İçeriğe atla

Eyyâmu’l-Bîz: Revizyonlar arasındaki fark

düzenleme özeti yok
imported>Zuhdi
Değişiklik özeti yok
imported>Zuhdi
Değişiklik özeti yok
1. satır: 1. satır:


'''Beyaz günler''' veya '''eyyâm-ı biyd/bîz''' ([[Türkçe]]: '''Dolunay'''; [[Arapça]]: ایام البیض) beyaz ve ak günler anlamına gelen eyyam-ı biyd, Kameri ayların 13, 14 ve 15. Günlerine denmektedir. Hadislerde bu üç günde oruç tutulması için vurgu yapılmıştır. Şiaların nezdinde, beyaz günler ve dolunay, Recep ayı başta olmak üzere daha sonra Şaban ve Ramazan aylarında daha çok öneme haizdir.
'''Beyaz günler''' veya '''eyyâm-ı biyd/bîz''' ([[Türkçe]]: '''Dolunay'''; [[Arapça]]: ایام البیض) beyaz ve ak günler anlamına gelen eyyam-ı biyd, Kameri ayların 13, 14 ve 15. Günlerine denmektedir. [[Hadis]]lerde bu üç günde [[oruç]] tutulması için vurgu yapılmıştır. [[Şia]]ların nezdinde, beyaz günler ve dolunay, [[Recep ayı]] başta olmak üzere daha sonra [[Şaban]] ve [[Ramazan]] aylarında daha çok öneme haizdir.
== İsimlendirilmesinin Nedeni ==
== İsimlendirilmesinin Nedeni ==
Biyd/Bîz, Arapçada beyazlık anlamına gelir. Eskiden Araplar, ay günlerini aydınlıklarına göre değerlendirerek isimlendirmekteydiler. Bu üç gün (13, 14 ve 15. Günler) diğer günlere göre daha aydın olduğu için beyaz günler anlamına gelen eyyam-i beyz/beyaz diye adlandırmışlardır.<ref>Ferra, s. 58; İbn Manzur, beyz maddesi; İbn Kesir, c. 3, s. 573.</ref> Bugünlere “Avazıh” ve “Gurra”da denmektedir.<ref>İbn Manzur, vazıh ve gurar maddeleri.</ref>
Biyd/Bîz, Arapçada beyazlık anlamına gelir. Eskiden Araplar, ay günlerini aydınlıklarına göre değerlendirerek isimlendirmekteydiler. Bu üç gün (13, 14 ve 15. Günler) diğer günlere göre daha aydın olduğu için beyaz günler anlamına gelen eyyam-i beyz/beyaz diye adlandırmışlardır.<ref>Ferra, s. 58; İbn Manzur, beyz maddesi; İbn Kesir, c. 3, s. 573.</ref> Bugünlere “Avazıh” ve “Gurra”da denmektedir.<ref>İbn Manzur, vazıh ve gurar maddeleri.</ref>
== Beyaz Günlerde Oruç ==
== Beyaz Günlerde Oruç ==
Hadislerin naklettiğine göre, her ay üç gün oruç tutma geleneği İslam’dan önce de beğenilen geleneklerden biridir.<ref>Ebu Yusuf, c. 1, s. 338.</ref> Bugünlerde tutulan oruçlar, Hz. İbrahim’in (a.s) oruçları olarak bilinirdi.<ref>Suyuti, c. 4, s. 222, 223.</ref> Hz. Fahri Kâinat Efendimiz (s.a.a) insanlara, ay içinde oruç tutmalarını ve oruçlarını da beyaz günlerde tutmalarını tavsiye derdi.<ref>İbn Saad, 7/43; Bkz. Ahmed bin Hambel, 5/27, 28; Fakihi, c. 1, s. 424; Razi, c. 1, s. 285.</ref><br />
Hadislerin naklettiğine göre, her ay üç gün oruç tutma geleneği İslam’dan önce de beğenilen geleneklerden biridir.<ref>Ebu Yusuf, c. 1, s. 338.</ref> Bugünlerde tutulan oruçlar, [[Hz. İbrahim]]’in (a.s) oruçları olarak bilinirdi.<ref>Suyuti, c. 4, s. 222, 223.</ref> [[Hz. Fahri Kâinat Efendimiz]] (s.a.a) insanlara, ay içinde oruç tutmalarını ve oruçlarını da beyaz günlerde tutmalarını tavsiye derdi.<ref>İbn Saad, 7/43; Bkz. Ahmed bin Hambel, 5/27, 28; Fakihi, c. 1, s. 424; Razi, c. 1, s. 285.</ref><br />


Dolunay günlerinde oruç tutulmasını tavsiye eden hadislerin sayısı oldukça çok ve farklı içerikleri kapsamaktadır. Bazı hadisler her ayın yalnızca 13. Günü oruç tutulmasının istihbabına odaklıdır.<ref>İbn Saad, c. 1, s. 43; Bkz. Ahmed bin Hambel, 5/27, 28, 150, 152; Fakihi, c. 1, s. 424; Razi, c. 1, s. 285.</ref> Bazı hadislerde ise her ayın üç günü oruç tutulması peygamberin sünneti olarak belirtilmiştir.<ref>Bkz. Nesai, c. 4, s. 220, 223.</ref> Öyle anlaşılıyor ki her ay 3 gün oruç tutulmasının müstahap olduğunda bir ihtilaf yoktur<ref>Bkz. İbn Kudame.</ref> yalnızca bu 3 günün hangi günler olduğunda ihtilaf vardır. Örneğin İmam Sadık’tan (a.s) nakledilen hadiste bu üç gün şu şekildedir: “İlk on günün Perşembesi, ikinci on günün Çarşambası ve son on günün Perşembesi.”<ref>Şeyh Saduk, Men La Yahduruhu’l-Fakih, c. 2, s. 84.</ref><br />
Dolunay günlerinde oruç tutulmasını tavsiye eden hadislerin sayısı oldukça çok ve farklı içerikleri kapsamaktadır. Bazı hadisler her ayın yalnızca 13. Günü oruç tutulmasının istihbabına odaklıdır.<ref>İbn Saad, c. 1, s. 43; Bkz. Ahmed bin Hambel, 5/27, 28, 150, 152; Fakihi, c. 1, s. 424; Razi, c. 1, s. 285.</ref> Bazı hadislerde ise her ayın üç günü oruç tutulması peygamberin sünneti olarak belirtilmiştir.<ref>Bkz. Nesai, c. 4, s. 220, 223.</ref> Öyle anlaşılıyor ki her ay 3 gün oruç tutulmasının müstahap olduğunda bir ihtilaf yoktur<ref>Bkz. İbn Kudame.</ref> yalnızca bu 3 günün hangi günler olduğunda ihtilaf vardır. Örneğin [[İmam Sadık]]’tan (a.s) nakledilen hadiste bu üç gün şu şekildedir: ''“İlk on günün Perşembesi, ikinci on günün Çarşambası ve son on günün Perşembesi.”''<ref>Şeyh Saduk, Men La Yahduruhu’l-Fakih, c. 2, s. 84.</ref><br />


Sonuç olarak hadislerde görülen bu farklılıklardan dolayı fakihler arasında dolunay günlerinde oruç tutulması ile diğer günlerde oruç tutulması hakkında bahisler uzayıp gitmiştir.<ref>İbn Babaveyh, c. 2, s. 81; Tusi, Tehzib, c. 4, s. 296; en-Nihayet, s. 168, 169; İbn Tavus, ed-Deru’, s. 66; Ehlisünnetteki ihtilaflar için Bkz. Ceziri, c. 1, s. 556.</ref> Burada bu ikisini cem etmek daha doğru olacaktır. Şöyle ki hem İmam Cafer Sadık’ın (a.s) buyurduğu hadise riayet etmek (ilk on günün Perşembesi, ikinci on günün Çarşambası ve son on günün Perşembesi) ve hem de dolunay günlerinde oruç tutmak.
Sonuç olarak hadislerde görülen bu farklılıklardan dolayı fakihler arasında dolunay günlerinde oruç tutulması ile diğer günlerde oruç tutulması hakkında bahisler uzayıp gitmiştir.<ref>İbn Babaveyh, c. 2, s. 81; Tusi, Tehzib, c. 4, s. 296; en-Nihayet, s. 168, 169; İbn Tavus, ed-Deru’, s. 66; [[Ehlisünnet]]teki ihtilaflar için Bkz. Ceziri, c. 1, s. 556.</ref> Burada bu ikisini cem etmek daha doğru olacaktır. Şöyle ki hem İmam Cafer Sadık’ın (a.s) buyurduğu hadise riayet etmek (ilk on günün Perşembesi, ikinci on günün Çarşambası ve son on günün Perşembesi) ve hem de dolunay günlerinde oruç tutmak.
== Recep Ayındaki Dolunayın Önemi ==
== Recep Ayındaki Dolunayın Önemi ==
Şiaların nezdinde, beyaz günler ve dolunay, Recep ayı başta olmak üzere daha sonra Şaban ve Ramazan aylarında daha çok öneme haizdir.<ref>Meliki Tebrizi, s. 62; Kummi, s. 201, 202; İbn Tavus, İkbal, s. 281, 282; Biharu’l-Envar, c. 59, s. 399.</ref> İran’da itikâf’a girilmesi Recep ayındaki dolunay günlerinde daha yaygındır.
Şiaların nezdinde, beyaz günler ve dolunay, Recep ayı başta olmak üzere daha sonra Şaban ve Ramazan aylarında daha çok öneme haizdir.<ref>Meliki Tebrizi, s. 62; Kummi, s. 201, 202; İbn Tavus, İkbal, s. 281, 282; Biharu’l-Envar, c. 59, s. 399.</ref> İran’da itikâf’a girilmesi Recep ayındaki dolunay günlerinde daha yaygındır.
Anonim kullanıcı