İçeriğe atla

Duaya İcabet: Revizyonlar arasındaki fark

düzenleme özeti yok
imported>H.jan
Değişiklik özeti yok
imported>H.jan
Değişiklik özeti yok
23. satır: 23. satır:


== İlahi Vaatler ==
== İlahi Vaatler ==
Duaya icabet etmek, bir talebe cevap vermek ve icabet etmek demektir. [1] Allah (c.c) Kur’an-ı Kerim'in birkaç ayetinde kullarına dualarını kabul edileceğini vadetmiştir. [2] “مجیب” "Mücib" kelimesi, Allah’ın isimlerinden olmakla birlikte kullarının isteğini yerine getiren manasına gelmektir. [3]
Duaya icabet etmek, bir talebe cevap vermek ve icabet etmek demektir. <ref>İbni Manzur, Lisanu-l Arab, H. 1414, Ceveb Kelimesi (جوب).</ref> Allah (c.c) Kur’an-ı Kerim'in birkaç ayetinde kullarına dualarını kabul edileceğini vadetmiştir. <ref>Bakara Suresi, 186. Ayet; Mümin Suresi, 60. Ayet; Şura Suresi, 26. Ayet.</ref> “مجیب” "Mücib" kelimesi, Allah’ın isimlerinden olmakla birlikte kullarının isteğini yerine getiren manasına gelmektir. <ref>İbni Manzur, Lisanu-l Arab, H. 1414, Ceveb Kelimesi (جوب).</ref>


[[Allame Tabatabai]]’ye göre dualara icabet insan hayatında sürekli gerçekleşen bir şeydir. [4] Ancak dualara icabette insanın amaçlarına ulaşması için çabalamaktan vazgeçmemeli, zahiri sebepleri terk etmemeli ve hayatının doğal akışını bozan davranışlara yol açmamalıdır. [5]
[[Allame Tabatabai]]’ye göre dualara icabet insan hayatında sürekli gerçekleşen bir şeydir. <ref>Tabatabai, El Mizan, H. 1390, c. 2, s. 31.</ref> Ancak dualara icabette insanın amaçlarına ulaşması için çabalamaktan vazgeçmemeli, zahiri sebepleri terk etmemeli ve hayatının doğal akışını bozan davranışlara yol açmamalıdır. <ref>Mekarim Şirazi, Tefsir-i Numune, H. Ş. 1371, c. 1, s. 647.</ref>


== Sebepler ve Koşullar ==
== Sebepler ve Koşullar ==
Ayet ve hadislerde dualara icabet, belli şartların gözetilmesine ve vasıtalarının hazırlanmasına bağlıdır. Onlardan bazıları:
Ayet ve hadislerde dualara icabet, belli şartların gözetilmesine ve vasıtalarının hazırlanmasına bağlıdır. Onlardan bazıları:


* Duada dilin ve kalbin bir olması: Kur’an-ı Kerim'de, Allah'a hakkı ile dua edilmesi şartıyla, kulların duasına kesinlikle icabet edildiği kabul edilir. [6] Allame Tabatabai, hakkıyla yapılan duayı Allah'ı hem kalple aynı anda hem de dil ile yapılması gerektiği şeklinde tefsir etmiştir. [7] [[İmam Ali]]'den (a.s) de Allah'a samimi şekilde yapılmayan dualara icabet edilmediğini rivayet edilmiştir. [8]
* Duada dilin ve kalbin bir olması: Kur’an-ı Kerim'de, Allah'a hakkı ile dua edilmesi şartıyla, kulların duasına kesinlikle icabet edildiği kabul edilir. <ref>Bakara Suresi, 186. Ayet.</ref> Allame Tabatabai, hakkıyla yapılan duayı Allah'ı hem kalple aynı anda hem de dil ile yapılması gerektiği şeklinde tefsir etmiştir. <ref>Tabatabai, El Mizan, H. 1390, c. 2, s. 33.</ref> [[İmam Ali]]'den (a.s) de Allah'a samimi şekilde yapılmayan dualara icabet edilmediğini rivayet edilmiştir. <ref>Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 2, s. 473.</ref>


* Allah'ın dışındakilerden ümit kesme: İnsan zahiri ve hayali sebeplerden ümidini keserek Allah'a (c.c) ihlasla yönelmelidir; çünkü Allah Bakara Suresi'nin 186. ayetinde kulların yalnızca kendisine umut bağlamalarını istemiştir. [9]
* Allah'ın dışındakilerden ümit kesme: İnsan zahiri ve hayali sebeplerden ümidini keserek Allah'a (c.c) ihlasla yönelmelidir; çünkü Allah Bakara Suresi'nin 186. ayetinde kulların yalnızca kendisine umut bağlamalarını istemiştir. <ref>Tabatabai, El Mizan, H. 1390, c. 2, s. 33; Fahri Razi, Et-Tefsiru-l Kebir, H. 1420, c. 5, s. 262.</ref>


* Allah'ı tanıyarak dua etme: [[İmam Sadık]]'ın (a.s) bir rivayetine göre duasının neden kabul edilmediğini soran bir topluluğa cevaben, dua eden kişinin Allah’ı tanımamasını duanın kabul edilmemesinin sebebi olarak göstermiştir. [10]
* Allah'ı tanıyarak dua etme: [[İmam Sadık]]'ın (a.s) bir rivayetine göre duasının neden kabul edilmediğini soran bir topluluğa cevaben, dua eden kişinin Allah’ı tanımamasını duanın kabul edilmemesinin sebebi olarak göstermiştir. <ref>Meclisi, Biharu-l Envar, H. 1403, c. 90, s. 38.</ref>


* Huşu ve Tevazu: Araf Suresi 55. Ayeti, müminlerden Allah'a dua ederken tevazu ve alçakgönüllü olmalarını istemektedir. İmam Sadık (a.s) da dua eden kişinin dualarına icabet olunması için gözlerinden yaşlar akarak ve bedeni titreyerek kalbi kırık bir şekilde Allah'ın huzuruna çıkması gerektiğini belirtir. [11]
* Huşu ve Tevazu: Araf Suresi 55. Ayeti, müminlerden Allah'a dua ederken tevazu ve alçakgönüllü olmalarını istemektedir. İmam Sadık (a.s) da dua eden kişinin dualarına icabet olunması için gözlerinden yaşlar akarak ve bedeni titreyerek kalbi kırık bir şekilde Allah'ın huzuruna çıkması gerektiğini belirtir. <ref>Hürr'ü Amuli, Vesailu-ş Şia, H. 1409, c. 7, s. 73.</ref>


* Salih amellerle dua edilmesi: Duaların kabul olması için [[salih amel]]ler işlenmesi ve özellikle de sadaka verilmesi emredilmiştir. [12] Allah, Kur’an-ı Kerim'de iman edip salih ameller işleyenlerin dualarına icabet edeceğini vadetmiştir. [13]
* Salih amellerle dua edilmesi: Duaların kabul olması için [[salih amel]]ler işlenmesi ve özellikle de sadaka verilmesi emredilmiştir. <ref>Hürr'ü Amuli, Vesailu-ş Şia, H. 1409, c. 4, s. 165; İbni Şuba Harani, Tuhafu-l Ukul, H. 1404, s. 111.</ref> Allah, Kur’an-ı Kerim'de iman edip salih ameller işleyenlerin dualarına icabet edeceğini vadetmiştir. <ref>Şura Suresi, 26. Ayet.</ref>


* Müminlerin Toplu Duası: İmam Sadık'tan (a.s) edinilen bir rivayete göre Allah'a dua eden kırk müminin duasına mutlaka icabet edildiğini ve kendisinin de sıkıntılı zamanlarda ailesini ve çocuklarını toplayarak birlikte dua ettikleri rivayet edilmiştir. [14]
* Müminlerin Toplu Duası: İmam Sadık'tan (a.s) edinilen bir rivayete göre Allah'a dua eden kırk müminin duasına mutlaka icabet edildiğini ve kendisinin de sıkıntılı zamanlarda ailesini ve çocuklarını toplayarak birlikte dua ettikleri rivayet edilmiştir. <ref>Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 2, s. 487.</ref>


Ayrıca istiğfar [15] ile birlikte duada [[Ehlibeyt]]'e (a.s) tevessül etmek [16] duanın icabet edilmesi için diğer şartlar ve koşullar arasında sunulmuştur.
Ayrıca istiğfar <ref>Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 2, s. 486.</ref> ile birlikte duada [[Ehlibeyt]]'e (a.s) tevessül etmek <ref>Meclisi, Biharu-l Envar, H. 1403, c. 91, s. 21.</ref> duanın icabet edilmesi için diğer şartlar ve koşullar arasında sunulmuştur.


== Zaman ve Mekan ==
== Zaman ve Mekan ==
Dualara icabet belirli bir zaman ve mekanla sınırlı olmamakla birlikte dualara icabet için bazı zamanlar ve yerler de tavsiye edilir; [[Kadir Gecesi]], Şaban Ayının Ortası, 27 Recep, [[Ramazan Bayramı]], [[Arife Günü]], [[Kurban Bayramı]], Muharrem ayının ilk günü, şafak vakti ve ezan vakti, Cuma gecesi, yağmur yağdığında, farz namazlardan sonra, [[Kabe]]'yi görme anı, Receb ayı, Şaban ayı ve [[Ramazan Ayı]] gibi özel aylar, duaya icabetin en yoğun olduğu vakitlerdendir. [17]
Dualara icabet belirli bir zaman ve mekanla sınırlı olmamakla birlikte dualara icabet için bazı zamanlar ve yerler de tavsiye edilir; [[Kadir Gecesi]], Şaban Ayının Ortası, 27 Recep, [[Ramazan Bayramı]], [[Arife Günü]], [[Kurban Bayramı]], Muharrem ayının ilk günü, şafak vakti ve ezan vakti, Cuma gecesi, yağmur yağdığında, farz namazlardan sonra, [[Kabe]]'yi görme anı, Receb ayı, Şaban ayı ve [[Ramazan Ayı]] gibi özel aylar, duaya icabetin en yoğun olduğu vakitlerdendir. <ref>Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 2, s. 477-478, 522-525; c. 3, s. 414,416; c. 4, s. 67, 155; Saduk, El Amali, H. Ş. 1376, s. 671, 354, 701; Tirmizi, Sünen, H. 1403, c. 5, s. 223.</ref>


Ayrıca [[Mekke]], [[Mescid-i Haram]], Kâbe, [[Hacerü-l Esved]], Rükn-i Yemani, İsmail Taşı, Arafat çölünde, İslam Peygamberinin (s.a.a) türbesinin çevresinde, Revzetü-l Nebi, Şia İmamları'nın türbeleri ve özellikle İmam Hüseyin'in (a.s) kubbesinin altında, [18] Sehle Mescidi ve Kufe Mescidi, duaların en çok kabul edildiği söylenen yerler arasındadır. [19]
Ayrıca [[Mekke]], [[Mescid-i Haram]], Kâbe, [[Hacerü-l Esved]], Rükn-i Yemani, İsmail Taşı, Arafat çölünde, İslam Peygamberinin (s.a.a) türbesinin çevresinde, Revzetü-l Nebi, Şia İmamları'nın türbeleri ve özellikle İmam Hüseyin'in (a.s) kubbesinin altında, <ref>İbni Fahid Hilli, İddetu-d Dai ve Nicahu-s Sai (عدة الداعی و نجاح الساعی), H. 1407, s. 57.</ref> Sehle Mescidi ve Kufe Mescidi, duaların en çok kabul edildiği söylenen yerler arasındadır. <ref>Eş'ari Kummi, El Nevadir (النوادر), H. 1407, s. 140; Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 4, s. 409, 411, 530-532, 551; Gazi Numan, Deaimu-l İslam (دعائم الاسلام), c. 1, s. 293; Saduk, El Amali, H. Ş. 1376, s. 684; Tusi, Tahzibu-l Ahkam, H. 1407, c. 6, s. 35, 107; Müttaki Hindi, Kenzu-l Umal (کنز العمال), H. 1407, c. 12, s. 194-222.</ref>


== İcabete Engeller ==
== İcabete Engeller ==
Ayet ve hadislerde dualara icabet edilmesinin önündeki engellerden bazıları şöyle sıralanmaktadır:
Ayet ve hadislerde dualara icabet edilmesinin önündeki engellerden bazıları şöyle sıralanmaktadır:


* Günah: [[İmam Bakır]]'ın (a.s) bir rivayetinde günah, insanı duaların kabul olmasından mahrum bırakan en önemli etkenlerden biri olarak tanıtılmıştır. [20] [[İmam Seccad]]'ın (a.s) ise kötü niyeti, kötü kalpli olmayı, din kardeşleri arasında nifak çıkarmayı, farz namazları geciktirmeyi, küfür etmeyi ve sadaka vermemeyi dualara icabet edilmesine engel olan günahlar olarak görmüştür. Ayrıca rivayetlerine göre [21] Zulüm, [22] ana babaya itaatsizlik, sılayı rahmi kesmek, [23] ahdi bozma, [24] ve gıybet [25], dualara icabet edilmeme nedenlerindendir. Kumeyl Duasında, Allah'tan duaların kabul edilmemesine neden olan günahların bağışlanması istenir. [26]
* Günah: [[İmam Bakır]]'ın (a.s) bir rivayetinde günah, insanı duaların kabul olmasından mahrum bırakan en önemli etkenlerden biri olarak tanıtılmıştır. <ref>Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 2, s. 271.</ref> [[İmam Seccad]]'ın (a.s) ise kötü niyeti, kötü kalpli olmayı, din kardeşleri arasında nifak çıkarmayı, farz namazları geciktirmeyi, küfür etmeyi ve sadaka vermemeyi dualara icabet edilmesine engel olan günahlar olarak görmüştür. Ayrıca rivayetlerine göre <ref>Saduk, Maaniyu-l Ahbar, H. 1403, s. 271.</ref> Zulüm, <ref>Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 2, s. 334.</ref> ana babaya itaatsizlik, sılayı rahmi kesmek, <ref>Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 2, s. 448; Helvani (حلوانی), Nuzhetu-n Nazir (نزهة الناظر), H. 1407, s. 37.</ref> ahdi bozma, <ref>Meclisi, Biharu-l Envar, H. 1403, c. 93, s. 368.</ref> ve gıybet <ref>Meclisi, Biharu-l Envar, H. 1403, c. 75, s. 268.</ref>, dualara icabet edilmeme nedenlerindendir. Kumeyl Duasında, Allah'tan duaların kabul edilmemesine neden olan günahların bağışlanması istenir. <ref>Tusi, Misbahu-l Müctehid, H. 1414, s. 844.</ref>


* Haram yemek: Rivayetlere göre [[haram]]ı alan ve haram yiyen insanın kırk gün boyunca duasına icabet edilmez. [27] Bir kutsi hadiste Allah (c.c), haram yiyenlerin dışında bütün kullarının dualarına icabet etmeyi vadetmiştir. [28 ]
* Haram yemek: Rivayetlere göre [[haram]]ı alan ve haram yiyen insanın kırk gün boyunca duasına icabet edilmez. <ref>Meclisi, Biharu-l Envar, H. 1403, c. 90, s. 358,373.</ref> Bir kutsi hadiste Allah (c.c), haram yiyenlerin dışında bütün kullarının dualarına icabet etmeyi vadetmiştir. <ref>İbni Fahid Hilli, İddetu-d Dai ve Nicahu-s Sai (عدة الداعی و نجاح الساعی), H. 1407, s. 139.</ref>
* Yalnızca zorluklarda dua etmek: Rivayetlere göre zorluklarda duasının kabul olmasını isteyen kimse, rahatlık ve mutluluk içindeyken de Allah'ı unutmamalı dua etmelidir. <ref>Hürr'ü Amuli, Vesailu-ş Şia, H. 1409, c. 7, s. 40.</ref>


* Yalnızca zorluklarda dua etmek: Rivayetlere göre zorluklarda duasının kabul olmasını isteyen kimse, rahatlık ve mutluluk içindeyken de Allah'ı unutmamalı dua etmelidir. [29]
* Ehlibeyt'in (a.s) velâyetinden şüphe etmek: Bir rivayete göre bir kimse Ehlibeyt'in (a.s) velâyetinden yana kalbinde şüphe barındıracak olursa ömrü boyunca dua etse de duasına icabet edilmez. <ref>Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 2, s. 401.</ref>


* Ehlibeyt'in (a.s) velâyetinden şüphe etmek: Bir rivayete göre bir kimse Ehlibeyt'in (a.s) velâyetinden yana kalbinde şüphe barındıracak olursa ömrü boyunca dua etse de duasına icabet edilmez. [30]
* Hıyanet ve vefasızlık: İmam Ali (a.s) dualara icabet edilmemesinin nedenini soran bir kişiye cevaben insanların kalplerinde ihanet ve küfrü sekiz yerde dualara icabete engel olduğunu belirtmiştir. Allah'ı tanımasına rağmen hakkını yerine getirmemek, [[İslam Peygamberi]]'ne (s.a.a) iman etmek ve onun ahlâkına göre hareket etmemek, Kur'an-ı Kerim’i okuyup onunla amel etmemek, söz ile cehennemden korktuğunu belirtmek ancak davranışlarla [[cehennem]]e yönelmek, dilde [[cennet]]i arzulayıp gerçekte ise cennet için çabalamamak, Allah'ın nimetlerinden yararlanıp nankörlük etmek, insanların ayıplarını görüp kendi ayıplarını görmemek, dilde şeytana düşmanlık yaparak pratikte ona dost olmak bu ihanetlerdendir. İmam Ali (a.s) dualara icabet etmede bunları birer engel olarak görmektedir. <ref>Meclisi, Biharu-l Envar, H. 1403, c. 90, s. 376-377.</ref>


* Hıyanet ve vefasızlık: İmam Ali (a.s) dualara icabet edilmemesinin nedenini soran bir kişiye cevaben insanların kalplerinde ihanet ve küfrü sekiz yerde dualara icabete engel olduğunu belirtmiştir. Allah'ı tanımasına rağmen hakkını yerine getirmemek, [[İslam Peygamberi]]'ne (s.a.a) iman etmek ve onun ahlâkına göre hareket etmemek, Kur'an-ı Kerim’i okuyup onunla amel etmemek, söz ile cehennemden korktuğunu belirtmek ancak davranışlarla [[cehennem]]e yönelmek, dilde [[cennet]]i arzulayıp gerçekte ise cennet için çabalamamak, Allah'ın nimetlerinden yararlanıp nankörlük etmek, insanların ayıplarını görüp kendi ayıplarını görmemek, dilde şeytana düşmanlık yaparak pratikte ona dost olmak bu ihanetlerdendir. İmam Ali (a.s) dualara icabet etmede bunları birer engel olarak görmektedir. [31 ]
Ayrıca, iyiliğin emri ve kötülükten sakındırmaktan kaçınmak <ref>Meclisi, Biharu-l Envar, H. 1403, c. 90, s. 378.</ref> ile birlikte namazı hafife almak <ref>Meclisi, Biharu-l Envar, H. 1403, c. 83, s. 21.</ref>, duaların icabet edilmesinde engel sayılır.
 
Ayrıca, iyiliğin emri ve kötülükten sakındırmaktan kaçınmak [32] ile birlikte namazı hafife almak [33], duaların icabet edilmesinde engel sayılır.


== Duaya İcabetin Gecikme Sebebi ==
== Duaya İcabetin Gecikme Sebebi ==
Allame Tabatabai’ye göre gerekli şartlara riayet edilir ve engeller kaldırılırsa Allah (c.c) dualara icabet eder; bu da Allah’ın kesin sünnetlerinden biridir. [34] Fakat bazen de dua edenin hayrına olmadığı için veya başka bir hikmet nedeniyle duaların icabeti gecikir. [35] Bu hikmetlerden bazıları şunlardır:
Allame Tabatabai’ye göre gerekli şartlara riayet edilir ve engeller kaldırılırsa Allah (c.c) dualara icabet eder; bu da Allah’ın kesin sünnetlerinden biridir. <ref>Tabatabai, El Mizan, H. 1390, c. 2, s. 32.</ref> Fakat bazen de dua edenin hayrına olmadığı için veya başka bir hikmet nedeniyle duaların icabeti gecikir. <ref>Karaati, Tefsir-i Nur, H. Ş. 1388, c. 1, s. 289.</ref> Bu hikmetlerden bazıları şunlardır:


* Kul hakkında hayırlı olmaması: Bazen bir kimse dua eder ancak ettiği dua onun hayrına olmaz ve Allah (c.c) bu yüzden onun duasına icabet etmeyi geciktirir veya icabet etmez. Kur’an-ı Kerim’de, Müslümanlara hitaben: “Bazen kendi aleyhine olan bir şeyi seversin ya da kendi yararına olan bir şeyi de sevmezsin oysa Allah senin hayrına olan şeyi senden daha iyi bilir.” denilmektedir. [36] İmam Ali (a.s) oğlu [[İmam Hasan]]’a (a.s) hitaben şöyle buyurmuştur: “Kendiniz için istediğiniz her neyse onda dininizin ve dünyanızın helakinden başka bir şey yoktur.” [37]
* Kul hakkında hayırlı olmaması: Bazen bir kimse dua eder ancak ettiği dua onun hayrına olmaz ve Allah (c.c) bu yüzden onun duasına icabet etmeyi geciktirir veya icabet etmez. Kur’an-ı Kerim’de, Müslümanlara hitaben: “Bazen kendi aleyhine olan bir şeyi seversin ya da kendi yararına olan bir şeyi de sevmezsin oysa Allah senin hayrına olan şeyi senden daha iyi bilir.” denilmektedir. <ref>Bakara Suresi, 216. Ayet.</ref> İmam Ali (a.s) oğlu [[İmam Hasan]]’a (a.s) hitaben şöyle buyurmuştur: “Kendiniz için istediğiniz her neyse onda dininizin ve dünyanızın helakinden başka bir şey yoktur.” <ref>Nehcü-l Belaga, Süphi Salih'in Düzenlemesi, H. 1414, s. 399.</ref>


* İmam Ali'nin (a.s) Nehcü-l Belağa'da bahsi geçen İmam Hasan'a (a.s) mektubunda, dualara icabetin gecikmesinin üç hikmetinden zikredilmektedir: Bazen niyette bir sıkıntı olur, bazen Allah insana daha büyük bir mükâfat vermeyi diler ve Bazen de Allah başka bir zamanda ona daha hayırlısını verir. [38] İmam Seccad'dan (a.s) da şöyle rivayet edilmiştir: “Müminin duasının üç faydası vardır: Ya ahirette mümine fayda verir, ya dünyada yerine getirilir ya da başka bir bela ondan geri döner.” [39].
* İmam Ali'nin (a.s) Nehcü-l Belağa'da bahsi geçen İmam Hasan'a (a.s) mektubunda, dualara icabetin gecikmesinin üç hikmetinden zikredilmektedir: Bazen niyette bir sıkıntı olur, bazen Allah insana daha büyük bir mükâfat vermeyi diler ve Bazen de Allah başka bir zamanda ona daha hayırlısını verir. <ref>Nehcü-l Belaga, Süphi Salih'in Düzenlemesi, H. 1414, s. 399.</ref> İmam Seccad'dan (a.s) da şöyle rivayet edilmiştir: “Müminin duasının üç faydası vardır: Ya ahirette mümine fayda verir, ya dünyada yerine getirilir ya da başka bir bela ondan geri döner.” <ref>İbni Şuba Harani, Tuhafu-l Ukul, H. 1404, s. 280.</ref>.


== Müstecabü-l Dave ==
== Müstecabü-l Dave ==
Ana Makale: [[Müstecabü-l Dave]]
Ana Makale: [[Müstecabü-l Dave]]
Duası çabuk kabul olunan kimseye “ مستجاب الدعوة” 'Müstecabü-l Dave' denir. [40] Rivayetlere göre anne babanın çocukları için duaları, mazlumun zalime karşı duası, umre etmiş kişinin duası, oruçlunun duası, imamın veya âdil liderin kavmi için duası ve müminin diğer müminler için duası reddedilmez. [41]
Duası çabuk kabul olunan kimseye “ مستجاب الدعوة” 'Müstecabü-l Dave' denir. <ref>Dihhoda, Lügatname, H. Ş. 1377, Müstecab Kelimesi (مستجاب).</ref> Rivayetlere göre anne babanın çocukları için duaları, mazlumun zalime karşı duası, umre etmiş kişinin duası, oruçlunun duası, imamın veya âdil liderin kavmi için duası ve müminin diğer müminler için duası reddedilmez. <ref>Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 2, s. 510; Meclisi, Biharu-l Envar, H. 1403, c. 90, s. 356; c. 93, s. 256.</ref>


İmam Hasan'dan (a.s) da rivayet edildiğine göre bir kimse kalbinde Allah'ın (c.c) razı olmadığı şeyler yapmamak için kalbine dikkat ederse onun Müstecabü-l Dave olacağına kefilim. [42]
İmam Hasan'dan (a.s) da rivayet edildiğine göre bir kimse kalbinde Allah'ın (c.c) razı olmadığı şeyler yapmamak için kalbine dikkat ederse onun Müstecabü-l Dave olacağına kefilim. <ref>Kuleyni, El Kafi, H. 1407, c. 2, s. 62.</ref>


== Kaynakça ==
== Kaynakça ==
Anonim kullanıcı