğe atla

Mikdad bin Amr: Revizyonlar arasındaki fark

düzenleme özeti yok
imported>Motahari
imported>Muhammed
Değişiklik özeti yok
1. satır: 1. satır:
{{Infobox
{{Infobox
  |name        = Mikdâd b. Amr
  |name        = Mikdad b. Amr
  |bodystyle    =
  |bodystyle    =


7. satır: 7. satır:
  |subheaderstyle =
  |subheaderstyle =
  |title        =
  |title        =
  |above        = Mikdâd b. Amr
  |above        = Mikdad b. Amr
  |subheader    =
  |subheader    =
  |subheader2  =
  |subheader2  =
21. satır: 21. satır:


  | label5 = Tam İsmi
  | label5 = Tam İsmi
  |  data5 =  Mikdâd b. Amr b. Sa‘lebe el-Kindî el-Behrânî
  |  data5 =  Mikdad b. Amr b. Sa‘lebe el-Kindi el-Behrani
  | label7 = Konumu
  | label7 = Konumu
  |  data7 = Sahâbî
  |  data7 = Sahabi
| label8 = Doğum Tarihi
| label8 = Doğum Tarihi
  |  data8 = Hicretten 37 yıl önce
  |  data8 = Hicretten 37 yıl önce
37. satır: 37. satır:


{{İslam Tarihi}}
{{İslam Tarihi}}
'''Mikdâd b. Esved''' diye meşhur olan '''Mikdâd b. Amr''' (Arapça: '''المقداد بن عمرو''') [[Hz. Resulullah]]’ın (s.a.a) ileri gelen ashabından, [[İmam Ali]]’nin (a.s) ilk [[Şia]]larından ve Hz. Peygamberin tüm savaşlarına katılan büyük sahabelerden biridir. Hz. Mikdâd (r.a), Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.a) 4 kişi hakkında buyurduğu hadiste geçen sevilmesi gereken kişilerden biridir.
'''Mikdad b. Esved''' diye meşhur olan '''Mikdad b. Amr''' (Arapça: '''المقداد بن عمرو''') [[Hz. Resulullah]]’ın (s.a.a) ileri gelen ashabından, [[İmam Ali]]’nin (a.s) ilk [[Şia]]larından ve Hz. Peygamberin tüm savaşlarına katılan büyük sahabelerden biridir. Hz. Mikdad (r.a), Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.a) 4 kişi hakkında buyurduğu hadiste geçen sevilmesi gereken kişilerden biridir.


== Nesebi, Doğumu ve Ölümü ==
== Nesebi, Doğumu ve Ölümü ==
46. satır: 46. satır:
|bgcolor  = #F0E68C
|bgcolor  = #F0E68C
|halign    = left
|halign    = left
|quote    = '''Hz. [[Resulullah]] (s.a.a) şöyle buyurmuştur:<br /> <font color=006400>'''“Allah, bana kendisinin de sevdiği dört kişiyi sevmem için emirde bulundu: Ali, Mikdâd, Ebû Zer ve Selmân.”'''</font>
|quote    = '''Hz. [[Resulullah]] (s.a.a) şöyle buyurmuştur:<br /> <font color=006400>'''“Allah, bana kendisinin de sevdiği dört kişiyi sevmem için emirde bulundu: Ali, Mikdad, Ebû Zer ve Selmân.”'''</font>
|source    = [[El-Gadir]], c. 9, s. 117.
|source    = [[El-Gadir]], c. 9, s. 117.
}}
}}
Mikdâd b. Esved diye ünlenen Mikdâd bin Amr bin Sa’lebe (Hicretten 37 yıl önce- [[hicrî]] 33) Medine yakınlarında vefat etmiş ve [[Medine]]’ye getirilerek orada defnedilmiştir.<ref>el-Emîn, A'yânü’ş-Şîa,, c. 10, s. 134; Belâzürî, Ensâbü’l-Eşrâf, c. 1, s. 204; Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref><br />
Mikdad b. Esved diye ünlenen Mikdad bin Amr bin Sa’lebe (Hicretten 37 yıl önce- [[hicrî]] 33) Medine yakınlarında vefat etmiş ve [[Medine]]’ye getirilerek orada defnedilmiştir.<ref>el-Emîn, A'yânü’ş-Şîa,, c. 10, s. 134; Belâzürî, Ensâbü’l-Eşrâf, c. 1, s. 204; Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref><br />


Cahiliyet döneminde Hadramut’ta sakin olan Mikdâd, orada yaşanan düşmanlıktan dolayı [[Mekke]]’ye kaçmış ve orada Abdüyegûs’ün evlatlığı olmuştur. Bundan dolayı kendisine Mikdâd bin Esved demeye başlamışlardır. Ancak: ادْعُوهُمْ لِآبَائِهِمْ ; '''“Onları (evlat edindiklerinizi) babalarına nispet ederek çağırın”'''(Ahzâb/5) ayeti kerimesi nazil olduktan sonra Mikdâd bin Amr olarak anılmaya başlanmıştır.<ref>Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref>
Cahiliyet döneminde Hadramut’ta sakin olan Mikdad, orada yaşanan düşmanlıktan dolayı [[Mekke]]’ye kaçmış ve orada Abdüyegûs’ün evlatlığı olmuştur. Bundan dolayı kendisine Mikdad bin Esved demeye başlamışlardır. Ancak: ادْعُوهُمْ لِآبَائِهِمْ ; '''“Onları (evlat edindiklerinizi) babalarına nispet ederek çağırın”'''(Ahzâb/5) ayeti kerimesi nazil olduktan sonra Mikdad bin Amr olarak anılmaya başlanmıştır.<ref>Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref>


== Hz. Resulullah Dönemi (s.a.a) ==
== Hz. Resulullah Dönemi (s.a.a) ==
Mikdâd, Hz. Resulullah’ın (s.a.a) kahraman sahabelerinden ve Müslümanlıklarını izhar eden ilk 7 kişiden biridir.<ref>Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref><br />
Mikdad, Hz. Resulullah’ın (s.a.a) kahraman sahabelerinden ve Müslümanlıklarını izhar eden ilk 7 kişiden biridir.<ref>Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref><br />


Habeşistan'a hicret eden üçüncü grup [[Müslüman]]lardandır. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.a) hicret etmeden önce Mekke’ye dönmüş ve Mekke’den [[Medine]]’ye hicret etmiştir. Hz. Resulullah’ın (s.a.a) [[Bedir gazvesi]] dahil tüm savaşlarına katılmıştır.<ref>Belâzürî, Ensâbü’l-Eşrâf, c. 1, s. 205.</ref><br />
Habeşistan'a hicret eden üçüncü grup [[Müslüman]]lardandır. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.a) hicret etmeden önce Mekke’ye dönmüş ve Mekke’den [[Medine]]’ye hicret etmiştir. Hz. Resulullah’ın (s.a.a) [[Bedir gazvesi]] dahil tüm savaşlarına katılmıştır.<ref>Belâzürî, Ensâbü’l-Eşrâf, c. 1, s. 205.</ref><br />


Hz. Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: ''“[[Allah]], beni kendisinin de sevdiği dört kişiyi sevmem için emirde bulundu: Ali, Mikdâd, Ebû Zer ve Selmân.”''<ref>Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref><br />
Hz. Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: ''“[[Allah]], beni kendisinin de sevdiği dört kişiyi sevmem için emirde bulundu: Ali, Mikdad, Ebû Zer ve Selmân.”''<ref>Ziriklî, el-A'lâm, c. 7, s. 282.</ref><br />


Mikdâd, [[Selman]], [[Ammar]] ve [[Ebu Zer]] Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.a) zamanında ilk Şîalar olarak tanınmışlardır.<ref>Nevbahtî, Fıraķu’ş-Şîa, s. 18; Şehâbî, Edvar Fıkh,, c. 2, s. 282.</ref>
Mikdad, [[Selman]], [[Ammar]] ve [[Ebu Zer]] Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.a) zamanında ilk Şîalar olarak tanınmışlardır.<ref>Nevbahtî, Fıraķu’ş-Şîa, s. 18; Şehâbî, Edvar Fıkh,, c. 2, s. 282.</ref>


== Osman Zamanında ==
== Osman Zamanında ==
Ünlü tarihçi Yakubi şöyle yazmaktadır: “Bazılarının rivayet ettiğine göre [[Osman]], biati gerçekleşen o gün yatsı [[namaz]]ı için geç saatlerde önünde mum yaktıkları halde dışarı çıktı. Mikdâd bin Amr onunla karşılaştı ve ona şöyle dedi: “Bu bidat de nedir?”<ref>Yakûbî, Târîhu’l-Ya'kûbî, c. 2, s. 54.</ref><br />
Ünlü tarihçi Yakubi şöyle yazmaktadır: “Bazılarının rivayet ettiğine göre [[Osman]], biati gerçekleşen o gün yatsı [[namaz]]ı için geç saatlerde önünde mum yaktıkları halde dışarı çıktı. Mikdad bin Amr onunla karşılaştı ve ona şöyle dedi: “Bu bidat de nedir?”<ref>Yakûbî, Târîhu’l-Ya'kûbî, c. 2, s. 54.</ref><br />


Yakûbî devamında şöyle yazmaktadır: “Bazı insanlar Ali bin Ebu Talib’i (a.s) kabul etmiş ve Osman’a kötü sözler söylüyorlardı. Birisinden rivayet edildiğine göre o kişi şöyle diyordu: ‘Allah Resulünün (s.a.a) mescidinde oturmuştum birden dizleri üzerine oturmuş ve sanki dünyalar onunmuş ve kaybetmiş gibi sızlanarak şöyle diyen birini gördüm:<br />
Yakûbî devamında şöyle yazmaktadır: “Bazı insanlar Ali bin Ebu Talib’i (a.s) kabul etmiş ve Osman’a kötü sözler söylüyorlardı. Birisinden rivayet edildiğine göre o kişi şöyle diyordu: ‘Allah Resulünün (s.a.a) mescidinde oturmuştum birden dizleri üzerine oturmuş ve sanki dünyalar onunmuş ve kaybetmiş gibi sızlanarak şöyle diyen birini gördüm:<br />
73. satır: 73. satır:
— Allah sana rahmet etsin, sen kimsin ve bu adam kim?<br />
— Allah sana rahmet etsin, sen kimsin ve bu adam kim?<br />


— Dedi ki: Ben, Mikdâd bin Amr'ım ve bu da [[Ali bin Ebu Talip]]’tir.<br />
— Dedi ki: Ben, Mikdad bin Amr'ım ve bu da [[Ali bin Ebu Talip]]’tir.<br />


— Dedim ki: “Bu iş için kıyam etmez misiniz? Ben de sizinle kıyam edeyim.<br />
— Dedim ki: “Bu iş için kıyam etmez misiniz? Ben de sizinle kıyam edeyim.<br />
79. satır: 79. satır:
— Dedi ki: Ey benim kardeşimin oğlu! Bu iş için bir veya iki kişi yeterli değildir.<br />
— Dedi ki: Ey benim kardeşimin oğlu! Bu iş için bir veya iki kişi yeterli değildir.<br />


Sonra dışarı çıktım. Dışarıda Ebû Zer’i gördüm ve olayı ona anlattım. O da şöyle dedi: “Mikdâd kardeşim doğru söylemiş.” Sonra Abdullah bin Mesud’un yanına gittim ve durumu ona da anlattım. O da şöyle dedi: “Bize de söylendi ve bizler bir kusur da bulunmadık.”<ref>Yakûbî, Târîhu’l-Ya'kûbî, c. 2, s. 54, 55.</ref>
Sonra dışarı çıktım. Dışarıda Ebû Zer’i gördüm ve olayı ona anlattım. O da şöyle dedi: “Mikdad kardeşim doğru söylemiş.” Sonra Abdullah bin Mesud’un yanına gittim ve durumu ona da anlattım. O da şöyle dedi: “Bize de söylendi ve bizler bir kusur da bulunmadık.”<ref>Yakûbî, Târîhu’l-Ya'kûbî, c. 2, s. 54, 55.</ref>


== Kaynakça ==
== Kaynakça ==
Anonim kullanıcı